Ak sungur (Falco rusticolus), doğangiller (Falconidae) familyasına ait olup Falco cinsinin en büyük üyesidir.
Taksonomi ve Sistematik Konum
Ak sungur (Falco rusticolus), doğangiller (Falconidae) familyasına ait olup Falco cinsinin en büyük üyesidir. Türün bilimsel adı 1758 yılında Carl Linnaeus tarafından tanımlanmıştır. İngilizcede “Gyrfalcon” olarak adlandırılır. Taksonomide Falco rusticolus türü içinde beyaz, gri ve koyu renk morfları tanımlanır. Genetik araştırmalar, bu renk formlarının tek bir tür içinde ekotip farklılıkları olduğunu ortaya koymaktadır.
Morfolojik Özellikler ve Renk Morfları
Ak sungur, 48–65 cm uzunluğa ve 110–130 cm kanat açıklığına sahiptir. Dişiler, erkeklerden belirgin şekilde daha iri olur. Gaga kısa, kuvvetli ve kavisli; pençeler uzun ve keskindir. Renk varyasyonları üç ana morf üzerinden tanımlanır:
- Beyaz morf: Yoğun olarak Grönland ve Kanada’nın kuzey bölgelerinde görülür.
- Gri morf: Kuzey Avrupa ve Asya’daki popülasyonlarda yaygındır.
- Koyu morf: Daha çok Alaska ve Sibirya’daki bireylerde görülür.
Tüyler, soğuk iklime uyum sağlayacak şekilde yoğun ve yalıtıcıdır.
Ak Sungur (Falco rusticolus)(Yapay zeka ile oluşturulmuştur.)
Yayılış Alanı ve Habitat Tercihi
Tür, Kuzey Kutup Dairesi çevresinde geniş bir üreme dağılımına sahiptir. Grönland, Kanada’nın kuzey bölgeleri, Alaska, İskandinavya, Rusya’nın Arktik kıyıları ve Sibirya başlıca üreme alanlarıdır. Habitat olarak açık tundra, yüksek kayalık alanlar, kıyı uçurumları ve seyrek orman-tundra geçiş bölgelerini tercih eder. Türkiye’de doğal popülasyonu bulunmamakla birlikte, tarihî kayıtlarda ak sungur, Orta Asya kökenli avcı kuş kültüründe tanınan bir tür olarak geçer.
Davranış ve Avlanma Stratejileri
Ak sungur, güçlü uçuş kabiliyeti ve yüksek hızıyla tanınır. Avını genellikle havada takip eder ve ani dalışlarla yakalar. Beslenme rejiminde başlıca kuş türleri yer alır; kaya keklikleri, kar tavuğu (Lagopus lagopus), deniz martıları ve ördek türleri sıklıkla avlanır. Ayrıca lemming gibi küçük memelileri de tüketir. Av stratejisi, açık alanlarda yüksekten süzülme ve avın kaçış yönünü kesme üzerine kuruludur.
Üreme Biyolojisi
Üreme dönemi, kuzey yarımkürede genellikle Nisan–Mayıs aylarında başlar. Ak sungur kendi yuvasını yapmaz; kayalık çıkıntılar, uçurum kenarları veya başka büyük kuşların terk edilmiş yuvalarını kullanır. Dişi 2–5 yumurta bırakır; kuluçka süresi ortalama 35 gündür. Yavrular, yuvadan uçmaya başlamadan önce 7–8 hafta ebeveynler tarafından beslenir. Üreme başarısı, av miktarı ve hava koşullarına doğrudan bağlıdır.
Koruma Durumu ve Tehditler
BirdLife International verilerine göre tür, küresel ölçekte “Asgari Endişe” (Least Concern) kategorisindedir. Ancak yerel popülasyonlar için bazı tehditler mevcuttur:
- İklim değişikliğine bağlı habitat kayıpları
- Yasa dışı yakalama ve avcılık
- Av hayvanı popülasyonlarındaki dalgalanmalar
- Tür, CITES Ek I listesinde yer almakta olup uluslararası ticareti sıkı şekilde düzenlenmiştir.
Tarihî ve Kültürel Önemi
Türk-İslam kültüründe ve Orta Asya bozkır geleneğinde ak sungur, avcılıkta kullanılan en değerli kuşlardan biri olarak kabul edilmiştir. Osmanlı sarayında “doğan” sınıfı içinde en nadir ve pahalı türlerden biri olarak kayıtlıdır. Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde hükümdarlara Orta Asya’dan ak sungur hediye edildiği arşiv belgelerinde yer alır. Kuş, yalnızca av yeteneğiyle değil, prestij ve güç sembolü olarak da kültürel hafızada yer bulmuştur.