Avrupa Arı Kuşu (Merops apiaster), Meropidae familyasına mensup çok renkli bir kuş türüdür. Güney Avrupa, Kuzey Afrika ve Batı Asya’da geniş bir üreme alanına sahip olan bu tür, kış aylarında Afrika kıtasının orta ve güney kesimlerine göç eder. Türkiye’nin büyük bölümünde yaz göçmeni olarak gözlemlenir. Üreme döneminde koloniler hâlinde yaşayan Avrupa Arı Kuşu, genellikle dik yamaçlara açtığı oyuklara yuva yapar. Ana besin kaynağını uçan böcekler, özellikle de arılar ve yaban arıları oluşturur. Göç rotaları üzerinde tarım alanları, nehir kıyıları ve yarı-açık bozkırlar gibi çeşitli habitatları kullanabilme yeteneği, bu türün yayılım başarısında belirleyici olmuştur.
Avrupa Arı Kuşuları (Luiz Lapa, flickr)
Morfolojik Özellikler
Avrupa Arı Kuşu, yaklaşık 25–29 cm uzunluğundadır ve yetişkin bireylerde kuyruk uzantıları 3 cm’ye kadar çıkabilir. Türün en ayırt edici özelliği, oldukça canlı ve çok renkli tüy yapısıdır. Başta kestane-kahverengisi, ense ve sırt bölgesinde altın sarısı tonları, alt gövde ve kuyrukta ise mavi-yeşil renkler hâkimdir. Boğaz kısmı parlak sarı olup bu alanı siyah bir bant çerçeveler. Göz irisi kırmızı, gaga ise siyah ve aşağıya doğru kavisli yapıdadır.
Cinsiyetler arasındaki morfolojik farklar sınırlıdır; ancak erkek bireylerde kuyruk uzantıları genellikle daha uzun ve belirgindir. Genç bireyler, erişkinlere kıyasla daha mat renklere sahiptir ve boğaz bantları belirsizdir. Uçuş sırasında düz, hızlı ve doğrudan bir rota izler; bu esnada yaydığı tiz ve keskin çağrılar tanımlayıcı sesler arasındadır. Avrupa kıtası içinde benzer tür bulunmadığı için sahada tanınması görece kolaydır; ancak Doğu Akdeniz ve Orta Asya’da yaşayan Mavi Yanaklı Arı Kuşu (Merops persicus) ile karıştırılabilir. Bu ayrımda yüz çizgileri, yanak rengi ve kuyruk uzunluğu gibi özellikler ayırt edici rol oynar.
Uçan Avrupa Arı Kuşu (Luiz Lapa, flickr)
Dağılım ve Yaşam Alanı
Avrupa Arı Kuşu, Avrupa’nın güneyinden Orta Asya’ya, Kuzey Afrika’dan Güney Afrika’nın bazı bölgelerine kadar uzanan geniş bir dağılıma sahiptir. Üreme döneminde İspanya, Fransa, İtalya, Türkiye, Balkanlar, Ukrayna, İran ve Orta Asya'nın batısında yoğun olarak görülür. Kış aylarını ise büyük oranda Afrika kıtasının orta ve güney kesimlerinde geçirir. Bu geniş coğrafi yayılım, türün göçmen karakteriyle doğrudan ilişkilidir. İlkbaharda kuzeye doğru göç eder ve yaz boyunca üreme faaliyetlerini sürdürdüğü bölgelerde kalır; sonbaharda tekrar güneye yönelerek kışlama alanlarına ulaşır.
Yaşam alanı seçiminde esneklik gösteren bu tür, çeşitli açık ve yarı açık ekosistemlerde varlık gösterebilir. Avrupa’da çoğunlukla nehir vadileri, tarım alanları, çalılıklarla çevrili bozkırlar, açık tepeler ve tarımsal peyzajların sınırlarında yaşar. Üreme için, dik toprak yamaçlarda veya kumlu zeminlerde kolayca kazılabilen, erozyona uğramış alanları tercih eder. Genellikle koloniler hâlinde yuvalanır ve yuvayı kendisi kazar. Afrika’da ise savan, göl kenarları ve açık tarım alanlarında kışlar. Bu uyarlanabilirliği, iklim değişikliklerine yanıt olarak türün kuzeye doğru yayılım göstermesini de mümkün kılmıştır.
Dağılım Haritası (IUCN Red List)
Bu kuş türü, Türkiye’de yaz göçmeni olarak bulunur ve üreme dönemini ilkbahar sonundan yaz ortasına kadar ülkenin birçok bölgesinde geçirir. En yoğun olarak Trakya, Ege, İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu’da gözlemlenir. Göç rotası üzerinde yer alan Türkiye, bu tür için önemli bir geçiş ve üreme sahasıdır. Özellikle nehir kenarları, tarımsal alan sınırları, step karakterli açık araziler ve kumlu toprak yamaçlar tercih edilen yaşam alanları arasında yer alır.
Edirne gibi sınır bölgelerinde, koloniler hâlinde toprak oyuklarına yuva yapan bireyler, insan faaliyetlerinin düşük olduğu sakin alanlarda yoğunlaşır. Bu türün Türkiye'deki varlığı, doğal habitatlara olduğu kadar, bazı tarım alanlarındaki toprak yamaçlar gibi yarı-yapay çevre koşullarına da uyum sağlayabilme yetisiyle desteklenmektedir. Yapılan gözlemlere göre her yıl aynı yuvalanma alanlarına dönmeleri, yüksek alan sadakati gösterdiklerini işaret eder.【1】
Davranış ve Ekoloji
Avrupa Arı Kuşu, sosyal yaşam biçimi ve kooperatif üreme davranışlarıyla dikkat çeker. Üreme döneminde genellikle koloniler hâlinde yaşar ve yuva kazma, yavru besleme gibi görevleri eşler arasında paylaşır. Bazı bireyler ise doğrudan üremeye katılmayıp “yardımcı birey” olarak kolonideki akraba bireylerin yavrularına bakım sağlayabilir. Bu davranış, türün sosyal yapısının bir parçası olarak değerlendirilir. Kolonilerde sesli iletişim önemlidir; yüksek perdeli, tiz ve kısa çağrılar hem bireyler arası koordinasyonu hem de tehlike uyarılarını sağlar.
Günlük aktiviteleri arasında tüneme, avlanma ve yuva etrafında uçuş yer alır. Avlanma sırasında yüksekten süzülerek ya da açık alanda bekleyerek avını gözlemleyen birey, uçan böcekleri havada yakalar. Genellikle sabah ve akşam saatlerinde daha aktif olurlar. Avrupa Arı Kuşu göçmen bir türdür ve yılda iki kez uzun mesafeli göçler gerçekleştirir. İlkbaharda kuzeye, sonbaharda ise güneye yönelerek Afrika’ya ulaşır. Uygun çevresel koşullara çabuk adapte olabilen bu tür, iklim değişikliğiyle birlikte yeni üreme alanlarına doğru yayılım göstermektedir.
Ses
Avrupa Arı Kuşu, karakteristik ve kolay ayırt edilebilen vokal yapısıyla tanınır. En yaygın duyulan çağrısı, göç sırasında ya da uçuş hâlindeyken tekrarlanan tiz, yumuşak ve melodik "prrü" ya da "kriik" benzeri bir sestir. Bu çağrı, genellikle gruplar hâlinde uçan bireyler arasında iletişimi sağlar ve sürü koordinasyonu için önemlidir. Alarm çağrıları ise daha hızlı ve kesik biçimde çıkar, tehlike anında diğer bireyleri uyarır.
Üreme kolonilerinde ise sesli iletişim yoğunlaşır. Yavru bireylerin beslenme sırasında çıkardığı kısa ve zayıf sesler ile eşler arasında kur yapılan dönemlerde duyulan yumuşak ötüşler, davranışsal bağlamda anlam taşır. Avrupa Arı Kuşu’nun ses repertuarı, hem bireyler arası sosyal etkileşimi düzenleme hem de çevresel tehditlere tepki verme amacı taşır. Bu yönüyle, türün sesleri tanı için önemli bir alan belirleyicisidir.
Avrupa Arı kuşu kavga Çağrısı (Jordi Calvet, xeno-canto)
Beslenme
Avrupa Arı Kuşu, tamamen böcekçil (insektivor) bir türdür ve özellikle uçan böcekleri avlayarak beslenir. Ana besin kaynağını arılar (Apidae), yaban arıları, eşek arıları, yusufçuklar, kelebekler ve büyük sinekler gibi Hymenoptera ve diğer kanatlı böcekler oluşturur. Bu kuş, avını genellikle yüksek bir dala ya da tel üzerine tüneyerek gözlemler, ardından aniden havalanarak havada yakalar. Avı yakaladıktan sonra genellikle tekrar tüneğine döner ve sert yüzeylere sürterek böceğin iğnesini çıkarır ya da zehrini etkisiz hâle getirir. Özellikle arılar gibi zehirli böcekleri tüketmeden önce bu mekanik işlem mutlaka uygulanır.
Yavruların beslenmesinde de uçan böcekler temel rol oynar. Yetişkin bireyler, genellikle her beslenme turunda tek bir böcek taşıyarak yuvaya döner ve avı doğrudan gagayla yavruya verir. Avlanma verimliliği ve av çeşitliliği, yaşam alanındaki böcek popülasyonunun bolluğuna doğrudan bağlıdır. Tarımsal alanlarda kullanılan pestisitlerin etkisiyle av hayvanlarının azalması, bu tür için önemli bir tehdit oluşturmaktadır.
Avlanan Avrupa Arı Kuşuları (Krzysiek, pixabay)
Üreme
Bu tür, tek eşli bir üreme sistemi sergiler ve yüksek sosyal yapısıyla dikkat çeker. Üreme dönemi genellikle mayıs ile temmuz ayları arasında gerçekleşir. Bu süreçte çiftler, dik toprak yamaçlara ya da gevşek kumlu zemine yaklaşık 1–2 metre uzunluğunda oyuklar kazarak yuva inşa eder. Yuvalar genellikle koloniler hâlinde, birbirine yakın mesafelerde bulunur. Dişi birey, bu oyukların sonuna 4 ila 10 arasında yumurta bırakır. Kuluçka süresi yaklaşık 20 gün olup bu dönemde dişi genellikle yuvada kalır, erkek ise dışarıdan besin getirerek eşine destek verir.
Yavrular yumurtadan çıktıktan sonra hem dişi hem de erkek tarafından ortaklaşa beslenir. Yavrular yaklaşık 30 gün sonra yuvadan uçar; ancak bir süre daha ebeveynleri tarafından beslenmeye devam ederler. Avrupa Arı Kuşları, yüksek alan sadakati göstererek çoğunlukla her yıl aynı bölgelerde yuvalanır.
Koruma Durumu
Avrupa Arı Kuşu, Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN) tarafından “Asgari Endişe (Least Concern)” kategorisinde sınıflandırılmaktadır. Bu değerlendirme, türün çok geniş bir yayılım alanına sahip olması ve küresel popülasyonunun oldukça büyük olmasıyla ilişkilidir. Avrupa’daki üreyen birey sayısının 3,7–5,6 milyon çift, yani yaklaşık 7,4–11,2 milyon birey olduğu tahmin edilmektedir. Bu rakamlar, dünya nüfusunun yaklaşık %40’ını oluşturur ve küresel toplamın 18–28 milyon birey arasında olduğu öngörülmektedir. Türün popülasyon eğilimi genel olarak stabildir; ancak bazı bölgelerde kısmi azalmalar kaydedilmektedir.
Popülasyon üzerindeki tehditler arasında, başta arılar olmak üzere uçan böceklerin pestisit kullanımı nedeniyle azalması, nehir kıyılarında yapılan kanal düzenlemeleri sonucu uygun yuvalanma alanlarının kaybı ve tarımsal verimlilik adına yapılan habitat dönüşümleri yer almaktadır. Ayrıca, Malta ve Kıbrıs gibi bazı ülkelerde bireylerin spor amacıyla vurulması hâlâ önemli bir sorundur.
Bununla birlikte, Avrupa Arı Kuşu, yaşam alanı ve beslenme konusunda esnek davranabilmesi sayesinde iklim değişikliğiyle uyumlu olarak yeni kuzey bölgelerine doğru üreme alanını genişletmektedir. Bu durum, türün kısa vadede hayatta kalma olasılığını artıran bir adaptasyon yeteneğini işaret eder. Tür, CMS (Göçmen Türler Sözleşmesi) Ek II ve Bern Sözleşmesi Ek II kapsamında uluslararası koruma listelerinde yer almakta olup bazı ülkelerde yerel düzeyde koruma altına alınmıştır.