Çankırı Kalesi, İç Anadolu Bölgesi’nde yer alan Çankırı il merkezinin kuzeyinde, küçük bir tepe üzerine kurulmuştur. Kale, farklı dönemlerde çeşitli medeniyetlerin egemenliğinde bulunmuş olup Roma, Bizans, Danişmentli, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde iskan görmüş ve sağlamlığıyla tanınmıştır. Günümüze kaleden sadece bazı sur kalıntıları ulaşabilmiştir.
Kale, dörtgen planlı bir yapıya sahiptir. Surlar, moloz taş ve tuğla karışımı malzemeden inşa edilmiştir. Kale, eteklerinde yer alan dereden itibaren yaklaşık 150 metre yükseklikte konumlanmıştır. İçinde Roma Dönemi’ne tarihlenen bir kaya mezarı, yerleşim kalıntıları, pişmiş toprak kap parçaları ile birlikte, Çankırı’nın fethiyle özdeşleştirilen Danişmentli komutanı Emir Karatekin Bey’e ait bir türbe bulunmaktadır. Kale çevresi geçmişte ağaçlandırılmış olup zamanla mesire ve ziyaret alanı olarak da kullanılmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından kale üzerinde çeşitli dönemlerde restorasyon çalışmaları gerçekleştirilmiştir.

Çankırı Kalesi (Türkiye Kültür Portalı)
Tarihî Arka Plan ve Arkeolojik Bağlam
Çankırı'nın antik çağdaki ismi Gangra’dır. Kent, Paflagonya bölgesi içinde yer almakta olup, bu isim ilk olarak M.Ö. 3. yüzyılda Eratosthenes tarafından anılmıştır. Gangra, Hellenistik ve Roma dönemlerinde önemli bir yerleşim olarak tarih sahnesinde yer almıştır. Hellenistik Dönem'de yerel kralların merkezi olan kent, Roma döneminde Paflagonya’nın idari merkezlerinden biri haline gelmiştir. Bu dönemde Gangra, “Germanicopolis” adını alarak Roma etkisinde gelişimini sürdürmüştür. Bizans Dönemi’nde ise tekrar “Gangra” adını alan kent, Paflagonya theması kapsamında önemli bir dini ve idari merkez olmuştur. Özellikle M.S. 4. yüzyılda burada bir piskoposluk merkezi kurulmuştur.
Arkeolojik veriler, kale ve çevresinin farklı dönemlerde iskan edildiğini göstermektedir. Bölgede Paleolitik Dönem'den itibaren kesintili de olsa yerleşim izlerine rastlanmıştır. Kalkolitik Dönem, Eski Tunç Çağı, Orta Tunç Çağı, Geç Tunç Çağı ve Demir Çağı boyunca bölgede birçok höyük, tümülüs ve yerleşim tespit edilmiştir. Geç Tunç Çağı’na ait Hitit yerleşimleri kale çevresinde yoğunluk göstermektedir. Demir Çağı’nda Frig etkisi görülmekle birlikte, bölgedeki yerel kültür devam etmiştir. Helenistik Dönem'de Gangra bir prenslik merkezi haline gelmiş, Roma döneminde ise şehir askeri ve dini özellikleriyle ön plana çıkmıştır.
Türk Dönemi ve Emir Karatekin Bey
11.yüzyılda Malazgirt Savaşı’nın ardından Danişmentliler tarafından fethedilen Çankırı, Kara Tekin (Karatekin) Bey öncülüğünde Türk hakimiyetine girmiştir. Kara Tekin, Çankırı’nın fethinden sonra burada vefat etmiş ve kaledeki türbesine defnedilmiştir. Bu dönemle ilgili bilgiler, 13. yüzyılda derlenen Danişmendnâme adlı destansı kaynakta da yer almakta; burada Çankırı, “Mankuriyye” adıyla anılmakta ve Kale’nin ele geçirilmesi ayrıntılarıyla betimlenmektedir.
Danişmentliler sonrasında Selçukluların, ardından Candaroğulları’nın ve nihayetinde Osmanlıların hakimiyetine giren Çankırı, özellikle stratejik ve askeri önemiyle öne çıkmıştır. Osmanlı döneminde Çankırı, Anadolu Eyaleti'ne bağlı bir sancak olarak teşkilatlanmıştır.
Çankırı Kalesi, hem Roma-Bizans hem de Türk dönemlerine ait çok katmanlı tarihî ve kültürel birikimiyle dikkat çeker. Arkeolojik veriler ve yazılı kaynaklar, kalenin yalnızca bir askeri yapı değil; aynı zamanda yerleşim, dini ve ekonomik işlevler de üstlendiğini göstermektedir. Kale çevresinde bulunan kaya mezarı, Roma dönemine işaret ederken; Emir Karatekin Türbesi ise Türk döneminin sembol yapılarından biridir. Tüm bu özellikleriyle Çankırı Kalesi, tarih öncesi dönemlerden Osmanlı’ya uzanan çok katmanlı bir geçmişin taşıyıcısı konumundadır.


