KÜRE LogoKÜRE Logo
Ai badge logo

Bu madde yapay zeka desteği ile üretilmiştir.

BlogGeçmiş
Blog
Avatar
Ana YazarNurten Yalçın15 Haziran 2025 19:32

ChatGPT Nereli? Yapay Zekâların Milliyeti Olur mu?

fav gif
Kaydet
kure star outline

Günlük hayatta artık sık sık karşılaştığımız bir dijital ses var: ChatGPT. Kimimiz onu ödev yaparken, kimimiz sohbet ederken, kimimiz de profesyonel içerikler üretirken kullanıyoruz. Ancak bazen akla takılan basit gibi görünen bir soru, aslında çok daha derin meselelere uzanabiliyor. Mesela şu: “ChatGPT nereli?”


İlk duyduğunuzda bu soru biraz garip gelebilir. Bir yazılımın “nereli” olması ne anlama gelir ki? Ama bir süre ChatGPT’yle vakit geçirdikten sonra, verdiği bazı cevapların belirli bir kültürel bakış açısından yazıldığını fark edenler bu soruyu daha sık sormaya başlıyor: “Bu yapay zekâ, Amerikalı mı düşünüyor?”


Bu yazıda, işte tam da bu sorunun peşine düşeceğiz. ChatGPT'nin teknik kökenlerinden kültürel reflekslerine, yapay zekâların milliyeti olup olamayacağına kadar uzanan bir yolculuk yapacağız.


ChatGPT Nereli? Dijital Akıl, Küresel Köken (Yapay Zeka Tarafından Oluşturulmuştur)

ChatGPT’yi Kim Geliştirdi?

Önce işin teknik boyutuna bakalım. ChatGPT, OpenAI adlı bir yapay zekâ araştırma şirketi tarafından geliştirildi. OpenAI, 2015 yılında San Francisco, Kaliforniya’da kuruldu. Yani ChatGPT’nin doğduğu yer, Amerika Birleşik Devletleri.


Peki bu ne demek? En temelde, bu sistemin ardındaki ekip, ABD merkezli yazılım mühendisleri, araştırmacılar, veri bilimcileri ve etik uzmanlarından oluşuyor. Eğitildiği veriler, büyük ölçüde İngilizce içeriklerden ve ağırlıklı olarak Batı dünyasından geliyor. Bu içerikler arasında gazete yazıları, kitaplar, forumlar, araştırma makaleleri ve internet metinleri bulunuyor.

Peki, Yapay Zekâ Amerikalı Olur mu?

Bu, işin felsefi ve sosyolojik boyutu. Bir insan için “nerelisin?” sorusu kültürel köken, dil, aile yapısı, gelenekler gibi unsurları içerir. Ancak ChatGPT gibi bir yapay zekâ için bu soru farklı bir anlama gelir. Çünkü onun “kişiliği” ya da “kimliği” yoktur. Ama bir dil modeli olarak hangi verilerle beslendiyse o veri evreninin kültürel izlerini taşır.


Yani evet, ChatGPT Amerikalı değil. Vatandaşlığı yok. Pasaportu yok. Hatta milliyet bilinci de yok. Ama yine de Amerikan kültürünün, düşünce yapısının, değer sistemlerinin etkisinde yetişmiş bir sistem diyebiliriz.

ABD’lilerin Düşüncelerini mi Taşıyor?

Burada ince bir ayrım yapmak gerekiyor. ChatGPT herhangi bir bireyin ya da hükümetin görüşünü taşımaz. Ancak internette en çok temsil edilen düşünceler, sistemin daha sık karşılaştığı örüntülerdir. Ve bu örüntüler, ister istemez bazı kültürel ağırlıklarla birlikte gelir.


ABD merkezli metinlerin yoğunluğu, bireycilik, özgürlük vurgusu, bilimsel rasyonalite, liberal değerlere yakınlık gibi bazı eğilimleri daha görünür kılabilir. Bu da, bazı kullanıcıların “Batı merkezli bir bakış açısı var gibi” hissetmesine neden olabilir.


Ancak bu tür içerikler yalnızca bir “ortalama” yansıtır. ChatGPT'nin cevapları istatistiksel olarak yüksek olasılıkla gelen kalıpları üretir. Yani sistem, “ABD’liler böyle düşünür” demez ama ABD kaynaklı içeriklerden öğrenmişse, benzer örüntüler üretir.

Türkçe Konuşunca Ne Olur?

İşte burada işin rengi biraz değişiyor. ChatGPT yalnızca İngilizce değil, Türkçe de dahil olmak üzere birçok dili anlayıp cevaplayabiliyor. Türkçe ile etkileşime geçildiğinde, sistem farklı bir dilsel ve kültürel bağlamda çalışmaya başlıyor. Ancak Türkçe içerik sayısı, İngilizceye kıyasla hâlâ çok daha az. Bu da demek oluyor ki, Türkçe konuşan bir ChatGPT, bazen hâlâ İngilizce eğitiminin etkisinden tamamen sıyrılamıyor.


Ama burada kullanıcıya da büyük rol düşüyor. Siz ne kadar yerel bir bağlam sunarsanız, ChatGPT de o kadar o bağlama adapte olabiliyor. Türk tarihi, edebiyatı, siyaseti ya da toplumsal meseleleri hakkında sorular sorduğunuzda, model bu alanlara dair verileri kullanarak daha özgün ve bağlama uygun yanıtlar verebiliyor.

Evrensel Bir Yapay Zekâ Mümkün mü?

Belki de asıl soru burada yatıyor: Evrensel bir yapay zekâ mümkün mü? Dünyanın her yerinden eşit veriyle beslenen, farklı dillerde eşit derinliğe sahip, önyargılardan arınmış, kültürel olarak kapsayıcı bir yapay zekâ geliştirilebilir mi?


Bu, hem teknik hem etik açıdan zorlu bir hedef. Zira diller arasındaki veri eşitsizliği, farklı toplumların bilgiye erişim biçimleri ve kültürel öncelikleri, bu hedefe ulaşmayı karmaşıklaştırıyor. Yine de bu yönde adımlar atılıyor. ChatGPT gibi modeller, kullanıcılarıyla kurdukları etkileşimlerden de öğrenerek her geçen gün daha kapsayıcı hale gelmeye çalışıyor.

Sonuç: Milliyetsiz ama Tarafsız da Değil

ChatGPT, fiziksel olarak bir yere ait değil. Milliyeti, pasaportu, kimliği yok. Ama bu, onun kültürel olarak etkilenmediği anlamına gelmiyor. O, veriyle şekillenen bir akıl, ve bu verinin büyük kısmı hâlâ Batı merkezli.


Bu yüzden, ChatGPT’yle konuşurken onu tamamen “tarafsız” bir otorite gibi görmek yerine, eleştirel bir dijital zihin olarak değerlendirmek daha sağlıklı. O, bir kılavuz olabilir, bir yardımcı olabilir; ama her zaman bir “söylem taşıyıcısı” olduğunu da hatırlamak gerekir.


Sonuçta, ona sorduğunuz “Nerelisin?” sorusu, aslında size şunu hatırlatır: Kullandığınız araçlar da kültürel bir hikâye anlatır. Ve bu hikâyeyi anlamadan, onu anlamak da pek mümkün değildir.

Sen de Değerlendir!

0 Değerlendirme

Blog İşlemleri

KÜRE'ye Sor