Dünya Tüketici Hakları Günü, her yıl 15 Mart tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda 1985 yılında alınan karar ile Tüketici Hakları Evrensel Beyannamesinin ilan edildiği gün anısına uluslararası tüketici örgütleri tarafından kutlanmaktadır. Türkiye’de de 1985 yılından itibaren kutlanmaya başlanmış olan bu tarih tüketicilerin haklarının korunması, bilinçlendirilmesi ve güçlendirilmesi amacıyla küresel çapta farkındalık oluşturmayı hedeflemektedir. Türkiye’de bu kutlama, aynı zamanda 15-21 Mart tarihleri arasında Tüketiciyi Koruma Haftası ile bütünleştirilerek geniş bir farkındalık dönemi olarak sürdürülmektedir.
Tüketici Haklarının Hukuki Temeli
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 2. maddesinde yer alan “sosyal adalet” ilkesi, zayıfların güçlüler karşısında korunmasını zorunlu kılmakta, 172. maddesinde ise devletin, tüketicileri koruyucu ve aydınlatıcı tedbirler alması ve tüketicilerin kendilerini koruyucu girişimlerini teşvik etmesi hükmü yer almaktadır. Bu anayasal çerçeve doğrultusunda, Türkiye’de tüketici haklarının korunması özel mevzuatlarla desteklenmiştir.
Ülkemizde tüketici hakları 1995 yılında 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile özel bir hukuki zemine kavuşmuş, 2013 yılında ise 4822 sayılı kanunla yapılan esaslı değişiklikler sonucunda 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun yürürlüğe girmiştir. Bu kanun ile Mesafeli Sözleşmeler, İş Yeri Dışında Satış, Taksitli Satışlar, Garanti Belgesi, Türkçe Tanıtma ve Kullanma Kılavuzu, Satış Sonrası Hizmetler, Ayıplı Mal ve Hizmetler, Devre Tatil, Paket Tur, Sözleşmelerdeki Haksız Şartlar, Tüketici Kredisi, Kredi Kartları, Süreli Yayınlar, Abonelik Sözleşmeleri, Yanıltıcı ve Aldatıcı Reklamlar ile Fiyat Etiketi gibi birçok alanda tüketicilerin haklarını güvence altına alan düzenlemeler getirilmiştir. Kanun kapsamında çıkarılması öngörülen 28 adet uygulama yönetmeliği Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Tüketicinin Tanımı ve Hakları
Tüketici, temel ihtiyaçlarını karşılamak, sağlıklı bir çevrede yaşamak ve ekonomik faaliyetlere güvenli bir biçimde katılmak için gerekli bilgi ve bilinçle donatılmış kişidir. Tüketiciler, uğrayabilecekleri zararın tazmin edilmesini talep etme, haklarının korunması ve geliştirilmesi konularında örgütler aracılığıyla veya bireysel olarak kamuoyuna başvurma yetkisine sahiptir. Tüketicinin seçme hakkı, serbest rekabet ortamının varlığı ile güvence altına alınmakta ve tüketicinin kendi tercihine göre mal veya hizmet seçebilmesini sağlamaktadır.
Tarihi ve Kültürel Temeller
Tüketicinin korunması kavramı dünyada son yüzyılda önem kazanmış olmakla birlikte, Türkiye’de bu konuda köklü bir geçmiş bulunmaktadır. 16. yüzyılda II. Bayezid devrine ait Bursa, İstanbul ve Edirne İhtisab Kanunnameleri, dünya çapında tüketici haklarını koruyan ilk düzenlemeler olarak kabul edilmektedir. Ayrıca, 12. yüzyılda Anadolu’da faaliyet gösteren Ahilik teşkilatı, üretim kalitesi ve tüketici güvenliğine yönelik standartları belirleyen bir yapı olarak işlev görmüştür.
Tüketici Hakem Heyetleri ve Başvuru Süreçleri
Türkiye’de tüketicilerin hak arama süreçlerini kolaylaştırmak amacıyla her il ve ilçede Tüketici Hakem Heyetleri kurulmuştur. Bu heyetler, tüketicilerin uyuşmazlıklarını mahkemeye gitmeden çözmelerine imkân tanımaktadır. Yapılan yeniden yapılandırmalarla hakem heyetlerinin başvuru ve karar süreçleri merkezi bir sistem üzerinden yürütülmeye başlanmıştır. Başvuruların önemli bir kısmı tüketici lehine sonuçlanmakta olup, en fazla başvurunun alındığı sektörler perakende ticaret, finansal hizmetler ve abonelik hizmetleri olarak belirlenmiştir.
Başvurular, belirli bir parasal sınırın altındaki uyuşmazlıklarda ikametgâhın bulunduğu ildeki Tüketici Hakem Heyetine şahsen veya e-Devlet üzerinden yapılabilmektedir. Daha yüksek tutarlı uyuşmazlıklarda ise Tüketici Mahkemelerine başvuru gerekmektedir. Ayrıca, Tüketici Bilgi Sistemi (TÜBİS) ile şikâyetlerin internet üzerinden yapılması ve takip edilmesi imkânı sağlanmaktadır.
Denetim ve Koruma Faaliyetleri
6502 sayılı Kanun, Fiyat Etiketi Yönetmeliği ve 6585 sayılı Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun çerçevesinde, tüketiciye sunulan ürün ve hizmetlerin denetimi yapılmaktadır. İlgili mevzuat kapsamında gerçekleştirilen denetimlerde mevzuata aykırılık tespit edilen işyerlerine idari yaptırımlar uygulanmaktadır. Bakanlık, “güvensiz ürüne karşı sıfır tolerans” ve “bilinçli tüketici, basiretli tacir” prensipleriyle denetim ve bilinçlendirme çalışmalarını sürdürmektedir. Vatandaşlar, haksız fiyat artışları ve stokçuluk şikâyetlerini ALO 175 Tüketici Danışma Hattı veya e-Devlet üzerinden iletebilmektedir.
Tüketici Bilinci ve Bilinçli Tüketim
Tüketici haklarının etkin şekilde korunabilmesi, sadece yasal düzenlemelerle değil, tüketicilerin haklarını bilmesi ve bilinçli hareket etmesi ile mümkündür. Bilinçli tüketim, üretim kalitesini artıran, ekonominin dinamiklerini destekleyen ve bireylerin haklarını korumalarını sağlayan temel unsurlardan biridir. Türkiye’de tüketici bilincinin artırılması amacıyla Bakanlık ve bağlı birimler tarafından broşürler, spot filmler ve farkındalık programları düzenlenmektedir.


