Elektrik-Elektronik Mühendisliği; elektrik enerjisinin üretimi, iletimi ve dağıtımı ile birlikte elektronik sistemlerin tasarımı, geliştirilmesi ve uygulanması üzerine odaklanan bir mühendislik disiplinidir. Bu alan, elektronik devreler, iletişim sistemleri, bilgisayar donanımı ve yazılımı, entegre teknolojisi, biyomedikal sistemler, mikroişlemciler ve mikrodenetleyiciler, görüntü ve ses işleme sistemleri, yüksek gerilim tekniği ve elektromanyetik dalgalarla ilgili konuları kapsamaktadır.
Tarihçe
Elektrik-Elektronik Mühendisliği, 19. yüzyılın sonlarına doğru elektrik enerjisinin üretimi ve kullanımıyla birlikte şekillenmeye başlayan bir disiplindir. Bu alanın temelleri, 1800’lü yıllarda Michael Faraday’ın elektromanyetizma üzerine çalışmaları ve James Clerk Maxwell’in elektromanyetik dalgaları açıklayan denklemleriyle atılmıştır. 20. yüzyılın başında elektrifikasyonun sanayide ve günlük yaşamda yaygınlaşmasıyla birlikte elektrik mühendisliği ayrı bir uzmanlık alanı olarak akademik yapıya kavuşmuştur.
Zamanla, yalnızca güç sistemlerine odaklanan klasik elektrik mühendisliği; radyo, televizyon, radar ve bilgisayar teknolojilerinin gelişmesiyle birlikte “elektronik mühendisliği” alt dalını da bünyesine almıştır. Böylece disiplin, elektrik enerjisinin yanı sıra elektronik sistemlerin ve iletişim teknolojilerinin de tasarımını kapsayan çok yönlü bir mühendislik alanına dönüşmüştür. Günümüzde bu alan, haberleşmeden sağlık teknolojilerine, savunmadan otomasyona kadar birçok sektöre yön veren temel mühendislik disiplinlerinden biridir.
Türkiye'deki Gelişimi
Elektrik-Elektronik Mühendisliği Türkiye’de, sanayileşme ve modernleşme süreciyle paralel olarak gelişmiş; özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısında hız kazanmıştır. Cumhuriyetin ilk yıllarında elektrik mühendisliği eğitimi sınırlı imkânlarla yürütülmüş, ancak sanayi altyapısının gelişmesi ve enerji ihtiyacının artmasıyla birlikte bu alandaki teknik uzmanlara duyulan ihtiyaç belirginleşmiştir.
1980’li yılların sonlarında ise Elektronik Mühendisliği, Türkiye'deki bazı üniversitelerde bağımsız bir bölüm olarak eğitim programlarına dâhil edilmiştir. Örneğin, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Mühendislik Fakültesi’nde 1989 yılında kurulan Elektronik Mühendisliği bölümü, 1990 yılında %100 İngilizce eğitim vermeye başlamış; 1993’te ise Türkçe eğitim veren Elektrik-Elektronik Mühendisliği programı eklenmiştir. Bu iki program, 2001–2002 eğitim-öğretim yılında birleştirilerek kapsamlı bir disiplin hâline getirilmiştir.
Günümüzde Elektrik-Elektronik Mühendisliği, Türkiye’de mühendislik eğitiminin en yaygın ve temel alanlarından biri olup, çok sayıda devlet ve vakıf üniversitesinde lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde eğitim programları sunulmaktadır. Eğitim altyapısının yanı sıra TÜBİTAK, ASELSAN, HAVELSAN, TEİAŞ, BOTAŞ, TUSAŞ gibi kurumlarla yapılan iş birlikleri sayesinde akademik araştırmalar ve sanayi uygulamaları entegre bir biçimde yürütülmektedir. Bu bağlamda Türkiye’de disiplin, enerji, iletişim, savunma sanayii ve otomasyon gibi sektörlerde etkin bir rol üstlenmektedir.
Temel Alanlar
Elektrik-Elektronik Mühendisliği, çok sayıda teknik alt alandan oluşan bir mühendislik disiplinidir. Bu alt alanlar, elektrik enerjisinin üretilmesinden yüksek frekanslı iletişim sistemlerinin tasarımına kadar geniş bir uygulama ve araştırma yelpazesini kapsar. Her bir alan, elektronik ve elektriksel süreçlerin farklı yönlerine odaklanarak öğrencilere ve araştırmacılara uzmanlık imkânı sunar. Temel alanlar:
- Elektrik ve Enerji Sistemleri: Elektrik enerjisinin üretimi, iletimi, dağıtımı ve tüketimiyle ilgili sistemlerin analizi ve tasarımını kapsar. Yüksek gerilim tekniği, güç elektroniği ve elektrik makinaları bu alana dâhildir.
- Elektronik: Analog ve sayısal devreler, entegre devre tasarımı ve elektronik bileşenlerin çalışması üzerine odaklanır. Elektronik sistemlerin analiz edilmesi, gerçeklenmesi ve test edilmesini içerir.
- Haberleşme ve Sinyal İşleme: Sayısal ve analog iletişim sistemleri, bilgi aktarımı, veri kodlama, filtreleme, işaret tespiti ve iyileştirilmesi gibi işlemleri konu alır. Radyo frekansı sistemleri, anten tasarımı ve mikrodalga teknolojileri bu alanda yer alır.
- Kontrol ve Otomasyon: Fiziksel sistemlerin kararlı ve istenilen şekilde davranmasını sağlamak amacıyla geri beslemeli sistemlerin modellenmesi, denetlenmesi ve uygulanmasıyla ilgilenir. Endüstriyel otomasyon sistemleri, sensör-aktüatör entegrasyonu ve kontrol devreleri bu kapsamda ele alınır.
- Biyomedikal Sistemler: Elektrik ve elektronik prensiplerin tıbbi cihaz ve sistemlere uygulanmasını içerir. Biyosinyal işleme, medikal görüntüleme, cihaz tasarımı ve hasta izleme sistemleri bu alanın uygulama örneklerindendir.
- Mikroişlemci ve Gömülü Sistemler: Mikroişlemci, mikrodenetleyici ve FPGA gibi donanımların kontrol ettiği gömülü sistemlerin tasarımı ve programlanmasıyla ilgilenir. Bu sistemler, sensörlerden alınan verilerin işlenmesi, karar verilmesi ve kontrol sinyallerinin üretilmesi gibi görevleri yerine getirir.
Eğitim İçeriği ve Program Yapısı
Elektrik-Elektronik Mühendisliği eğitimi; kuramsal dersler, laboratuvar uygulamaları, mühendislik projeleri ve stajlardan oluşur. Programlar genellikle temel mühendislik dersleriyle başlar, ardından alan uzmanlıklarına yönelik seçmeli derslerle devam eder. Öğrenciler sinyal işleme, elektromanyetik, kontrol, mikroelektronik, haberleşme, mikrodalga, biyomedikal gibi konularda hem teorik hem deneysel eğitim alırlar.
Eğitim sürecinde, çeşitli laboratuvar ortamlarında uygulamalı deneyimler sağlanır. Bu laboratuvarlar arasında Devre Laboratuvarı, Elektrik Makinaları Laboratuvarı, Yüksek Gerilim Laboratuvarı, Haberleşme Laboratuvarı, Kontrol ve Otomasyon Laboratuvarı, Antenler ve Mikrodalga Laboratuvarı ile Endüstriyel Devre Tasarım Ar-Ge Laboratuvarı bulunmaktadır.
Kariyer Yolları
Elektrik-Elektronik Mühendisliği mezunları, kamu ve özel sektörde çok çeşitli teknik ve idari görevlerde çalışabilir. Olası sektörler arasında enerji, savunma sanayii, otomotiv, haberleşme, bilişim, elektronik üretim, sağlık teknolojileri, inşaat, gıda ve turizm yer alır. Görev alabilecekleri pozisyonlar şunlardır:
- Elektrik-Elektronik Mühendisi
- Elektronik Tasarım Mühendisi
- Gömülü Sistem/Donanım Mühendisi
- Ar-Ge Mühendisi
- Sistem Mühendisi
- Yazılım Geliştirme Uzmanı
- Bakım-Onarım Mühendisi
- Proje Yöneticisi
- IT Sistemleri Uzmanı
- SAP Danışman
Araştırma Alanları
Elektrik-Elektronik Mühendisliği, hem kuramsal hem uygulamalı araştırmalar yürüten bir disiplindir. Araştırma çalışmaları, elektriksel ve elektronik sistemlerin analiz edilmesi, modellenmesi, test edilmesi ve optimize edilmesini hedefler. Bu alanlar teknolojinin temel yapı taşlarını oluşturur. Başlıca araştırma konuları şunlardır:
- Sayısal iletişim sistemleri
- Sayısal sinyal işleme
- Elektromanyetik dalga yayılımı ve anten tasarımı
- Optik-elektronik ve fotonik sistemler
- Analog ve dijital mikroelektronik devre tasarımı
- Gömülü sistem tasarımı
- Mikrodalga sistemleri
- Kontrol ve otomasyon sistemleri
Günümüzdeki Önemi ve Uygulama Alanları
Elektrik-Elektronik Mühendisliği, modern teknolojinin temel bileşenlerinin tasarım ve işleyişinden sorumlu mühendislik alanlarından biridir. Elektrik altyapısı, iletişim teknolojileri, otomasyon sistemleri, bilişim ağları, savunma sistemleri, tıbbi cihazlar ve tüketici elektroniği gibi geniş bir yelpazede uygulanmaktadır.
Günümüzde mühendislikteki hızlı dijitalleşme ve teknolojik dönüşüm, elektrik-elektronik mühendisliğine olan ihtiyacı artırmakta; bu alanın çok disiplinli uygulamalarda merkezi rol üstlenmesini sağlamaktadır.


