Gülcemal Vapuru, Osmanlı İmparatorluğu’ndan Cumhuriyet dönemine geçişin sembollerinden biri olmuştur. Başlangıçta White Star Line’ın Germanic isimli transatlantik vapuru olarak inşa edilen bu gemi, zaman içinde pek çok farklı amaç için kullanılmış ve Türk denizcilik tarihinde yer almıştır.
Gülcemal Vapuru - (Youtube)
İlk Yıllar ve Osmanlı İdare İle Başlangıç
1903 yılında White Star Line şirketi tarafından American Line’a kiralanan Germanic, 1904’te Dominion Line’a satılmış ve adı Ottawa olarak değiştirilmiştir. 1905’te Liverpool-Quebec-Montreal hattında seferlere başlamış, ancak 1909’da bu hattaki hizmeti sonlandırılmıştır. 1911’de Türk hükümeti tarafından satın alınarak İstanbul’a getirilmiş ve burada Dolmabahçe Sarayı önünde Padişah Reşad’a sergilenmiştir. Gülcemal ismi, Padişah Reşad’ın annesi Gülcemal Kadınefendi’ye ithaf edilmiştir.
Balkan Savaşları ve Askeri Hizmetler
Balkan Savaşları sırasında Gülcemal, Osmanlı İmparatorluğu’nun ikmal hattı olarak kullanılmıştır. Gemide yer alan askeri birlikler, İstanbul’a ve diğer cephelere taşınmıştır. Bu dönemde, gemi Seyr-i Sefain İdaresi tarafından Harbiye Nezareti’ne bağlanmış, asker sevkiyatının hızlanması sağlanmıştır. Gülcemal, Batum ve Vardar gibi bölgelerden askeri tahliyeler yapmış, savaş esirlerini Türkiye’ye getirmiştir. Bu yıllarda Gülcemal, Türk halkı arasında efsaneleşmeye başlamıştır. Birçok yazar, Gülcemal’i romanlarına ve hikâyelerine taşımıştır.
Birinci Dünya Savaşı ve Mütareke Dönemi
Birinci Dünya Savaşı sırasında Gülcemal, Doğu Cephesi’ne silah ve cephane sevkiyatında görev almış, Çanakkale’de cephe gerisinde hizmet etmiştir. 1915’te İngiliz denizaltısı tarafından torpillenmiş, ancak gemi uzun süren bir onarım sürecinin ardından tekrar hizmete girmiştir. Savaş sonrasında, özellikle Mütareke döneminde, Gülcemal, esir takası ve sivillerin taşınmasında da kullanılmıştır.
Millî Mücadele Döneminde Gülcemal
Millî Mücadele'nin başlamasıyla birlikte, Gülcemal, İstanbul hükümetinin kontrolündeyken, aynı zamanda gizlice silah ve mühimmat taşıyan bir araç olmuştur. Gemi, İstanbul’dan Anadolu’ya geçmek isteyen direnişçilere de ulaşım sağlamıştır. Ayrıca, Gülcemal, Millî Mücadele’ye karşı bir pozisyonda kullanılsa da, yine de gizli şekilde Kuvayı Milliye’ye destek vermiştir.
Gülcemal’in Amerika’ya Seferleri
Gülcemal’in tarihi, 1920 yılında New York’a düzenlediği seferlerle bir başka dönemece girmiştir. Osmanlı’dan Cumhuriyet’e geçişin simgelerinden biri haline gelen bu gemi, Türk bayrağı taşıyan ilk transatlantik gemisi olarak büyük bir ilgi görmüştür. Ottoman-American Line şirketi tarafından kiralanan Gülcemal, New York’a dört sefer yapmıştır. 31 Ekim 1920’de İstanbul’dan yola çıkarak 2 Kasım’da New York’a ulaşan gemi, Türk transatlantikleri için yeni bir dönem başlatmıştır. Ancak, bu seferler sırasında yaşanan borçlar ve anlaşmazlıklar, gemi ve Türk İdaresi arasında önemli hukuki sorunlara yol açmıştır. Gülcemal, sonraki yıllarda Türk-Amerikan ilişkileri açısından da önemli bir simge haline gelmiştir.
Gülcemal Vapuru ve Mustafa Kemal Paşa'nın Yurt Gezileri
Mustafa Kemal Paşa, Gülcemal Vapuru’nu birkaç kez yurt gezilerinde kullanmıştır. İlk seyahati 1926 yılında olmuştur. Paşa, bu dönemde konforu nedeniyle Gülcemal’i tercih etmiş ve geminin mükemmel intizamını takdir etmiştir. 1926’daki seyahat sırasında bir suikast girişimi yaşanmış, ancak Paşa zarar görmemiştir.
1933 yılında, Paşa yine Gülcemal’i kullanarak Ege bölgesini gezmiş, Antalya, Muğla ve İzmir’i ziyaret etmiştir. Bu gezinin ardından, 1934’te İran Şahı Rıza Şah’ı ağırlamak için Çanakkale bölgesini ziyaret edip, Gülcemal ile deniz yolculuğuna çıkmıştır. Bu seyahatte Gülcemal, bir otel gibi döşenmiş olup, iki lideri İstanbul’a taşımıştır.
Ancak, 1928’de tadilat edilmesine rağmen, Gülcemal’in motorları ve gövdesi eskimiş, masrafları artmıştır. 1937’de hizmet dışı bırakılan gemi, 1939’da İtalyan firmalarına satılmıştır. 1950’de ise sökülerek tarih sahnesinden çekilmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk, Gülcemal Vapuru'nda Mudanya Açıkları - (MEB)


