Kartalkaya Otel Yangını, 21 Ocak 2025 tarihinde Bolu’nun kayak turizmiyle bilinen Kartalkaya bölgesindeki Grand Kartal Otel’de meydana gelen, 78 kişinin hayatını kaybettiği ve 137 kişinin yaralandığı büyük çaplı bir yangın felaketidir. Olay, Türkiye’de turistik konaklama tesislerinde meydana gelen en ölümcül yangınlardan biri olarak kayıtlara geçmiştir.
Yangın sonrası başlatılan adli ve idari soruşturmalar sonucunda çok sayıda kamu görevlisi, otel yöneticisi ve teknik personel hakkında işlem yapılmıştır. Soruşturmanın ardından açılan Bolu Kartalkaya Grand Kartal Otel yangını davası, Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülmüş ve üç duruşma sonunda 31 Ekim 2025 tarihinde karara bağlanmıştır.
Mahkeme, otel sahibi Halit Ergül’ün de aralarında bulunduğu 11 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası vermiştir. Sanıklardan Emir Aras, Elif Aras, Ceyda Hacıbekiroğlu, Zeki Yılmaz, Kadir Özdemir, Ahmet Demir, Sedat Gülener, Kenan Coşkun ve İrfan Acar, yangında yaşamını yitiren 34 çocuk için 34 kez ağırlaştırılmış müebbet, diğer 44 kişi için ise 44 kez müebbet hapis cezası ile cezalandırılmıştır.

Grand Kartal Otel'de medyadana gelen yangına müdehale ediliyor - Anadolu Ajansı
Yangının Başlangıcı ve Yayılması
Yangın, sabaha karşı 03.16 sularında otelin dördüncü katında yer alan restoran bölümünde, “showroom” adı verilen alandaki bir ızgara cihazının (grill plate) termostat arızası nedeniyle aşırı ısınması sonucu başlamıştır. Cihazın altında bulunan yağ toplama kabındaki yağın buharlaşarak parlamasıyla ateş meydana gelmiş, saat 03.24’te çöp bidonuna sıçramıştır. Çöp bidonunda büyüyen alevler, saat 03.26’da yakınındaki LPG hortumunu eritmiş ve açığa çıkan gazın alev almasıyla yangın çok hızlı bir şekilde büyümüştür.
Alevler binanın merdiven boşlukları ve asansör boşlukları aracılığıyla üst katlara taşınmış, iç mekanlarda yoğun ahşap kullanımı ve dış cephedeki yanıcı kaplamalar nedeniyle yangının etkisi katlanmıştır. Yapının üst katlarında yangın gazları tahliye edilemediği için koridorlar ve odalar zehirli gazlarla dolmuştur.
İlk ihbar, saat 03.27’de 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılmıştır. Otelde bulunan yaklaşık 234 misafir ve personel, dumanın hızla yayılmasıyla büyük bir panik yaşamıştır. Yangın sırasında otelde kalanların çoğu pencerelere çıkarak yardım çağrısında bulunmuş, bazıları çarşafları birbirine bağlayarak kaçmaya çalışmış, diğerleri ise pencerelerden atlamıştır. İlk ihbarın ardından itfaiye ve kurtarma ekipleri hızla bölgeye sevk edilmiş, yangına müdahale çalışmaları yaklaşık 10 saat sürmüştür.
Can Kaybı ve Yaralanmalar
Yangında 78 kişi yaşamını yitirmiş, 51 kişi yaralanmıştır. Yaralılar Bolu’daki hastanelere kaldırılmıştır. Yaralıların bir kısmı duman inhalasyonu ve yanıklarla, diğer kısmı ise düşme ve travmalarla hastaneye sevk edilmiştir. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, olaydan iki gün sonra 39 kişi taburcu edilmiştir.
Yangına Müdahale ve Söndürme Çalışmaları
Yangına Bolu, Düzce, Kocaeli, Sakarya, Karabük, Zonguldak, Bartın ve Ankara’dan gelen ekiplerce müdahale edilmiştir. İtfaiye, sağlık, AFAD, UMKE, jandarma komando ve orman bölge müdürlüklerine bağlı toplam 85 araç ve 267 personel, yangını yaklaşık 10 saatlik bir çalışma sonunda kontrol altına almıştır. Söndürme çalışmalarında itfaiyenin merdivenli araçlarla binanın üst katlarına ulaşması sağlanmış, yoğun duman nedeniyle üst katlarda mahsur kalan kişiler tahliye edilmiştir. Yangın kontrol altına alındıktan sonra soğutma çalışmaları sürdürülmüştür.
Ulusal Yas İlanları
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yangında hayatını kaybedenlerin anısına Türkiye genelinde 1 günlük milli yas ilan edildiğini açıklamış, bayraklar yarıya indirilmiştir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) de Türkiye ile dayanışma içinde, yangında hayatını kaybedenler için 1 günlük ulusal yas ilan etmiş ve bayrakların yarıya indirildiğini duyurmuştur.
TBMM Meclis Araştırma Komisyonu
Yangının ardından Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından 30 Ocak 2025 tarihinde 22 üyeli bir Meclis Araştırma Komisyonu kurulmuştur. Komisyonun amacı, yangının tüm boyutlarıyla araştırılması, ilgili kurum ve kuruluşların sorumluluğunun tespiti ve benzeri olayların önlenmesine yönelik tedbirlerin belirlenmesidir. Komisyonun görev süresi 3 ay olarak belirlenmiştir.
Bilirkişi Raporu
Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulan bilirkişi raporu, İstanbul Teknik Üniversitesi’nden alanında uzman akademisyenler tarafından hazırlanmıştır. Rapor, yangının çıkış anı, fiziksel yayılımı, müdahale süreci, yapı teknikleri, sistem donanımları ve idari ihmaller açısından çok katmanlı değerlendirmeler içermektedir.
Bilirkişi raporuna göre yangın, saat 03.16 sularında otelin 4. katında, restoran bölümündeki showroom alanında bulunan “grill plate” adlı cihazda başlamıştır. Cihazın açık unutulması ve termostat arızası sonucu yağ haznesindeki yağ aşırı ısınıp buharlaşarak parlamış, 03.24’te alevler çöp kutusuna, oradan LPG hortumuna sıçramış ve saat 03.26 itibarıyla kontrol dışına çıkmıştır. LPG fleksi hortumunun erimesi sonucu çıkan gaz, hızla alev alarak patlamaya benzer bir yayılım göstermiştir.
Yangının fiziksel yayılımında mimari unsurların etkili olduğu tespit edilmiştir. Dumanlar, asansör ve merdiven boşluklarının baca görevi görmesiyle hızla üst katlara taşınmış; çatı çıkışlarının sonradan yapılan tadilatlarla kapatılmış olması, zehirli gazların içeride birikmesine yol açmıştır. Ayrıca asansör boşluklarında gerekli basınçlandırma sistemlerinin bulunmadığı, havalandırma bacalarının ve duman tahliye sistemlerinin çalışmadığı belirtilmiştir. Otelin iç mekanlarında yoğun şekilde kullanılan ahşap dekorasyon malzemeleri ve dış cephedeki XPS kaplama malzemeleri yangının hızla yayılmasına sebep olmuştur.
Müdahale sürecindeki yetersizlikler raporda ayrıntılı şekilde ele alınmıştır. Personelin yangınla mücadelede eğitimli olmadığı, alarm ve tahliye sistemlerinin devreye girmediği tespit edilmiştir. Resepsiyon görevlilerinin tahliyeyi geç başlattığı, LPG vanalarının erişilmesi güç alanlara yerleştirildiği ve çalışanların yanlış kapıları açarak dumanın yayılmasına sebebiyet verdiği kaydedilmiştir. Otelde bulunan Beyaz Fox Bar adlı alanın ise çatıya akan erimiş XPS malzeme nedeniyle ikinci bir yangın kaynağına dönüştüğü belirtilmiştir.
Raporda idari ve kurumsal düzeydeki kusurlar da detaylandırılmıştır. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın 2008–2024 yılları arasında otelde yaptığı 13 denetimin yalnızca işletme kalitesine odaklandığı, can ve mal güvenliği açısından gerekli sorumluluğu yeterli düzeyde yerine getirmediği ifade edilmiştir. Bolu Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü’nün 2024 yılında düzenlediği yangın uygunluk raporunun usulsüz olduğu, eksikliklerin rapora yansıtılmadığı ve LPG sistemleri ile yanıcı yapı malzemelerinin değerlendirme dışı bırakıldığı ortaya konmuştur. Ayrıca bu raporların, otelin yöneticilerinin talebiyle değiştirildiğine dair bulgulara yer verilmiştir.
Bilirkişi raporunda kusurlar dört kademeye ayrılmıştır. Birinci derece asli kusurlular arasında otel sahibi ve yöneticileri, mimar, mühendis, yangın güvenliği firması ve LPG sistemi sorumluları; ikinci derece asli kusurlular arasında asansör sistemini kuran ve denetleyen firmalar, projeyi tasarlayıp uygulayan teknik ekip ve FQC Global AŞ adlı sertifikalandırma firması yer almaktadır. Birinci derece tali kusurlular yangın anında görevli olan mutfak ve resepsiyon personeliyken, ikinci derece tali kusurlular ise yardımcı teknik personel ve kontrol sürecine dahil olan alt kademe çalışanlardır. Raporda, olayın “öngörülebilir, önlenebilir ve sonuçları engellenebilir nitelikte” olduğu; ihmaller zincirinin yangının büyümesine ve can kaybının artmasına doğrudan etki ettiği vurgulanmıştır.
Soruşturma ve Gözaltılar
Yangın sonrası başlatılan soruşturmada toplamda 31 kişi gözaltına alınmış, bunlardan 28’i tutuklanmıştır. Tutuklananlar arasında yer alan bazı isimler şunlardır:
- Otelin sahibi Halit Ergül
- Eşi Emine Murtezaoğlu Ergül, kızları Elif Aras ve Ceyda Hacıbekiroğlu
- Genel Müdür Emir Aras, Otel Müdürü Zeki Yılmaz, Muhasebe Müdürü Kadir Özdemir
- Gazelle Resort & Spa Otel’in Genel Müdürü Ahmet Demir
- İtfaiyeden sorumlu Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun, İtfaiye eri İrfan Acar
- Bolu İl Özel İdare Genel Sekreteri Sırrı Köstereli, Ruhsat ve Denetim Müdürü Yeliz Erdoğan
- Otelin mimarı, inşaat mühendisi, elektrik teknisyeni, iş güvenliği uzmanları
İş güvenliği uzmanı Kübra Demir adli kontrol şartıyla serbest bırakılmış, mimar Selman Çelen, mühendis İsmail Haluk İnceler ve uzman Ece Kayacan ise savcılık sorgularının ardından serbest kalmıştır. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, bilirkişi raporunda tespit edilen altı yeni şüpheli hakkında daha tutuklama kararı verildiğini açıklamış; böylece tutuklu sayısının 28’e ulaştığını bildirmiştir. Bakan Tunç, soruşturmanın tüm yönleriyle ve titizlikle sürdürüldüğünü kamuoyuna duyurmuştur.
Kurumsal ve İdari Sonuçlar
Bolu TSO Üyeliği
Yangının ardından Grand Kartal Otel’in sahibi Halit Ergül’ün, Bolu Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) üyeliği düşürülmüştür. TOBB Kanunu’na göre toplantıların çoğunluğuna katılmayan üyelerin organ görevleri sona ermektedir. Bu doğrultuda üyelikten çıkarılma işlemi gerçekleştirilmiştir.
Otelin Hukuki Durumu ve Güvenlik Önlemleri
Yangından sonra Grand Kartal Otel mühürlenmiş ve çevresi jandarma denetiminde güvenlik çemberine alınmıştır. Yapının taşıyıcı sistemlerinin ciddi hasar aldığı ve otelin "ağır hasarlı" olduğu bildirilmiştir.
Dava Sürecinin Başlatılması
Yargılamanın Başlangıcı ve Mahkeme Düzeni
Grand Kartal Otel’de 21 Ocak 2025 tarihinde meydana gelen yangına ilişkin ceza davası, 7 Temmuz 2025 tarihinde Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlatılmıştır. Yargılama, Bolu Adliyesi’ndeki duruşma salonlarının kapasitesinin yetersiz olması nedeniyle Bolu Sosyal Bilimler Lisesi’nin spor salonunda oluşturulan geçici bir salonda yapılmaktadır. Bu salonda Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS), UYAP bağlantısı, akustik düzen, UPS altyapısı ve kamera sistemleri kurulmuştur. Zemin halı ile kaplanmış, elektrik ve aydınlatma sistemleri yenilenmiş, jeneratör bağlantısı yapılmıştır.
Salonun iç ve çevresinde kolluk kuvvetleri tarafından geniş güvenlik önlemleri alınmış; yerleşke çevresindeki cadde ve sokaklar araç trafiğine kapatılmıştır. Duruşmaya katılanlar, iki aşamalı güvenlik kontrolünden geçirilerek salona alınmıştır. Duruşmaların Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla kayda alındığı bildirilmiştir.
Kapsamındaki Sanıklar
Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianameye göre dava dosyasında toplam 32 sanık yer almaktadır. Bunlardan 19’u tutuklu, 13’ü tutuksuzdur. Sanıklar arasında Grand Kartal Otel’in sahipleri, yöneticileri, teknik personeli; Bolu Belediyesi yönetici ve itfaiye personeli; Bolu İl Özel İdaresi yöneticileri; yangın güvenliği sertifikası düzenleyen FQC Global AŞ çalışanları ve LPG tesisatı bakım personelleri bulunmaktadır.
Sanıkların kimlik tespitleri 7 Temmuz 2025 tarihli ilk duruşmada yapılmıştır.

Kartalkaya otel yangını davası için oluşturulan 700 kişilik duruşma salonu, 28 Haziran 2025 - (Anadolu Ajansı)
İddianamenin Kapsamı ve Suçlamalar
Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan ve mahkemece kabul edilen 98 sayfalık iddianamede, Grand Kartal Otel sahipleri Halit Ergül, Emine Murtezaoğlu Ergül, Ceyda Hacıbekiroğlu, Elif Aras; şirket yöneticileri Emir Aras, Zeki Yılmaz, Ahmet Demir, Kadir Özdemir, Cemal Özer, Mehmet Salun; Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun ve itfaiye eri İrfan Acar hakkında 78 kez “olası kastla öldürme” ve 78 kez “olası kastla kasten yaralama” suçlarından toplam 1998’er yıl hapis cezası talep edilmiştir.
Otelin teknik çalışanları, mutfak personeli, LPG tesisatı sorumluları, İl Özel İdaresi yöneticileri ve FQC Global AŞ yöneticilerinden oluşan diğer 19 sanık hakkında ise “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan kişi başı 22 yıl 6 aya kadar hapis cezası istenmiştir.
İddianamede, yangının çıkış anı ve yayılımı detaylı şekilde açıklanmıştır. Buna göre:
- Yangın 03.17’de mutfaktaki elektrikli ızgara cihazında başlamıştır.
- 03.24’te çöp kovasına ve LPG hortumuna sıçramıştır.
- 03.26’da LPG gazının yanmasıyla yangın kontrol edilemez boyuta ulaşmıştır.
- Binada kullanılan yanıcı kaplamalar, tahliye sistemlerinin yetersizliği ve alarm sistemlerinin devreye girmemesi nedeniyle yangın hızla yayılmıştır.
- Otelde yangın alarmı, otomatik anons sistemi ve acil durum aydınlatması gibi temel güvenlik donanımlarının çalışmadığı tespit edilmiştir.
Duruşmalar ve Sanık Savunmaları
Kimlik Tespitleri ve İddianamenin Okunması (7 Temmuz 2025)
7 Temmuz 2025 tarihinde yapılan ilk duruşmada, sanıkların kimlik tespitleri gerçekleştirilmiştir. Mahkeme heyeti tarafından Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı 98 sayfalık iddianame okunmuştur. İddianamede yer alan suç isnatları, olayın meydana gelişi ve yangının teknik nedenleri duruşma tutanaklarına geçirilmiştir.
İlk duruşma günü, savunmalar alınmadan önce müştekilerin talepleri dinlenmiştir. Müştekiler, sanıkların en üst sınırdan cezalandırılmasını talep etmiştir. Bazı müşteki avukatları ise dosya kapsamındaki belgelerin kendilerine ulaştırılmadığını ileri sürmüş, mahkeme heyeti ise UYAP sistemi üzerinden tüm belgelerin erişilebilir olduğunu açıklamıştır.
İl Özel İdaresi ve Belediye Yetkililerinin Savunmaları (8 Temmuz 2025)
İkinci duruşmada, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Bünyamin Bal, Genel Sekreter Sırrı Köstereli ve Ruhsat ve Denetim Müdürü Yeliz Erdoğan savunmalarını yapmıştır. Bünyamin Bal, yangın denetimi yapma yetkilerinin bulunmadığını, İl Özel İdaresi’nin görev tanımında yangınla ilgili bir düzenleme olmadığını belirtmiştir.
Sırrı Köstereli, Grand Kartal Otel’in turizm işletme belgesine sahip olması nedeniyle denetim sorumluluğunun Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ait olduğunu ifade etmiştir. Köstereli, İl Özel İdaresi’ne Bakanlık tarafından gönderilen “gereği” notlu yazının hukuken bağlayıcı olmadığını savunmuştur. Yeliz Erdoğan ise 2007 yılında verilen ruhsatın kendi görevinden önce düzenlendiğini, yapı değişikliği olmadığı için yeni ruhsat gerektiren bir durum oluşmadığını ve restoran ruhsatı için yangın raporu eksikliği nedeniyle ruhsat verilmediğini ifade etmiştir.
Otel Yöneticileri, Teknik Personel ve İş Güvenliği Uzmanlarının Savunmaları (8 Temmuz 2025)
Muhasebe müdürü Kadir Özdemir, teknik ihtiyaçlar konusunda karar yetkisinin Emir Aras ve Halit Ergül’de olduğunu, kendisinin yalnızca muhasebe süreçlerini yürüttüğünü açıklamıştır. Muhasebe personeli Cemal Özer ise, yangın öncesindeki itfaiye denetiminde tespit edilen eksiklikleri otel genel müdürüne bildirdiğini ancak eksikliklerin giderilmediğini belirtmiştir.
İş güvenliği uzmanı Ece Kayacan, Grand Kartal Otel’de hiçbir görevi olmadığını, yalnızca Gazelle Otel’de çalıştığını ifade etmiştir. Kübra Demir de Grand Kartal Otel’de yalnızca kısa süreli risk analizi yaptığını, yangın eğitimi veya tatbikat gibi faaliyetlerde yer almadığını savunmuştur.
LPG Tesisatı Görevlilerinin Savunmaları (8 Temmuz 2025)
LPG bakım görevlisi Doğan Aydın, 2014–2021 yılları arasında otelin LPG tesisatının bakımını yaptığını, bu dönemde uygunsuzluk tespit etmediğini belirtmiştir. Muharrem Şen ise 2022’den itibaren bakım sorumluluğunu devraldığını ve yalnızca rutin kontroller yaptığını savunmuştur.
Otel Müdürü ve Muhasebe Müdür Yardımcısının Savunmaları (9 Temmuz 2025)
9 Temmuz 2025 tarihli duruşmada ilk savunma, Grand Kartal Otel’in muhasebe müdür yardımcısı Mehmet Salun tarafından yapılmıştır. Salun, yangın sırasında otelde bulunduğunu ve saat 03.33’te uyandığını, karbonmonoksit gazına maruz kaldığı için hastaneye kaldırıldığını ifade etmiştir. Kendi görevinin yalnızca muhasebe ve depo süreçleriyle sınırlı olduğunu, otel yönetimi veya personel yönetimiyle bir ilgisinin bulunmadığını belirtmiştir. Yangın eğitimleri veya tatbikatlarının yapılıp yapılmadığını hatırlamadığını ve yangına ilişkin denetimlerin sorumluluk alanına girmediğini beyan etmiştir.
Aynı gün savunma yapan Grand Kartal Otel Müdürü Zeki Yılmaz, 1999 yılından beri otelde çalıştığını, kendisine “müdür” unvanı verilmiş olsa da esasen resepsiyon görevlisi olarak çalıştığını ifade etmiştir. Gerçek anlamda otelle ilgili karar alma, harcama yapma veya teknik eksiklikleri giderme yetkisinin olmadığını; tüm kararların otel sahibi Halit Ergül ve Genel Müdür Emir Aras tarafından verildiğini belirtmiştir. Yangın sırasında 9. katta bulunduğunu, alarm sesi duymadığını, yangın alarm panelinin çalışıp çalışmadığını bilmediğini, resepsiyon görevlilerine yangın eğitimi verilmediğini söylediğini beyan etmiştir.
Şirket Yönetim Kurulu Üyelerinin (Ergül Ailesi) Beyanları (9 Temmuz 2025)
Otel sahibi Halit Ergül’ün kızı ve yönetim kurulu üyesi Ceyda Hacıbekiroğlu, 6. katta çocukları ve yardımcısıyla kaldığını, dumanı fark ettikten sonra odadan sundurmaya çıkarak kurtulduğunu belirtmiştir. Şirketin yönetim kurulu üyeliğine babasının yönlendirmesiyle, formalite gereği alındığını, otel yönetimiyle fiilen ilgilenmediğini beyan etmiştir. Yangın güvenliği, tahliye planları veya alarm sistemleri hakkında bilgisi olmadığını, otelde yalnızca tatil dönemlerinde bulunduğunu ifade etmiştir.
Halit Ergül’ün diğer kızı ve yönetim kurulu üyesi Elif Aras, otelin işletmesiyle ilgisinin olmadığını, tatil dönemlerinde otelde bulunduğunu, karar alma yetkisinin babası Halit Ergül’de olduğunu savunmuştur. Yangın sırasında odasında bulunduğunu, yangın alarmını duymadığını, yangın butonlarını görmediğini ve olaydan eşinin haber vermesiyle haberdar olduğunu belirtmiştir.
Sanık Emine Murtezaoğlu Ergül ise otel sahibi Halit Ergül’ün eşi olarak yalnızca tatil dönemlerinde otelde bulunduğunu, otelin yönetimiyle ilgilenmediğini ifade etmiştir. Olay gecesi kaldığı odada dumanı fark ettiğini, çocukları ve torunlarını pencereden tahliye ettirdiğini belirtmiş; otelin yangın güvenliğiyle ilgili raporları yangından sonra öğrendiğini söylemiştir.
Mutfak Personelinin Yangın Anına İlişkin Savunmaları (9 Temmuz 2025)
9 Temmuz 2025 tarihli duruşmada Grand Kartal Otel’in mutfak çalışanları savunma yapmıştır. Aşçı Enver Öztürk, otelin 4. katındaki personel deposunda kaldığını ve 03.35 sıralarında sesler üzerine uyandığını beyan etmiştir. Yangın sırasında personel çıkış kapısından dışarı çıktığını, ardından merdivenler aracılığıyla kurtarma çalışmalarına katıldığını söylemiştir. Yangın çıkan elektrikli ızgaranın çalışma saatleri ve kullanım durumuyla ilgili bilgisinin olmadığını belirtmiştir. Ayrıca, yangın eğitimi almadığını ve yangın alarm sisteminin varlığından haberdar olmadığını ifade etmiştir.
Mutfak personeli Faysal Yaver, yangından bir ay önce kahvaltı baş yardımcısı olarak işe başladığını, yangın sırasında ilk fark edenlerden biri olduğunu belirtmiştir. Sabah hazırlıkları sırasında yangını görerek ikinci kata indiğini ve garaj kapısından dışarı çıktığını beyan etmiştir. Izgara cihazını kendisinin açmadığını, sabit benmariyi açtığını, yangının çıktığı showroom alanına girmediğini ve cihazın açılmasına ilişkin kamera kayıtlarının incelenmesini talep etmiştir. Ayrıca yangın eğitimi almadığını ve tatbikat yapılmadığını belirtmiştir.
Öztürk ve Yaver, yangın tüplerinin mutfakta bulunduğunu fakat yangın anında kimin ne yapacağına dair bir plan veya organizasyon olmadığını ifade etmişlerdir. Sprinkler sistemi olmadığını, yangın alarm sistemini hiç çalışırken görmediklerini savunmuşlardır.
Mahkemenin Suç Nitelendirmelerine İlişkin Ek Savunma Hakları
9 Temmuz 2025 tarihli duruşmalar sırasında mahkeme heyeti, bazı sanıklara yönelik suç nitelendirmesini değiştirme ihtimaline bağlı olarak ek savunma hakları tanımıştır. Mahkeme, ilk aşamada "olası kastla öldürme" ve "olası kastla yaralama" suçlarından yargılanan sanıkların bir kısmına, “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan da ek savunma yapma hakkı vermiştir.
Bu kapsamda:
- Muhasebe müdür yardımcısı Mehmet Salun’a, asli suçlama dışında bilinçli taksirle ölüm ve yaralama suçuna ilişkin ek savunma hakkı tanınmıştır.
- Grand Kartal Otel Müdürü Zeki Yılmaz’a, ilk suçlamalarına ek olarak bilinçli taksir suçu yönünden savunma yapması için hak verilmiştir.
Mahkeme heyeti, suç nitelendirmesi değişikliğine ilişkin bu savunma haklarını, ceza muhakemesi usullerine uygun olarak taraflara açıklamıştır. Sanıkların avukatlarına da ek savunma sürecine ilişkin söz hakkı verilmiştir. Duruşmaların sonunda mahkeme, sanık savunmalarının tamamlanmasının ardından müşteki beyanlarının ve delil taleplerinin alınmasına geçileceğini bildirmiştir. Bir sonraki duruşmanın sabah saatlerinde sanık savunmalarıyla devam edeceği açıklanmıştır.
Otel Sahibi Halit Ergül’ün Çapraz Sorgusu
11 Temmuz 2025 tarihli duruşmada Grand Kartal Otel’in sahibi Halit Ergül’ün çapraz sorgusu gerçekleştirilmiştir. Mahkeme huzurunda verdiği ifadede, otelin yönetiminden fiilen sorumlu olmadığını, günlük operasyonları genel müdür Emir Aras’ın yürüttüğünü belirtmiştir. Yangın öncesi döneme ilişkin olarak, yangın sistemlerinin çalışır durumda olduğunu düşündüğünü, teknik eksikliklere dair herhangi bir geri bildirim almadığını ifade etmiştir .
Mahkeme başkanı, sanığa oteldeki alarm ve sprinkler sistemlerinin çalışıp çalışmadığına ilişkin sorular yöneltmiş; Halit Ergül, bu sistemlerin var olduğunu ve çalışması gerektiğini belirtmiştir. Ancak kendisinin sistemlerin test edilip edilmediğine dair bilgisi olmadığını ifade etmiştir. Otelde düzenli yangın tatbikatı yapılıp yapılmadığı sorusuna ise net bir cevap verememiştir. Otel müdürü, teknik müdür ve diğer çalışanlara gerekli görevlerin verildiğini ancak bunların takibini yapmadığını beyan etmiştir .
Çapraz sorguda, otelin işletme sistemine dair de sorular yöneltilmiştir. Mahkeme heyeti, Gazelle Resort Otel ile Grand Kartal Otel arasında personel aktarımı olup olmadığını sormuştur. Halit Ergül, iki otelin aynı aile şirketine bağlı olduğunu, ancak organizasyonel olarak ayrı işletmeler olduğunu söylemiştir. Yangın sistemlerinin kontrol ve bakım süreçlerinde ise dış firmalardan hizmet alındığını ifade etmiştir.
Müşteki Beyanlarının Alınması
11 ve 12 Temmuz 2025 tarihlerinde görülen duruşmalarda, yangında hayatını kaybedenlerin yakınları müşteki sıfatıyla dinlenmiştir. Beyanlar, yangının meydana gelişi, otelin güvenlik önlemleri, tahliye süreçleri ve işletme sorumluluklarına odaklanmıştır.
Müşteki Yüksel Gültekin, yangında 8 yakınını kaybettiğini belirtmiştir. Gültekin, otelde yangın alarmı çalışmadığı için dumanı fark etmekte geç kalındığını, bazı odalarda yangın butonlarının bulunmadığını ve acil çıkış yönlendirmelerinin yetersiz olduğunu ifade etmiştir. Tahliye yollarının kapalı olduğu ve yardım gelene kadar içeride kalanların yoğun dumana maruz kaldığı beyan edilmiştir.
Müşteki Hacer Karabıyık, kızının olayda yaşamını yitirdiğini ve kurtarma ekiplerinin odalara geç ulaştığını belirtmiştir. Yangın sırasında alarmın duyulmadığını, otelde acil durumlara hazırlık olmadığını savunmuştur. Müşteki avukatları, otelin elektrik altyapısının eksik olduğunu, sigorta poliçelerinin kapsamının yeterli olup olmadığının araştırılması gerektiğini dile getirmiştir.
Bazı müştekiler, otelin alarm sistemlerinin yangın anında devreye girmediğini, sirenlerin çalmadığını ve resepsiyonun yönlendirme yapmadığını aktarmıştır. Müştekiler ayrıca, otelde yangın eğitimi verilmediğini ve yangın söndürme ekipmanlarının etkin şekilde kullanılmadığını belirtmiş; olay sırasında rehberlik sağlayacak sorumlu bir personelin olmadığını ifade etmiştir.
Müştekiler, otel sahiplerinin ve yöneticilerinin yangın güvenliği sorumluluğunu yerine getirmediğini öne sürmüş, otelde yangın tatbikatı yapılmadığını, teknik eksikliklerin giderilmediğini ve personelin bu konuda bilinçsiz olduğunu iddia etmiştir. Ayrıca otelde güvenlik kameralarına ait bazı kayıtların eksik olduğu ve bunların mahkemeye eksiksiz sunulması gerektiği yönünde talepler iletilmiştir.
Tanıkların Dinlenmesi
12 Temmuz 2025 tarihli duruşmada, Grand Kartal Otel yangını sırasında otelde bulunan personel ve bazı dış tanıklar dinlenmiştir. Tanık beyanları, olay anının seyri, personelin müdahale biçimi ve oteldeki güvenlik sistemlerinin işleyişine dair gözlemleri içermiştir.
Tanıklardan biri olan mutfak çalışanı, yangın çıktığında otelin alt katlarında çalıştığını ve kısa sürede yoğun dumanla karşılaştığını ifade etmiştir. Yangın alarmının çalmadığını, tahliye yönlendirmelerinin yetersiz olduğunu, personelin yangına müdahale etmekte hazırlıksız kaldığını belirtmiştir. Otelde yangın söndürme tüplerinin yerini bilen çok az kişi olduğunu ve eğitim verilmediğini beyan etmiştir.
Otel resepsiyonunda görevli bir tanık, yangın alarmı sisteminin çalışmadığını, telefonla katlardaki odaları aramaya çalıştığını ancak birçok hattan dönüş alamadığını aktarmıştır. Yangın tatbikatının daha önce hiç yapılmadığını, yangın butonlarının yerinin bazı personel tarafından bilinmediğini belirtmiştir. Yangın anında otel yönetiminin organize bir tahliye gerçekleştiremediğini ifade etmiştir.
Tanıklar arasında yer alan otelin teknik personelinden biri, elektrik tesisatında periyodik bakım yapılmadığını, mutfakta kullanılan elektrikli ızgaraların yıllardır kontrol edilmediğini, yangının çıktığı bölgede sigorta kutusuna dair önceki dönemlerde arıza tespiti yapıldığını ancak değişiklik yapılmadığını açıklamıştır.
Bir başka tanık, Gazelle Otel'den Grand Kartal Otel’e geçici olarak çalışmaya gönderildiğini ancak görev tanımının net yapılmadığını ve iş sağlığı eğitimi verilmediğini ifade etmiştir. Yangın sırasında kendi inisiyatifiyle bazı kişileri tahliye ettiğini belirtmiştir. Otelin kat planlarına ve acil çıkış noktalarına dair bilgisinin olmadığını da sözlerine eklemiştirç Tanık ifadeleri, yangının ardından yaşanan kaotik duruma ve müdahale eksikliklerine dair mahkeme kayıtlarına geçmiştir.
Mahkemeye Sunulan Yeni Deliller ve Talepler
12 ve 13 Temmuz 2025 tarihlerindeki duruşmalarda müşteki avukatları ve müştekiler tarafından mahkemeye yeni delil talepleri sunulmuştur. Bunlar arasında yangın alarm sistemine ilişkin kayıtlar, güvenlik kameralarına ait görüntüler ve teknik bilirkişi raporlarına dair belgeler yer almıştır.
Müşteki vekilleri, otelin yangın alarmı sistemine dair mevcut bilirkişi raporlarında eksik inceleme bulunduğunu öne sürmüş ve yangın sırasında siren sistemlerinin çalışmadığına ilişkin teknik bir analiz raporunun mahkemeye tekrar sunulmasını talep etmiştir. Özellikle kat koridorlarına ilişkin görüntülerin incelenmesi, yangının yayılma süreci ve tahliye girişimlerine dair kamera kayıtlarının eksiksiz olarak dosyaya alınması istenmiştir.
Bir kısım müşteki vekili, yangının çıktığı noktada kullanılan elektrikli cihazların üretim ve bakım geçmişine dair belgelerin temini için ilgili firmalara müzekkere yazılmasını talep etmiştir. Ayrıca LPG sistemine dair denetim raporlarının tam metinleriyle sunulmadığı, bazı denetim tarihlerinin dosyada bulunmadığı belirtilerek, ilgili şirketlerden arşiv kayıtlarının istenmesi istenmiştir.
Mahkeme heyeti, taleplerin çoğunu değerlendirme altına almış, görüntü kayıtlarının tam haliyle celbi için ilgili kolluk birimlerine yazı yazılmasına, ayrıca teknik bilirkişi raporlarının kapsamının genişletilmesine karar vermiştir. Aynı zamanda bazı müştekilerin müdahillik talepleri kabul edilmiş; bu kişilere dava sürecinde söz ve delil sunma hakları tanınmıştır.
Adli Kontrol Kararlarına Yönelik İtirazların Reddedilmesi
13 Temmuz 2025 tarihinde görülen duruşmada, bazı tutuksuz sanıklar hakkında uygulanan adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasına yönelik talepler mahkeme gündemine gelmiştir. Sanık avukatları, müvekkillerinin sabit ikametgâh sahibi olduklarını, delil karartma şüphesinin bulunmadığını ve yargılamaya katılım gösterdiklerini belirterek adli kontrol şartlarının kaldırılmasını talep etmiştir.
Mahkeme heyeti, Halit Ergül’ün kızları Ceyda Hacıbekiroğlu ve Elif Aras ile eşi Emine Murtezaoğlu Ergül hakkında uygulanmakta olan yurt dışına çıkış yasağının ve imza yükümlülüğünün devamına karar vermiştir. Mahkeme, bu kişilerin yangın sırasında otelde bulunmaları, şirketin yönetiminde yer almaları ve bazı tanık beyanlarında isimlerinin geçmesi nedeniyle, soruşturma ve kovuşturma sürecinde olası karartma riskinin devam ettiğini değerlendirmiştir.
Ayrıca, otelin yangın güvenliği ile ilgili teknik sorumluluğunda yer aldığı iddia edilen FQC Global AŞ yetkililerinden bazı sanıklar için de benzer adli kontrol kararlarının devamına hükmedilmiştir. Mahkeme, mevcut delil durumu ve tanık beyanları ışığında adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasını uygun görmemiştir. Alınan bu kararlar duruşma tutanaklarına geçirilmiş ve sanık avukatlarına yazılı olarak tebliğ edilmiştir.
Grand Kartal Otel Yangını Davasında Ara Karar (17 Temmuz 2025)
Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi, 17 Temmuz 2025 tarihinde yapılan duruşmada ara kararını açıklamıştır. Mahkeme, adli kontrol kapsamında ev hapsinde bulunan itfaiye eri sanık İrfan Acar’ın tutuklanmasına, tutuklu yargılanan mutfak personeli Faysal Yaver’in ise yurt dışına çıkış yasağıyla birlikte adli kontrol şartıyla tahliyesine karar vermiştir. Tutuklu bulunan diğer sanıkların bu hallerinin devamına hükmedilmiştir. Bunun yanında, bazı tutuksuz sanıklar hakkında tutuklama talebi ise reddedilmiştir.
Mudurnu Enerji Sanayi ve Ticaret AŞ yetkilileri İbrahim Polat ve İsmail Karagöz, FQC Global Sertifikasyon AŞ yöneticisi Ali Ağaoğlu ile resepsiyon görevlisi Yiğithan Burak Çetin hakkındaki ev hapsi kararları sürdürülmüştür. LPG tesisatı bakım görevlisi Doğan Aydın ve iş güvenliği uzmanı Kübra Demir hakkında yapılan tutuklama talepleri ise kabul edilmemiştir.
Reddedilen Tanık Talepleri ve Yeni Delil İnceleme Kararları
Mahkeme, bazı müşteki avukatlarının Kültür ve Turizm Bakanı ile bazı üst düzey yetkililerin tanık olarak dinlenmesi taleplerini “esasa yenilik katmayacağı” gerekçesiyle reddetmiştir. Aynı gerekçeyle, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve İl Özel İdaresi yetkililerinin tanıklık talepleri de reddedilmiştir. Bu kurumlarla ilgili resmi yazışmaların celbi yönündeki taleplerin duruşmalar arasında değerlendirilmesine karar verilmiştir.
Mahkeme, Grand Kartal Otel’in yönetim kurulu karar defteri, iş sağlığı ve güvenliği defteri ve denetim defterlerinin temini yönündeki talebi de incelemeye almıştır. Ayrıca AFAD ve itfaiye birimlerinin, yangın anında otelin elektrik sistemine müdahale edip etmediğinin araştırılması, güvenlik kamerası kayıtlarının bulunduğu hard disklerin incelenerek üzerlerinde oynama yapılıp yapılmadığının belirlenmesi ve kamera saatlerindeki uyumsuzlukların teknik analizle tespit edilmesi kararları alınmıştır.
Tutuklu sanık Halit Ergül ile Emine Murtezaoğlu Ergül, Elif Aras ve Ceyda Hacıbekiroğlu’nun cep telefonu HTS kayıtlarının incelenmesi ve Ceyda Hacıbekiroğlu’nun çalışma belgelerinin dosyaya kazandırılması talepleri mahkemece kabul edilmiştir. Ayrıca Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na soruşturma izni verildiği takdirde, açılacak davaların mevcut dosya ile birleştirilmesi yönündeki talebin de değerlendirmeye alınmasına karar verilmiştir.

Kartalkaya yangınında yakınlarını kaybedenler aileler duruşma salonunun önünde bekliyor, 27 Ekim 2025 - (Anadolu Ajansı)
Grand Kartal Otel Yangını Davasının Üçüncü Duruşması (27- 31 Ekim 2025)
Grand Kartal Otel yangınına ilişkin davanın üçüncü duruşması 27 Ekim 2025 tarihinde Bolu Sosyal Bilimler Lisesi Spor Salonu’nda başlamıştır. Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen davada 32 sanık yargılanmıştır; bunların 20’si tutuklu, 12’si tutuksuz durumdadır. Sanıklar arasında otel sahibi Halit Ergül, şirket yöneticileri, belediye ve itfaiye yetkilileri ile teknik personel bulunmaktadır.
Duruşmaya sanıklar, müştekiler, avukatlar, yangında hayatını kaybedenlerin aileleri ve basın mensupları katılmıştır. Kolluk kuvvetleri, salon içinde ve çevresinde geniş güvenlik önlemleri almış, duruşmanın yapıldığı yerleşke çevresindeki cadde ve sokaklar trafiğe kapatılmıştır.
Duruşmalar Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla kayıt altına alınmıştır. Üçüncü duruşmada tarafların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarını sunmaları kararlaştırılmıştır. Duruşma, önceki iki oturumda alınan beyanların ve Cumhuriyet savcılığının mütalaasının ardından “esas hakkındaki savunmalar” aşamasına geçilmesi amacıyla yapılmıştır.
Davanın Önceki Aşamaları ve Mütalaa Süreci
Grand Kartal Otel yangını davasının üçüncü duruşması öncesinde, savcılığın 21 sayfalık esasa ilişkin mütalaası mahkemeye sunulmuştur. Mütalaa, 22 Eylül 2025’teki ikinci duruşmada okunmuştur.
Cumhuriyet savcılığı tarafından hazırlanan mütalaada, tutuklu sanıklardan otel sahibi Halit Ergül, şirket genel müdürü Emir Aras, Gazelle Otel Genel Müdürü Ahmet Demir ve otel muhasebe müdürü Kadir Özdemir hakkında iddianame doğrultusunda 78 kez “olası kastla öldürme” suçundan 1950’şer yıl, ayrıca “olası kastla kasten yaralama” ve “olası kastla nitelikli mala zarar verme” suçlarından 178 yıl 582’şer ay hapis cezası talep edilmiştir.
Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener ve İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun için de aynı suçlardan 1950’şer yıl ile 176 yıl 570’şer ay, itfaiye eri İrfan Acar için ise 1950 yıl ile 172 yıl 546 ay hapis cezası istenmiştir.
Mütalaada, şirket yönetim kurulu üyeleri Emine Murtezaoğlu Ergül, Ceyda Hacıbekiroğlu ve Elif Aras ile otel müdürü Zeki Yılmaz, muhasebe görevlileri Cemal Özer ve Mehmet Salun hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapisle cezalandırılma talebinde bulunulmuştur.
Ayrıca teknik personel Tahsin Pekcan, Hüseyin Özer ve Bayram Ütkü, mutfak personeli Faysal Yaver ve Reşat Bölük, iş güvenliği uzmanları Kübra Demir ve Ece Kayacan, resepsiyon görevlisi Yiğithan Burak Çetin, Mudurnu Enerji Sanayi ve Ticaret A.Ş. yetkilileri İbrahim Polat ve İsmail Karagöz, FQC Global Sertifikasyon A.Ş. yetkilisi Ali Ağaoğlu ile çalışanı Aleyna Beşinci, LPG tesisatı bakım görevlileri Doğan Aydın ve Muharrem Şen için de aynı suçtan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası talep edilmiştir.
İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sırrı Köstereli, Genel Sekreter Yardımcısı Bünyamin Bal, Ruhsat ve Denetim Müdürü Yeliz Erdoğan ile eski müdür Mehmet Özel hakkında “taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 2 yıldan 15’er yıla kadar hapis cezası talep edilmiştir. Tutuksuz sanık Enver Öztürk’ün ise beraati istenmiştir.
Mahkeme heyeti, mütalaanın okunmasının ardından muhasebe personeli Mehmet Salun’un tutuklanmasına, diğer tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına karar vermiştir. Bazı sanıklar için “konutu terk etmeme” şeklinde adli kontrol hükmü sürdürülmüş, zararı gidermek istediğini beyan eden sanıklara 15 gün süre tanınmıştır.
Üçüncü Duruşmanın İlk Günü (27 Ekim 2025)
Davanın üçüncü duruşması 27 Ekim 2025 tarihinde başlamıştır. Duruşma, Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Bolu Sosyal Bilimler Lisesi’nin spor salonunda özel olarak oluşturulan salonda yapılmıştır. Duruşmaya tutuklu ve tutuksuz sanıklar, yangında yaralananlar, hayatını kaybedenlerin yakınları ve taraf avukatları katılmıştır. Tutuklu sanıkların salona getirildiği sırada bazı müştekiler tepki göstermiştir. Salonun içi ve çevresinde kolluk kuvvetlerince geniş güvenlik önlemi alınmış, yerleşke etrafındaki cadde ve sokaklar araç trafiğine kapatılmıştır.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla kayıt altına alınan duruşmada, tarafların esas hakkındaki beyanlarını sunmaları beklenmiştir.
Duruşma öncesinde yangında yaşamını yitiren Yiğit Gençbay’ın babası, Danıştay 9. Daire Başkanı Abdurrahman Gençbay, basın mensuplarına şu açıklamayı yapmıştır: “Uzun ve zorlu soruşturma sürecinden sonra yine aylar süren yargılama sürecinin devam ettiğini, bu süre boyunca herkesin huzurunda, kamuoyunun gözü önünde adil ve tarafsız yargılama süreci izledik. Artık karar aşamasına geçildi. Bugün müştekiler, vekilleri, sanıklar ve müdafileri mütalaa hakkındaki son sözlerini söyleyecekler, ardından yüce adalet tecelli edecek.”
Gençbay, açıklamasının devamında şu ifadeyi kullanmıştır: “Bu karar verildikten sonra, annelerin adaleti mahşerde aramayacağı, bu dünyada da adaletin tecelli edilebileceğini göreceğimiz karar olacağını düşünüyoruz. Yoğun yargılama sürecinin sonunda temennimiz odur. Yargılama sürecindeki tarafsız adil yargılamanın karar aşamasındaki duruşmada da devam edeceğine ve bütün kamuoyunun beklentilerini karşılayacak bir karar çıkacağına inancımız tamdır.”
Gençbay, ayrıca kamu görevlilerine ilişkin Danıştay kararına atıfta bulunarak, “Turizm Bakanlığının soruşturma izni vermeme kararına, Danıştay nezdinde başsavcılığımızla yaptığımız itiraz görüşüldü ve birinci dairemiz bakan yardımcısı hariç diğer tüm kamu görevlileriyle ilgili soruşturma izni verip dosyayı Bolu Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdi.” ifadelerini dile getirmiştir.
Aynı gün müştekilerden Figen Ergin, “Peşini bırakmayacağız. Elbet buna sebep verenler cezalarını çekecekler diye ümit ediyoruz. Adalete sığınıyoruz.” şeklinde konuşmuştur. Yangında hayatını kaybeden Nergis Yıldız’ın ablası Nalan Küçükler ise, “Sonuç itibariyle giden geri gelmiyor. İnşallah çok iyi bir sonuç bekliyoruz. Hakimimizin vereceği kararlar çok önemli kararlar. İnşallah hepimiz adına, 78 canın adına hayırlı bir sonuç almayı temenni ediyoruz.” demiştir.
Bolu Barosu Başkanı Sinan Barut, önceki duruşmada savcılığın esasa ilişkin mütalaasını sunduğunu, bugünkü oturumda ise tarafların mütalaaya karşı beyanlarını sunacaklarını belirtmiştir. Barut, “Özellikle soruşturma izni verilen bakanlık personelinin de davayla birleştirilmesi isteniyor. Birleştirip birleştirilmeyeceği, karar çıkıp çıkmayacağı hakimin takdirinde.” ifadelerini kullanmıştır.
Duruşmanın ilk oturumunda tarafların esas hakkındaki beyanları alınmış; savcı, ilk celseden sonra sundukları mütalaayı tekrar ettiklerini bildirmiştir. Müşteki avukatları, sanıkların “olası kast” kapsamında cezalandırılmasını talep etmiştir.
İkinci Gün (28 Ekim 2025) – Sanık Savunmaları ve Müşteki Açıklamaları
Davanın üçüncü duruşmasının ikinci günü 28 Ekim 2025 tarihinde görülmüştür. Duruşma, Bolu Sosyal Bilimler Lisesi Spor Salonu’nda devam etmiştir.
Duruşma öncesinde, yangında oğlu Ömür Kotan’ı kaybeden Zeynep Kotan, basın mensuplarına açıklamalarda bulunmuştur. Kotan, savcılığın verdiği mütalaaya itiraz ettiklerini belirterek şu ifadeyi kullanmıştır: “İddianamede 13 kişi hakkında ‘olası kast’ istenirken mütalaada bu sayının 7’ye düşürüldüğünü ve suçlaması ‘bilinçli taksir’e çevrilenler arasında otelin Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emine Murtezaoğlu Ergül, Elif Aras ve Ceyda Hacıbekiroğlu’nun bulunduğunu anlattı.” Kotan, olayın etkilerinin sürdüğünü belirterek şu ifadeyi dile getirmiştir: “Hala 21 Ocak gecesindeyiz. Hala o otelin koridorlarındayız.”
Yangında oğlu Mert Doğan, gelini ve iki torununu kaybeden Uğurtan Doğan, “intikam değil, adalet istediklerini” vurgulamış ve “bilinçli taksir” suçlamasının kendilerini derinden yaraladığını söylemiştir.
Doğan, “Tüm sanıkların ‘olası kast’la yargılanıp karara varılmasını istiyoruz. Bu bizim yüreğimize su serpecektir ve en önemlisi bir emsal karar olarak Türkiye’de bu tür sorumsuzluklara karşı büyük bir engel olacaktır.” ifadelerini kullanmıştır. Yangında yakınlarını kaybeden ailelerden Sıdıka Ersin Doğan, “Haklılıklarına inanmadığımız insanların kendilerini savunmaları, suçsuz olduklarını iddia etmeleri bizi çok yaralıyor.” demiştir. Doğan, ayrıca, “Çocuğunun paltosunu ilikleyerek çıkan bir anne, en azından ‘yangın var’ diye bağırabilir.” şeklinde konuşmuştur.
Ahmet Altın, yangında gelini Kübra ve 11 yaşındaki torunu Alya’yı kaybettiğini belirterek, “Evlatlarımız bir defa öldü. Biz sabah, öğle, akşam, gece, sabahlara kadar ölüyoruz.” ifadelerini kullanmıştır. Hilmi Altın ise, “Bu otelin açılmasına, açık kalmasına göz yuman herkes katildir.” demiştir. Gülüzar Sarıtaş, duruşma sırasında fenalaşmış ve sağlık görevlileri tarafından müdahale edilmiştir.
Duruşmanın ilerleyen kısmında sanık savunmaları alınmıştır. Tutuklu sanıklardan Halit Ergül, önceki savunmalarını tekrarlamış; Emine Murtezaoğlu Ergül, Ceyda Hacıbekiroğlu ve Elif Aras yetkilerinin olmadığını, yalnızca “tatil amaçlı” otelde bulunduklarını belirtmiş ve beraat ile tahliye talep etmişlerdir. İtfaiye eri İrfan Acar, “Asıl sorumlular yargılanıyorsa işimi iyi yaptığımdandır.” demiştir. Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener, “Biz ‘olası kast’la yargılanırken görevli oldukları halde burayı kapatmayanların yargılanmaması hedef saptırmadır.” ifadesini kullanmıştır.
İtfaiye Müdür Vekili Kenan Coşkun, “İptal hadisesiyle ilgili kimseyle konuşmadım. Bu konuda kanıt yoktur.” şeklinde savunma yapmıştır. Sanık avukatları, müvekkillerinin tahliyelerini ve beraatlerini talep etmiş, heyetin aksi kanaatte olması durumunda lehe olan hususların uygulanmasını istemiştir. Duruşmada zaman zaman müşteki ve avukatlarının sanık ve müdafilerine tepki gösterdiği gözlenmiştir. Oturum, mahkeme heyetinin kararıyla 30 Ekim 2025 sabahına kadar ertelenmiştir.
Üçüncü Gün (30 Ekim 2025) – Beyanlar ve Sanık Savunmalarının Devamı
Duruşmanın üçüncü günü 30 Ekim 2025’te başlamış ve 31 Ekim 2025’e kadar devam etmiştir. Tutuklu ve tutuksuz sanıkların yanı sıra, yangında yaralananlar, hayatını kaybedenlerin aileleri, sanık yakınları ve taraf avukatları duruşmaya katılmıştır. Duruşmanın ilk iki gününde 20 müşteki ve 18 sanık beyan vermiştir. Üçüncü gün ise sanıkların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunmalarıyla devam etmiştir.
Tutuklu sanık Zeki Yılmaz, müştekileri incitmemek için sözlü savunma yapmaktan vazgeçtiğini belirterek yazılı beyanını mahkemeye sunmuştur. Emir Aras, yangın uygunluk belgesini ilk kez 16 Aralık 2024’te duyduğunu söylemiş, “Yangın denetimi yapılmasın demedim.” demiştir. Aras, yangın denetimindeki eksiklikleri otel sahibi Halit Ergül’e bildirdiğini, Ergül’ün “geri çekebilirse çeksin” dediğini aktarmış ve “Benim geri çekilmesiyle ilgili bir talimatım olmadı.” ifadesini kullanmıştır.
Ayrıca, “Bu tehlikeyi ön görsem eşim ve çocuğumla otelde konaklamam mümkün değildir. Bilerek, isteyerek bir şey yapmadım.” sözlerini dile getirmiştir.
Yönetim kurulu üyesi tutuklu sanık Ceyda Hacıbekiroğlu, tanımadığı bir müşterinin yardımıyla otelden çıktığını, işleyişle ilgili yetki ve sorumluluğunun olmadığını savunarak tahliyesini ve beraatini talep etmiştir. Elif Aras, şirkette yetkisinin bulunmadığını, yalnızca tatil amacıyla otelde bulunduğunu beyan etmiştir. Emine Murtezaoğlu Ergül, “Basında hakkımda asılsız haberler çıktı. Benim ve kızlarımın hiçbir fiili görevimiz olmamıştır. Benim eksiklikleri bilecek teknik bilgim yoktur. Beraat ve tahliyemi talep ederim.” demiştir.
Halit Ergül ise önceki savunmalarını tekrar ederek tahliye konusunda takdiri mahkemeye bırakmıştır. Tutuklu itfaiye eri İrfan Acar, “Müdürlüğün bilgisi dahilinde denetime gittim. Her yeri denetledim, eksiklikleri tespit ettim ve giderilmesi için 15 gün süre verdim.” demiştir.
Acar, “Oluşmayan raporu bildirmem beklenemez. Görevimi layıkıyla yaptım. Asıl sorumlular yargılanıyorsa işimi iyi yaptığımdandır.” ifadelerini kullanmıştır. Tutuklu sanık Sedat Gülener, “Denetim iptal edilmemiştir, itfaiye uygunluk raporundan vazgeçilmiştir.” demiştir. Kenan Coşkun ise “İptal hadisesiyle ilgili kimseyle konuşmadım. 9 ayda tek çelişki ifadem bulunmamaktadır. Dilekçenin iptal işlemi hukuka uygundur.” açıklamasında bulunmuştur.
Duruşma sırasında müşteki ailelerden Uğurtan Doğan, basına yaptığı açıklamada, şirket yönetim kurulu üyesi Ceyda Hacıbekiroğlu’nun “okulda yaptığı pazarlama etkinliği” nedeniyle yakınlarını kaybettiklerini iddia etmiştir. Doğan, “Ceyda Hacıbekiroğlu, daha önceleri de etkinlikler düzenledi. Ekim ayında, yani bu katliamdan 4 ay önce yine okulda pazarlama etkinliğiyle bazı öğrencilerin ve velilerin de katıldığı bir organizasyon olmuş.” ifadelerini kullanmıştır.
Rıfat Doğan ise, eşi Ceren Yaman Doğan ve 16 yaşındaki kızı Lalin Doğan’ı kaybettiğini belirterek, “Elif Aras ve Emir Aras otelden çıkarken, eşim ve kızım kaldıkları odada uyuyordu. Hiçbir şekilde uyandırılmamış. Bunlar baştan sona ne yazık ki kötüler.” demiştir. Sanık avukatları, ek savunma için süre istemiş ve müvekkillerinin tahliyelerini talep etmiştir.
Dördüncü Gün (31 Ekim 2025) – Ek Savunmalar ve Ara Kararlar
Duruşmanın dördüncü günü 31 Ekim 2025 tarihinde yapılmıştır. Sanıklara, “çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye ve kadına karşı kasten öldürme” suçunun delaletiyle “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi” ve “neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama” suçlarının uygulanmasına binaen ek savunma hakkı verilmiştir.
Tutuklu sanık Emine Murtezaoğlu Ergül, ek savunmasında şu ifadeyi kullanmıştır: “Çok üzgünüm, eski savunmalarımı tekrar ediyorum. Hasbelkader çıktık o gece. Başka eklemek istediğim bir şey yok.” Tutuklu sanık Halit Ergül de önceki savunmalarını tekrar ettiğini belirterek, “Kiracısı olduğum bu otelde yangın yükünü artıracak hiçbir yapısal değişiklik yapmadım. Bütün çalışanları tanımam mümkün değildir hatta bazı çalışanları burada tanıdım.” demiştir.
Ergül, “Otelin LPG tesisatının denetiminin yapılmadığını, bu nedenle yangının büyüdüğünü” öne sürmüştür. Ayrıca şu ifadeleri kullanmıştır: “Kendilerini can ve mal güvenliği bakımından denetlemesi gereken kurum Kültür ve Turizm Bakanlığı’dır. Eksiklik olduğu halde bana iletilmiyor. Yangından sonra birçok otel kapatıldı. Onların denetleme görevinde görmedikleri eksiklikleri benim görmem mümkün değildir. Keşke beni de kapatsalardı da bu olay yaşanmasaydı. Keşke öngörebilseydim de oteli ben kapatsaydım.”
Ergül, “Eşimi ve çocuklarımı karıştırmazdım. Eşim, kızlarım ve torunlarım otele tatil amaçlı ve bayramlarda gelirlerdi. Eksiklikleri iddianameden öğrendim. Büyük çaplı olay olabileceğini asla düşünemedim. Bu olayı öngöremedim, öngörebilseydim misafirler, ailem ve çalışanların orada kalmasına izin vermezdim. 25 yıldır böyle bir olay yaşanmadığı için güvende hissettim. Çok çok üzgünüm, Allah kimsenin başına vermesin.” demiştir. Sanıkların savunmaları sırasında bazı müştekilerin tepki gösterdiği bildirilmiştir.
Emine Murtezaoğlu Ergül, Halit Ergül ve Bolu Belediye Başkan Yardımcısı tutuklu sanık Sedat Gülener’in avukatları, suçlamaları kabul etmediklerini belirterek müvekkillerinin tahliyelerini ve beraatlerini talep etmiştir. Cumhuriyet savcısı, sanık ve avukatlarının kovuşturmanın genişletilmesi talebinin reddini istemiştir.
Yangında sekiz yakınını kaybeden avukat Yüksel Gültekin, sanık Emine Murtezaoğlu Ergül’ün iş yaşamına ilişkin açıklamalar yaptığı bir videonun salonda izletilmesini talep etmiştir. Mahkeme heyeti, videonun dosyada bulunduğundan izletilmesi talebinin reddine karar vermiştir. Heyet, kovuşturmanın genişletilmesi talebini reddettikten sonra kararını açıklamak üzere duruşmaya saat 14.00’e kadar ara vermiştir.
Verilen arada açıklama yapan avukat Yüksel Gültekin, “Bu dava, 78 canın hesabının sorulduğu, Türkiye’ye örnek teşkil etmesi gereken ve adil karar verilmesini beklediğimiz bir dava.” demiştir. Aynı açıklamada Gültekin, “Acelecilik ve yangından mal kaçırma anlayışıyla adil bir karar verilemeyeceği” ifadesini kullanmış ve “Emine (Murtezaoğlu Ergül) ve kızlarıyla ilgili, bu personelle ilgili ‘olası kast’tan değil, başka bir şey çıkarsa, adalet yerini bulmazsa kıyamet kopar.” sözlerini söylemiştir.
Gültekin ayrıca, Kültür ve Turizm Bakanlığı personeline ilişkin yürütülen soruşturmalar hakkında “Pazartesi günü bu konuyla ilgili Bolu Cumhuriyet Başsavcılığına başvuruda bulunacağım ve taleplerimi yenileyeceğim.” açıklamasını yapmıştır. Verilecek kararın “basit bir karar olmadığını” vurgulamış, “kamuoyunun yakından takip ettiği davada adil bir sonucun çıkmasını beklediklerini” belirtmiştir.
Karar Aşaması
Toplam 32 sanığın yargılandığı davanın dördüncü gününde, sanık avukatlarının ek süre talebinde bulunmaması üzerine mahkeme heyeti hükmünü açıklamıştır. Duruşma sabahın erken saatlerinde başlamış, yangında yakınlarını kaybeden aileler yoğun şekilde salona gelmiştir.
Mahkeme, otel sahibi Halit Ergül’ün de aralarında bulunduğu 11 sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası vermiştir. Kararda, Emir Aras, Elif Aras, Ceyda Hacıbekiroğlu, Zeki Yılmaz, Kadir Özdemir, Ahmet Demir, Sedat Gülener, Kenan Coşkun ve İrfan Acar isimli sanıklar, yangında yaşamını yitiren 34 çocuk için 34 kez ağırlaştırılmış müebbet, diğer 44 kişi için ise 44 kez müebbet hapis cezasına çarptırılmıştır.
Hükmün açıklanmasının ardından, sanıklardan Emine Murtezaoğlu Ergül fenalaşmış ve duruşma salonuna ambulans çağrılmıştır. Kararın okunmasından sonra, yangında yakınlarını kaybeden ailelerin bir kısmı kararı alkışlarla karşılamıştır.
Bu karar, 21 Ocak 2025’te meydana gelen ve 78 kişinin yaşamını yitirdiği, 137 kişinin yaralandığı Grand Kartal Otel yangını davasında mahkeme tarafından verilen nihai hüküm olmuştur. Böylece, 20’si tutuklu toplam 32 sanığın yargılandığı dava, üçüncü duruşmanın sonunda karara bağlanmıştır.

