Marine Le Pen davası, Fransa’da aşırı sağcı siyasetçi Marine Le Pen’in Avrupa Birliği (AB) fonlarını usulsüz kullandığı gerekçesiyle yargılandığı ve 31 Mart 2025 tarihinde hüküm giydiği yargı sürecini ifade etmektedir. Paris Ceza Mahkemesi’nin verdiği karar, Le Pen’in 2027 Fransa cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılmasını engellemiş ve geniş çaplı ulusal ve uluslararası siyasi tepkilere neden olmuştur.
Davanın duruşmasına katılmak üzere Paris Adalet Sarayı'na gelen Marine Le Pen, 31 Mart 2025 - Anadolu Ajansı
Soruşturma Süreci
Le Pen’e yöneltilen suçlamalar, 2004-2016 yılları arasında Avrupa Parlamentosu (AP) milletvekilliği yaptığı döneme dayanmaktadır. Eski adıyla Ulusal Cephe (Front National), 2018 itibarıyla Ulusal Birlik (Rassemblement National – RN) adını alan partinin üyeleri hakkında, AP fonlarının partinin Fransa’daki kadrolarını finanse etmek amacıyla kullanıldığı şüphesiyle 2015 yılında soruşturma başlatılmıştır. Soruşturma kapsamında Marine Le Pen’in yanı sıra babası Jean-Marie Le Pen, Louis Aliot ve Bruno Gollnisch gibi isimlerin de bulunduğu 27 partili yer almıştır. Bu kişilerin AP'de resmi görevli olmamalarına rağmen danışman olarak gösterilen kişilere maaş ödenmesini sağladıkları tespit edilmiştir.
Yargılama Süreci
Paris Ceza Mahkemesi’nde Eylül 2024’te başlayan dava, yaklaşık altı ay süren yargılama sürecinin ardından 31 Mart 2025 tarihinde karara bağlanmıştır. Mahkeme, Le Pen’in 3 milyondan fazla avroluk Avrupa Parlamentosu fonunu partisi RN’nin çalışanlarını finanse etmek amacıyla kullandığını tespit etmiştir. Le Pen ile birlikte 8 AP eski üyesi ve 12 parlamenter asistan da suçlu bulunmuştur.
Hüküm ve Uygulama
Mahkeme, Marine Le Pen hakkında dört yıl hapis cezasına hükmetmiş, bu cezanın iki yılını ertelenmiş, iki yılını ise elektronik kelepçeyle ev gözetimi altında geçirmesine karar vermiştir. Ayrıca 100 bin avro para cezasına ve kamu görevinden beş yıl süreyle men edilmesine karar verilmiştir. RN partisine ise 2 milyon avro para cezası verilmiştir. Siyasi yasak kararı, savcılık talebi doğrultusunda “provisional execution” yani temyiz beklenmeden derhal uygulanacak şekilde düzenlenmiştir. Bu uygulama, Le Pen’in 2027 yılında yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılamayacağı anlamına gelmektedir. Le Pen'in avukatları temyiz sürecini başlatacaklarını duyurmuştur.
Davanın duruşmasına katılmak üzere Paris Adalet Sarayı'na gelen Marine Le Pen, 31 Mart 2025 - Anadolu Ajansı
Siyasi ve Diplomatik Tepkiler
Fransa İçi Tepkiler
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, 2 Nisan 2025 tarihinde Bakanlar Kurulu toplantısında yaptığı açıklamada, yargı kararlarının bağımsız olması gerektiğini, yargıçların korunmasının ve saygı görmesinin elzem olduğunu vurgulamıştır. Mahkeme kararına karşı temyiz yolunun açık olduğunu ifade etmiştir.
RN Partisi Genel Başkanı Jordan Bardella, kararın ardından yaptığı açıklamada mahkumiyetin yalnızca Marine Le Pen’e yönelik olmadığını, Fransız demokrasisinin hedef alındığını savunmuştur. Le Pen ise karar açıklandığında mahkeme salonunu terk etmiş, daha sonra Fransız televizyon kanalı TF1’e verdiği röportajda verilen kararın siyasi nitelikte olduğunu iddia etmiş ve kararın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırı olduğunu belirtmiştir.
Uluslararası Tepkiler
- ABD: Başkan Yardımcısı J.D. Vance, Vance konuyla ilgili açıklamasında "Onu hapse atmaya ve oy pusulasından çıkarmaya çalışıyorlar. Bu demokrasi değil." demiştir. ABD Dışişleri Bakanlığı ise konunun Fransız yetkililerce değerlendirilmesi gerektiğini ifade etmiştir. ABD Başkanı Donald Trump, 4 Nisan 2025’te yaptığı açıklamada, "Marine Le Pen'e karşı yürütülen cadı avı, Avrupa'daki solcuların, ifade özgürlüğünü susturmak ve siyasi rakiplerini sansürlemek için hukuku silah olarak kullanmalarının bir başka örneğidir. Bu kez işi daha da ileri götürerek rakiplerini hapse atmaya kadar vardırıyorlar." ifadelerini kullanmıştır.
- Macaristan: Başbakan Viktor Orbán, sosyal medya hesabında “Je suis Marine” (Ben Marine’im) ifadesini paylaşmıştır.
- İtalya: Başbakan Yardımcısı Matteo Salvini, kararın seçmen iradesinden korkanların yargı güvencesine sığındığını belirtmiştir.
- Almanya: Hristiyan Demokrat Birlik milletvekili Juergen Hardt, kararı hukukun üstünlüğü açısından yerinde bulmuş ve şu açıklamalarda bulunmuştur: "Fransız mahkemesi onun siyasi hırslarına son vermekte haklıydı. Le Pen'in kaderi, sol ve sağ kanattaki tüm yozlaşmış politikacılar için bir uyarı olmalı: Demokratik bir hukuk devletinde, dolandırıcılık ve yolsuzluk her zaman bir noktada ortaya çıkar."
- Rusya: Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Avrupa başkentlerinde demokratik normların ihlal edildiğini öne sürmüş ve Fransa’nın iç işlerine karışmadıklarını ifade etmiştir.
Jordan Bardella - Anadolu Ajansı
Partideki Gelişmeler
Marine Le Pen’in 2027 seçimlerinden men edilmesiyle birlikte RN’nin yeni adayının Jordan Bardella olacağı belirtilmiştir. 29 yaşındaki Bardella, partinin başkanı olup Le Pen’in siyasi varisi olarak görülmektedir. Parti içinde oluşturulan kriz masasında bu durum değerlendirilmiş, kamuoyuna yönelik açıklamalar yapılmıştır.