Mirasçılık belgesi, halk arasında bilinen adıyla veraset ilamı, bir kişinin ölümü üzerine yasal veya atanmış mirasçılarının kimler olduğunu ve miras paylarının oranlarını gösteren resmi bir belgedir. Bu belge, mirasçıların tereke üzerinde hak sahibi olduklarını üçüncü kişilere karşı ispatlamalarına olanak tanır ve terekeye ilişkin bankacılık işlemleri, tapu devirleri gibi hukuki ve mali tasarruflarda bulunabilmeleri için birincil araç olarak kullanılır.
Belgenin Alınması ve Yetkili Merciler
Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 598. maddesi uyarınca, mirasçılık belgesi, yasal mirasçıların başvurusu üzerine sulh hukuk mahkemesi veya noterlik tarafından verilir. Bu, mirasçıların yetkili mercilerden birini seçme hakkına sahip olduğu anlamına gelir.
Belgenin verilme süreci, mirasçının türüne göre farklılık gösterebilir:
- Yasal Mirasçılar: Başvuruları üzerine, yasal mirasçı oldukları belirlenenlere sulh mahkemesi veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir.
- Atanmış Mirasçılar ve Vasiyet Alacaklıları: Mirasçı atamaya veya vasiyete ilişkin bir ölüme bağlı tasarrufun varlığı halinde, diğer mirasçılar veya vasiyet alacaklıları tarafından kendilerine bildirimden itibaren bir ay içinde itiraz edilmezse, lehine tasarrufta bulunulan kimseye de sulh mahkemesince atanmış mirasçı veya vasiyet alacaklısı olduğunu gösteren bir belge verilir.
Hukuki Niteliği ve Sonuçları
Mirasçılık belgesi, kimlerin mirasçı olduğunu kesin olarak tespit eden ve maddi anlamda kesin hüküm (kesin delil) niteliği taşıyan bir mahkeme kararı değildir. Belge, aksi ispat edilene kadar geçerli olan bir karine (varsayım) oluşturur. Bu belgenin temel hukuki özellikleri şunlardır:
- İspat Fonksiyonu: Belge, mirasçıların mirasçılık sıfatını ispatlayan güçlü bir delil teşkil eder. Tereke ile ilgili işlem yapan kurum ve kuruluşlar, bu belgeye dayanarak işlem yapmak durumundadır.
- Geçersizliğin İleri Sürülebilmesi: Mirasçılık belgesinin, gerçeğe aykırı bilgiler içermesi durumunda geçersizliği her zaman ileri sürülebilir. Örneğin, belgede yer almayan bir mirasçının ortaya çıkması veya daha sonra yeni bir vasiyetnamenin bulunması gibi durumlarda, belgenin gerçeği yansıtmadığı iddia edilebilir.
- Diğer Dava Haklarının Saklılığı: Mirasçılık belgesinin alınmış olması, ölüme bağlı tasarrufun (vasiyetname veya miras sözleşmesi) iptaline veya tenkisine (saklı payın korunması) ilişkin dava açma haklarını ortadan kaldırmaz. Mirasçılar, bu belgeye rağmen miras bırakanın tasarruflarının geçersizliği veya saklı paylarına tecavüz ettiği iddiasıyla yasal yollara başvurabilirler.

