Thinking Machines Lab, 2025 yılının Şubat ayında eski OpenAI Teknoloji Şefi (Chief Technology Officer, CTO) Mira Murati tarafından kurulan bir yapay zeka araştırma ve ürün geliştirme şirketidir. Şirketin merkezi San Francisco, Kaliforniya’dadır. Thinking Machines Lab, yapay zeka sistemlerini daha erişilebilir, özelleştirilebilir ve genel amaçlı hale getirmeyi hedeflemekte; tamamen otonom sistemler yerine insan-yapay zeka işbirliğini ön plana çıkaran multimodal (çok modlu) yapılar üzerine çalışmaktadır. Kuruluşundan kısa süre içinde büyük ilgi uyandıran şirket, henüz herhangi bir nihai ürün sunmadan 10 milyar doları aşan bir değerlemeye ulaşmıştır.

Kuruluş ve Yönetim Kadrosu

Mira Murati, Thinking Machines Lab’in kurucusu ve CEO’sudur (Chief Executive Officer). Murati, 2018 yılında OpenAI’ye katılmış, 2022 yılında CTO olarak atanmış ve ChatGPT, DALL-E ile Codex gibi projelerin geliştirilmesinde rol oynamıştır. OpenAI'den 2023 sonbaharında ayrılan Murati, şirketin kuruluş sürecinde OpenAI, Character.AI, Meta ve Google DeepMind gibi önde gelen yapay zeka laboratuvarlarından birçok mühendis ve araştırmacıyı ekibine katmıştır. Şirketin baş bilim insanı (chief scientist) John Schulman, CTO'su ise Barret Zoph’tur. Diğer önemli isimler arasında Jonathan Lachman, Alexander Kirillov, Luke Metz ve Andrew Tulloch yer almaktadır.

Araştırma Alanları ve Teknolojik Hedefler

Thinking Machines Lab, insan-yapay zeka etkileşimini geliştirmek amacıyla yüksek yetenekli multimodal modeller üzerine odaklanmaktadır. Bu sistemlerin farklı uzmanlık seviyelerine sahip kullanıcılarla uyumlu çalışması ve daha geniş uygulama alanlarına entegre olabilmesi hedeflenmektedir. Şirket, özellikle bilimsel keşifler ve mühendislik atılımları gibi alanlarda dönüştürücü uygulamalara imkân verecek ileri düzey modellerin geliştirilmesini öncelikli hedef olarak belirlemiştir.

Model zekâsının yanı sıra, altyapı güvenilirliği ve verimliliği şirketin öncelikli teknik prensipleri arasında yer almaktadır. Thinking Machines Lab, araştırma verimliliğini uzun vadede sürdürülebilir kılacak güçlü altyapılar kurmayı amaçlamaktadır. Multimodallik ise yalnızca daha doğal iletişimi değil, aynı zamanda niyetin daha iyi yakalanmasını ve gerçek dünya ortamlarında daha derin entegrasyonu mümkün kılacak bir özellik olarak tanımlanmaktadır.

Ürün Yaklaşımı ve Güvenlik İlkeleri

Thinking Machines Lab, ürün geliştirme sürecini araştırmayla eş zamanlı yürüterek bilimsel ilerlemenin somut uygulamalarla desteklenmesini hedeflemektedir. Şirket, yapay zeka güvenliği konusunda da aktif rol üstlenmektedir. Güvenlik politikaları çerçevesinde model kötüye kullanımının önlenmesi, güvenli sistem tasarımı için en iyi uygulamaların paylaşılması ve kod, veri setleri ile model spesifikasyonlarının toplulukla açık biçimde paylaşılması gibi adımlar planlanmaktadır. Bu bağlamda şirket, AI güvenliği konusunda yalnızca iç geliştirmelere değil, dış araştırma çalışmalarının hızlandırılmasına da katkı sunmayı amaçlamaktadır.

Finansman ve Yatırımcılar

Thinking Machines Lab, kuruluşunun ilk aylarında henüz ticari ürün veya gelir üretmemesine rağmen büyük yatırımcı ilgisi görmüştür. Şirket, 2 milyar dolar yatırım toplayarak erken aşama girişimler arasında dikkat çeken bir finansman başarısı elde etmiştir. Bu yatırım turu, Silikon Vadisi merkezli Andreessen Horowitz (A16z) tarafından yönetilmiş, Sequoia Capital da sürece katılmıştır. Bu gelişme, yapay zeka alanındaki yüksek potansiyel beklentisini ve Thinking Machines Lab’in kurucu kadrosuna duyulan güveni yansıtmaktadır.

Toplulukla Etkileşim ve Açıklık İlkesi

Şirket, araştırma sonuçlarını düzenli olarak teknik blog yazıları, bilimsel makaleler ve açık kaynak kodlar aracılığıyla yayımlamayı taahhüt etmektedir. Bilimsel ilerlemenin kolektif bir süreç olduğunu vurgulayan Thinking Machines Lab, bu şeffaflık yaklaşımı ile yalnızca kamuoyuna katkı sunmayı değil, aynı zamanda kendi araştırma kültürünü de zenginleştirmeyi hedeflemektedir.

Yapı ve Organizasyon

Thinking Machines Lab’in yapısı, disiplinler arası bir ekip modeli üzerine inşa edilmiştir. Kurucu ekip içerisinde mühendislik, araştırma, ürün tasarımı ve bilimsel deney alanlarından gelen çok sayıda uzman yer almaktadır. Şirketin yapay zekâ alanında öncü modeller geliştirmeye yönelik stratejisi, temel araştırma ve uygulamalı geliştirme süreçlerini birbirine entegre eden bir yaklaşıma dayanmaktadır.

Gelecek Perspektifi

Thinking Machines Lab, yapay zekâ sistemlerinin daha esnek, anlaşılır ve kullanıcı ihtiyaçlarına uyarlanabilir hale gelmesini hedefleyerek, bu teknolojilerin insan yaşamına entegrasyonunu dönüştürmeyi amaçlamaktadır. Şirketin uzun vadeli vizyonu, yalnızca teknik yeteneklerin artırılması değil, aynı zamanda insan merkezli bir yapay zekâ altyapısının inşa edilmesidir. Bu doğrultuda geliştirilecek modellerin, yalnızca bilgi üretmekle kalmayıp, bilimsel araştırmalarda yeni keşiflerin önünü açması, mühendislik süreçlerini hızlandırması ve farklı uzmanlık alanlarına uyarlanabilir çözümler sunması beklenmektedir.

Gelecekte Thinking Machines Lab’in temel öncelikleri arasında, gerçek dünyada ölçülebilir toplumsal etki oluşturan sistemler üretmek ve güvenlik standartlarını yükselten uygulamaları öncülükle yaygınlaştırmak yer almaktadır. Şirket, yapay zekânın sorumlu ve güvenli biçimde geliştirilebilmesi için etik ilkeler çerçevesinde düzenli testler yapmayı, kullanıcı geribildirimlerine dayalı olarak sistemleri sürekli iyileştirmeyi ve uyarlanabilirlik düzeyi yüksek modellerle çalışmayı sürdürecektir.

Ayrıca şirket, araştırma ve ürün geliştirme döngüsünün çift yönlü işlemesini sağlayarak yalnızca laboratuvar koşullarında değil, geniş kullanıcı kitleleriyle sahada test edilen yapay zekâ sistemleri ortaya koymayı planlamaktadır. Bu yaklaşım, Thinking Machines Lab’in hem bilimsel hem de ticari başarısını birlikte inşa etmeyi hedeflediğini göstermektedir. İnsan-yapay zekâ işbirliğini temel alan bu strateji, gelecekte şirketi yalnızca rakiplerinden ayırmakla kalmayıp, aynı zamanda daha kapsayıcı ve evrensel fayda sağlayan teknolojilerin öncüsü olma iddiasını da taşımaktadır.