Apollo 13, Amerika Birleşik Devletleri’nin insanlı uzay programı olan Apollo Programı kapsamında NASA tarafından planlanan yedinci insanlı uçuş ve üçüncü Ay’a iniş göreviydi. 11 Nisan 1970’te fırlatılan görev, fırlatmadan yaklaşık 56 saat sonra meydana gelen ciddi bir teknik arıza nedeniyle Ay’a iniş gerçekleştirememiş, ancak üç kişilik mürettebatın sağ salim Dünya’ya döndürülmesiyle sonuçlanmıştır.
Görev, uzay tarihine “başarılı başarısızlık” (successful failure) olarak geçmiştir.

Apollo 13 görevinin mürettebatı 17 Nisan 1970'te Güney Pasifik Okyanusu'na iniş ve kurtarma operasyonlarının ardından USS Iwo Jima'ya ayak basıyor. Helikopterden inenler soldan sağa Fred Haise, James Lovell ve John Swigert. NASA
Görevin Arka Planı ve Hazırlıklar
Apollo 13 görevi, Ay’a bilimsel keşif yapmak amacıyla planlanmıştı. Astronot James A. Lovell Jr. (Komutan), Fred W. Haise Jr. (Ay Modülü Pilotu) ve John L. Swigert Jr. (Komuta Modülü Pilotu) görevde yer aldı. Asıl komuta modülü pilotu Ken Mattingly, kızamık riski taşıdığı gerekçesiyle uçuşa günler kala görevden alınmış ve onun yerine Swigert dahil edilmiştir.
Görevde kullanılacak araçlar şunlardı:
Komuta Modülü (Odyssey)
Ay Modülü (Aquarius)
Saturn V fırlatma aracı
Fırlatma, 11 Nisan 1970 tarihinde, Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi’nden başarıyla gerçekleştirildi.

Hasarlı Apollo 13 servis modülünün ayrıldıktan sonraki görünümü. -NASA
Kaza ve Kriz Anı
Görevin Ay’a inişe yaklaşmakta olduğu 13 Nisan 1970 tarihinde, uçuşun yaklaşık 55. saatinde servis modülündeki Oksijen Tankı No. 2’nin patlamasıyla görev dramatik bir şekilde değişti. Patlama, yakıt hücrelerinin çalışmasını durdurdu; bu da elektrik, su ve oksijen kaybına yol açtı .
Patlamadan sonra Swigert, yer kontrolüne şu tarihi cümleyi iletti:
“Houston, we’ve had a problem here.” -- “Houston, burada bir sorunumuz var.”
Bu ifade, görevdeki en ikonik anlardan biri olmuş ve halkın belleğinde yer edinmiştir.
Kurtarma Süreci ve Yaşam Mücadelesi
Patlama sonrası Ay’a iniş iptal edildi. Mürettebat, hasar gören komuta modülünü terk ederek Ay Modülü Aquarius’a geçti. Bu modül, aslen yalnızca iki kişi için tasarlanmıştı ve kısa süreli bir görev süresi için planlanmıştı. Ancak kriz nedeniyle üç astronot bu modülde günlerce yaşamak zorunda kaldı.
Karbon dioksit seviyelerinin yükselmesi en ciddi risklerden biriydi. NASA mühendisleri, komuta modülündeki kare biçimli karbon filtresi kartuşlarını, ay modülündeki silindirik sistemle çalışacak şekilde yeniden tasarlamaları için astronotlara talimat verdi. Mürettebat, elden gelen sınırlı malzemelerle (örneğin bant, kılavuz kitapları, plastik poşetler) bu sistemi başarıyla kurdu.
NASA’nın Houston’daki Görev Kontrol Merkezi, dönüş rotasını hesapladı. Ay’ın etrafında bir tür “sapan manevrası” yaparak Dünya’ya dönülmesi planlandı. Bu manevra, uzay aracının itici gücü ve yerçekimi yardımıyla gerçekleşti.

Bir grup uçuş kontrolörü Apollo 13 sırasında Görev Operasyonları Kontrol Odası'nda Vardiya 4 uçuş direktörü Glenn S. Lunney'in (oturan, en yakın kamera) konsolunun etrafında toplanıyor. -NASA
Dünya’ya Dönüş ve Sonuç
Mürettebat, 17 Nisan 1970’te Pasifik Okyanusu’na başarılı bir şekilde iniş yaptı. Kapsül, USS Iwo Jima isimli kurtarma gemisi tarafından denizden alındı . Görev, Ay’a iniş gerçekleştirememiş olsa da, NASA’nın kriz yönetimi, mühendislik çözüm üretimi ve astronotların disiplini sayesinde can kaybı yaşanmadan tamamlandı.
Teknik ve Operasyonel Sonuçlar
Patlamaya, tankın içindeki fan kablolarının izolasyonunun hasar görmesi ve bunun sonucunda kıvılcım oluşması neden olmuştur. Bu hata daha önceki testlerde fark edilmemiştir. Görev sonrası yapılan analizler, sistem mühendisliğinde ve güvenlik protokollerinde önemli değişikliklere neden olmuştur. Oksijen tankı tasarımı, kalite kontrol süreçleri ve simülasyon senaryoları kapsamlı şekilde elden geçirilmiştir.
Apollo 13’ün Mirası
Görev, teknik anlamda başarısızlık olarak görülse de, insanlı uzay uçuşları tarihinin en büyük kurtarma operasyonlarından biri olarak kabul edilir. NASA’nın yer ve uçuş ekipleri arasındaki iletişim, problem çözme kabiliyeti ve stres altındaki soğukkanlılık, modern havacılık ve uzay güvenliği tarihinde örnek olarak gösterilmekted ir.
Görev ayrıca kültürel anlamda da geniş bir etki yaratmıştır. 1995 yapımı “Apollo 13” filmi, olayları geniş kitlelere ulaştırmış ve kamuoyunun NASA’ya olan ilgisini yeniden canlandırmıştır.


