Bağırsak, sindirim sisteminin önemli bir bölümüdür ve besinlerin sindirilmesi, emilmesi ve atık maddelerin vücuttan uzaklaştırılması gibi temel işlevleri yerine getirir. Aynı zamanda, bağışıklık sisteminde ve genel vücut sağlığında da önemli rollere sahiptir. Bağırsak sağlığının korunması, sindirim rahatsızlıklarının önlenmesi, besinlerden en iyi şekilde yararlanılması ve kronik hastalık riskinin azaltılması açısından büyük önem taşır.

Bağırsak (Yapay Zeka İle Oluşturulmuştur)
Bağırsak Fizyolojisi
Bağırsak, sindirim sisteminin önemli bir bölümü olup, çeşitli fizyolojik işlevleri yerine getirmektedir.
Sindirim ve Emilim
Bağırsağın temel işlevlerinden biri, besin maddelerinin sindirimi ve emilimini sağlamaktır. Sindirim kanalında gerçekleşen bu süreçte, yiyeceklerdeki besinler parçalanarak dolaşıma verilir. Bağırsak mikrobiyotası da bu süreçte rol oynar; bitkisel polisakkaritlerin ve mukus gibi maddelerin hidrolizini sağlayarak enerji ve karbon kaynağı elde edilmesine yardımcı olur. Bakteriler, bu hidrolitik ürünlerin fermantasyonu sonucu kısa zincirli yağ asitleri, aminler, fenoller, indoller ve gazlar üretir.
Bağışıklık Sistemi
Bağırsak, bağışıklık sisteminin önemli bir parçasıdır. Bağırsak mikrobiyotası, bağışıklık sisteminin gelişimi ve işlevinde önemli rol oynar. Mikrobiyotadaki mikroorganizmalar ile bağışıklık hücreleri arasındaki etkileşimler, bağışıklık yanıtlarının düzenlenmesinde etkilidir.
Bağırsak Mikrobiyotası ve Fonksiyonları
Bağırsaklarda yaşayan yoğun bakteri topluluğu olan bağırsak mikrobiyotası, çeşitli fizyolojik süreçlerde aktif rol alır. Bağırsak mikrobiyotasının önemli işlevleri şunlardır:
- Homeostazın sağlanması: Bağırsak mikrobiyotası, bağırsak geçirgenliği, mukozal immün fonksiyon, bağırsak motilitesi ve duyarlılığı gibi gastrointestinal fonksiyonları etkileyerek vücudun iç dengesinin korunmasına katkıda bulunur.
- Metabolizma düzenlenmesi: Bağırsak mikrobiyotasının metabolizmanın düzenlenmesinde rol oynadığı belirtilmektedir.
- Nörolojik fonksiyonlar: Bağırsak, çok sayıda sinir hücresi içerdiği için "ikinci beyin" olarak adlandırılır. Bağırsak mikrobiyotasının, bağırsak ve merkezi sinir sistemi arasındaki iletişimde rol oynadığı düşünülmektedir.
Bağırsak Fizyolojisini Etkileyen Faktörler
Bağırsak fizyolojisi, çeşitli faktörlerden etkilenir:
- Diyet: Diyet, bağırsak mikrobiyotasının içeriğini belirleyen önemli bir çevresel faktördür. Diyet değişiklikleri, mikrobiyotadaki mikroorganizmaların sayısını ve türlerini etkileyebilir.
- Genetik yapı: Konağın genetik yapısı, bağırsak mikrobiyotasının kompozisyonunu etkileyebilir.
- Çevresel faktörler: Coğrafi konum, yaşam biçimi, tıbbi tedaviler ve hastalık durumu gibi çeşitli çevresel faktörler de bağırsak fizyolojisini ve mikrobiyota kompozisyonunu etkileyebilir.
Bağırsak Hastalıkları
Fonksiyonel Bağırsak Hastalıkları (FBD) Tanımı ve Genel Özellikleri
Fonksiyonel bağırsak hastalıkları (FBD), karın ağrısı, şişkinlik, gerginlik ve/veya bağırsak alışkanlıklarında anormallikler (örneğin, kabızlık, ishal veya karışık kabızlık ve ishal) ile karakterize edilen bir grup kronik gastrointestinal (GI) hastalıktır. FBD'ler, semptomların başlangıcından itibaren 6 aydan uzun süren bir süredir devam etmesi, semptomların son 3 ay içinde mevcut olması ve semptomların haftada en az 1 gün ortaya çıkması gibi kriterlerle tanımlanır. Rutin tanısal testlerde belirgin anatomik veya fizyolojik anormalliklerin bulunmaması da FBD'lerin önemli bir özelliğidir. FBD'ler, irritabl bağırsak sendromu (IBS), fonksiyonel kabızlık (FK), fonksiyonel ishal (Fİ), fonksiyonel abdominal şişkinlik/gerginlik ve sınıflandırılmamış FBD olmak üzere 5 ayrı kategoriye ayrılır.
İrritabl Bağırsak Sendromu (IBS)
İrritabl bağırsak sendromu (IBS), karın ağrısının dışkılama ile ilişkili olduğu veya bağırsak alışkanlığında bir değişiklik ile birlikte görüldüğü bir FBD'dir. İrritabl bağırsak sendromu (IBS) olan kişilerde karın ağrısına ek olarak, düzensiz bağırsak hareketleri (kabızlık, ishal veya kabızlık ve ishalin bir karışımı) ve abdominal şişkinlik/gerginlik semptomları da yaygın olarak görülür. Semptomlar, tanıdan en az 6 ay önce başlamış olmalı ve son 3 ay içinde de mevcut olmalıdır. IBS'nin dünya çapındaki yaygınlığı %11.2 olarak tahmin edilmektedir. IBS, baskın bağırsak alışkanlığına göre 3 ana alt tipe ayrılır: kabızlık baskın IBS (IBS-K), ishal baskın IBS (IBS-İ) ve karışık tip IBS (IBS-M).
Fonksiyonel Kabızlık
Fonksiyonel kabızlık (FK), zor, seyrek veya eksik dışkılama ile karakterize edilen bir FBD'dir. Fonksiyonel kabızlıkta karın ağrısı ve/veya şişkinlik mevcut olabilir, ancak bunlar baskın semptomlar değildir.
Fonksiyonel İshal
Fonksiyonel ishal (Fİ), anormal derecede yumuşak veya sulu dışkıların sık geçişi ile karakterize edilen bir FBD'dir. Fonksiyonel ishal tanısı için, ishalin dışkı kıvamına göre tanımlanması önemlidir.
Fonksiyonel Karın Şişkinliği/Gerginliği
Fonksiyonel karın şişkinliği ve gerginliği, farklı semptomlar/işaretler olmasına rağmen, tek bir durum olarak sınıflandırılmalıdır. Bu durumlar bağımsız olarak ortaya çıkabilir, ancak aynı bireyde sık sık birlikte görülür.
Opioid Kaynaklı Kabızlık
Opioid kaynaklı kabızlık (OKK), opioid kullanımıyla ilişkili olarak ortaya çıkan bir durumdur. OKK, fonksiyonel kabızlıkla benzer semptomlara sahip olabilir ve bu iki durumun ayırımı zor olabilir.
Bağırsak ve İltihabi Hastalıkları İlişkisi
İltihabi Bağırsak Hastalıklarında (IBD) Bağırsak Mikrobiyotasının Rolü
İltihabi bağırsak hastalıkları (IBD), kronik immün inflamasyon ile karakterize olan Crohn hastalığı ve ülseratif koliti içerir. Bağırsak mikrobiyotasının, IBD'nin ortaya çıkmasında ve devam etmesinde önemli bir rol oynadığı düşünülmektedir.
Bağırsak mikrobiyotasının, iltihabi bağırsak hastalıklarında (İBH) patojenik bir antijenik kaynak sağlayarak inflamasyonu tetiklediği veya sürdürdüğü düşünülmektedir. Mikrobiyota kompozisyonundaki değişiklikler, mukozal immün sistemini normalde bağırsaktaki kommensal bakterilere karşı toleransı sağlayan üyelerin kaybına neden olabilir.
Çeşitli çalışmalarda, IBD hastalarının bağırsak mikrobiyotasında disbiyoz olarak adlandırılan bir dengesizlik olduğu bulunmuştur. Disbiyoz, mikrobiyota kompozisyonunda ve çeşitliliğinde değişiklikleri ifade eder. Crohn hastalığı olan bireylerde mikrobiyota çeşitliliğinde azalma ve bazı bakteri türlerinin sayısında değişiklikler gözlemlenmiştir.
Bağırsak ve Kanser İlişkisi
Kolorektal Kanser
Kolorektal kanser (CRC), bağırsakta gelişen bir malignitedir. Erken evrelerde genellikle asemptomatik olabilir ve bu nedenle tarama programları ile tespit edilmesi önemlidir. Rektal kanama, demir eksikliği anemisi, bağırsak alışkanlığında değişiklik ve açıklanamayan kilo kaybı gibi semptomlar, kolorektal kanserin belirtileri olabilir.
Diyetin kolorektal kanser riskini etkileyebileceği belirtilmektedir.
Bağırsak Mikrobiyotası ve Genel Sağlık İlişkisi
Bağırsak Mikrobiyotasının İnsan Fizyolojisindeki Rolü
Bağırsak mikrobiyotası, insan fizyolojisinin biçimlendirilmesi, sürdürülmesi ve homeostazda aktif olarak görev almaktadır. İntestinal mikrobiyota, en fazla sayıda bakteri ve sinir hücresi bulundurduğu için, ikinci beyin olarak adlandırılmaktadır.
Bağırsak Mikrobiyotasının Kronik Hastalıklarla İlişkisi
Bağırsak mikrobiyotasının kanserler, tip 2 diyabet ve Alzheimer gibi çeşitli kronik hastalıklarla ilişkili olduğu düşünülmektedir. Disbiyozun, bazı hastalıkların ortaya çıkmasında rol oynadığı düşünülmektedir.

