KÜRE LogoKÜRE Logo

Belgesel Biçemleri

Sinema Ve Televizyon+1 Daha
fav gif
Kaydet
kure star outline

Belgesel sinema, gerçek olayları, kişileri ve durumları ele alan bir anlatım biçimi olarak zamanla farklı anlatım teknikleri ve yaklaşımlar geliştirmiştir. Belgesel sinemanın akademik olarak sınıflandırılmasına öncülük eden kuramcılardan biri olan Bill Nichols, belgesel türlerini ve yaklaşımlarını belirli kategorilere ayırarak sistematik hale getirmiştir. Nichols, belgeselleri altı farklı biçeme ayırarak her birinin anlatım dili, gerçeklikle kurduğu ilişki ve izleyiciye sunduğu deneyimin farklı olduğunu vurgular.


Bu biçemler, belgeselin sadece bilgi aktarmakla kalmayıp aynı zamanda izleyiciyle nasıl bir etkileşim kurduğunu, nasıl bir anlatım dili benimsediğini ve gerçekliği hangi perspektiften ele aldığını belirler. Günümüzde belgesel yapımcıları, bu biçemlerden yalnızca birini seçmek zorunda kalmazlar; çoğu zaman birden fazla biçemi harmanlayarak özgün anlatım tarzları oluştururlar.


Bill Nichols’un belirlediği altı belgesel biçemi şu şekildedir:

Açıklayıcı Biçem (Expository Mode)

Bu biçem, en yaygın kullanılan belgesel türlerinden biridir ve geleneksel belgesel anlatısının temelini oluşturur. Açıklayıcı belgesellerde genellikle olayları, olguları veya tarihsel süreçleri anlatan üçüncü şahıs bir dış ses (voice-over) bulunur. Bu ses, izleyiciye doğrudan hitap eder ve belgeselin ana mesajını açıklar. Görüntüler, anlatılan bilgiyi destekleyici nitelikte kullanılır.

Özellikleri:

  • Nesnel ve bilgilendirici bir anlatım kullanılır.
  • Görseller, anlatıcı tarafından verilen bilgiyi destekler.
  • Gerçekleri dramatize etmekten kaçınılır.
  • Eğitimsel ve öğretici amaçlar ön plandadır.


Örnek: National Geographic ve BBC’nin doğa belgeselleri, tarihsel belgeseller, eğitim içerikli yapımlar.

Şiirsel Biçem (Poetic Mode)

Bu biçemde belgesel, görsel ve işitsel deneyimi ön planda tutarak hikâye anlatımını ikinci plana atar. Anlam, doğrudan bilgi verilerek değil, izleyicinin sezgisel algısına ve yorumuna bırakılarak sunulur. Bu belgesellerde olay örgüsü ve karakter gelişimi gibi klasik anlatım öğeleri ön planda değildir.

Özellikleri:

  • Görsel-işitsel öğelerin estetik kullanımı öne çıkar.
  • Zaman ve mekân algısı esnektir.
  • Açık bir anlatıdan ziyade duygu ve atmosfer yaratmayı hedefler.
  • Genellikle deneysel sinema ile ilişkilidir.


Örnek: Dziga Vertov’un İnsan ve Kamera (Man with a Movie Camera) filmi, Ron Fricke’nin Baraka belgeseli.

Gözlemci Biçem (Observational Mode)

Bu biçemde yönetmen, olayları bir gözlemci gibi takip eder ve müdahalede bulunmaz. Kamera, olayları ve kişileri doğrudan kaydeder; anlatıcı sesi kullanılmaz ve röportajlara nadiren yer verilir. Gerçekliği olduğu gibi yansıtma iddiası taşır.

Özellikleri:

  • Kamera, olaylara dışarıdan bakar ve doğal akışına bırakır.
  • Yönetmen olaylara müdahale etmez.
  • Gerçeklik üzerinde en az manipülasyon yapılır.
  • İzleyiciye doğrudan yorum yapma şansı tanınır.


Örnek: 1960’larda gelişen “Doğrudan Sinema” (Direct Cinema) ve “Sine-Göz” (Cinéma Vérité) akımları. Primary (1960) ve Salesman (1969) gibi belgeseller.

Katılımcı Biçem (Participatory Mode)

Bu biçemde yönetmen, belgeselin konusu ile doğrudan etkileşime girer. Röportajlar yapılır, bazen yönetmen sahnede bizzat yer alır ve olayların gelişiminde aktif rol oynayabilir. Gözlemci biçemin aksine, burada yönetmen olayları yorumlayarak izleyiciye sunar.

Özellikleri:

  • Yönetmen belgeselin içinde bir figür olarak yer alır.
  • Röportajlar ve etkileşimli sahneler ön plandadır.
  • Konunun ele alınış biçimi daha öznel olabilir.
  • Genellikle sosyal, politik ve tarihsel konulara odaklanır.


Örnek: Michael Moore’un Bowling for Columbine, Fahrenheit 9/11 gibi belgeselleri.

Dönüşlü (Refleksif) Biçem (Reflexive Mode)

Bu biçem, belgeselin kendisini ve yapım sürecini de konu eder. Belgeselin anlatım biçimi ve sinema dili üzerine düşünmemizi sağlar. Gerçekliğin temsil ediliş biçimine eleştirel bir bakış getirir ve izleyicinin belgeselin yapım sürecini sorgulamasına olanak tanır.

Özellikleri:

  • Belgeselin yapım sürecine dair farkındalık oluşturur.
  • “Gerçek nedir?” sorusunu sorgular.
  • İzleyiciye eleştirel bir bakış açısı kazandırmayı amaçlar.
  • Sinema dili ve belgeselin etik yönleri üzerine vurgu yapar.


Örnek: Dziga Vertov’un Kameralı Adam filmi, Errol Morris’in The Thin Blue Line belgeseli.

Edimsel (Performative) Biçem (Performative Mode)

Bu biçemde belgesel, yönetmenin öznel deneyimlerini, duygularını ve kişisel görüşlerini merkeze alır. Gerçeklik tamamen bireysel bir bakış açısıyla sunulur. Yönetmen, belgeselin anlatımına kendi deneyimleri ve kişisel anlatılarıyla doğrudan katkıda bulunur.

Özellikleri:

  • Yönetmenin kişisel deneyimleri ve duyguları anlatının merkezindedir.
  • Gerçeklik, tamamen öznel bir bakış açısıyla sunulur.
  • İzleyicinin duygusal katılımı teşvik edilir.
  • Deneyimsel ve etkileyici bir anlatım kullanılır.


Örnek: Marlon Riggs’in Tongues Untied, Joshua Oppenheimer’ın The Act of Killing belgeseli.

Kaynakça

Yılmaz, Erdinç & Alkan, Gülperi. "Bill Nichols'un Belgesel Sinema Biçemleri Bağlamında Çağdaş Türk Belgesel Sinemasına Bakmak: 'Asfaltın Altında Dereler Var' Örneği." ResearchGate, 2024. Erişim 18 Mart 2025. https://www.researchgate.net/publication/376804960.


Gezer, Dr. Eda Evlioğlu "Belgesel Biçemleri (Documentary Styles)." İletişim Ansiklopedisi, 5 Ağustos 2024. Erişim 18 Mart 2025. https://iletisimansiklopedisi.com/2024/08/05/belgesel-bicemleri-documentary-styles/.

Sen de Değerlendir!

0 Değerlendirme

Yazar Bilgileri

Avatar
Ana YazarMeryem Betül Kaya18 Mart 2025 10:39
KÜRE'ye Sor