KÜRE LogoKÜRE Logo
Ai badge logo

Bu madde yapay zeka desteği ile üretilmiştir.

Cambridge Analytica Veri Skandalı

fav gif
Kaydet
kure star outline

Cambridge Analytica skandalı, Facebook üzerinden üçüncü taraf bir uygulama aracılığıyla on milyonlarca kullanıcının kişisel verisinin rıza dışı toplanarak siyasal mikro hedefleme ve seçmen psikografik profillemesi için kullanılması hadisesidir; olay, 2018 yılında ifşaatlar ve medya araştırmalarıyla kamuoyuna mal olmuş ve ulusal-uluslararası soruşturmalar ile düzenleyici yaptırımlara yol açmıştır.

Şirketin Kökeni, İş Modeli ve Psikografik Yaklaşım

Cambridge Analytica (CA), SCL Group’un ABD merkezli iştiraki olarak siyasal danışmanlık ve veri analiz hizmeti sunmuştur. Şirket, demografik verilerin ötesine geçmek üzere OCEAN (açıklık, özdenetim, dışadönüklük, uyumluluk, nevrotizm) temelli psikografik modellemeyi, geniş veri kaynaklarıyla birleştirdiğini iddia etmiştir. Bu yaklaşım, seçmenlerin kişilik özelliklerine göre farklı mesaj varyantlarıyla mikro hedeflenmesini öngörmektedir.

Veri Toplama Mekanizması: GSRApp ve “Arkadaşlar” Verisi

Skandalın merkezindeki veri akışı, akademisyen Aleksandr Kogan tarafından geliştirilen ve “GSRApp” olarak anılan Facebook anket uygulaması üzerinden Facebook kullanıcıları ve onların arkadaşlarının verilerinin toplanmasına dayanmaktadır. ABD Federal Ticaret Komisyonu (FTC), CA’nın bu süreçte yanıltıcı uygulamalar sergilediğini; uygulamanın, toplanan veri türleri konusunda kullanıcıları yanlış yönlendirdiğini ve Facebook kullanıcı kimliklerinin (User ID) dahi elde edildiğini tespit etmiştir.

İfşaatlar ve 2018’de Krizin Patlaması

2018 yılı Mart ayında The Guardian ve The New York Times tarafından yayımlanan araştırma haberleri, Cambridge Analytica’nın Facebook üzerinden 50 milyondan fazla profil verisini izinsiz olarak topladığını ortaya koymuştur. Bu haberler, şirketin eski çalışanları ve ifşa eden muhbir Christopher Wylie’nin açıklamalarına dayanmıştır. Wylie, verilerin Aleksandr Kogan’ın geliştirdiği kişilik testi uygulaması aracılığıyla elde edildiğini ve bu verilerin seçim kampanyalarında kullanıldığını belirtmiştir.


İddialar yalnızca veri miktarıyla sınırlı kalmamış, aynı zamanda bu bilgilerin psikolojik profilleme ve kişiselleştirilmiş siyasi reklamlarla seçmen davranışlarını etkilemek üzere işlendiği öne sürülmüştür. Bu durum, modern seçim kampanyalarının sınırlarını ve teknolojinin demokratik süreçler üzerindeki etkilerini tartışmaya açmıştır.


İfşaatların ardından kısa sürede kamuoyunda büyük bir kriz doğmuş, başta ABD olmak üzere birçok ülkede soruşturmalar başlatılmıştır. Skandalın patlamasıyla birlikte Facebook’un piyasa değeri milyarlarca dolar düşmüş ve şirket, kullanıcı güvenini yeniden sağlamak için yoğun bir baskı altına girmiştir.

“Dirty Tricks” İddiaları ve Operasyonel Taktikler

2018’de basına yansıyan gizli çekimler ve haberler, CA yöneticilerinin rakipleri itibarsızlaştırmaya dönük “dirty tricks” olarak anılan yöntemlerden söz ettiklerini göstermiştir. Bu iddialar, veri hedeflemeye ek olarak saha dışı taktiklerin de şirket anlatısının parçası olduğu değerlendirmelerini güçlendirmiştir.

ABD Siyasetinde Kullanım Örnekleri

Cambridge Analytica’nın yöntemleri, 2016 ABD başkanlık seçimlerinde gündeme gelmeden önce 2014–2015 yıllarında Cumhuriyetçi Parti ön seçimlerinde kullanılmıştır. Federal Seçim Komisyonu kayıtları, Ted Cruz kampanyasının CA’ya 750 bin doların üzerinde ödeme yaptığını göstermektedir. Bu, şirketin büyük ölçekli bir siyasi kampanyada ilk ciddi uygulaması olarak öne çıkmıştır.


Ben Carson’un kampanyası da CA ile çalışmış ve yüz binlerce dolar tutarında veri hizmeti satın almıştır. Bu dönem, şirketin Cumhuriyetçi adaylar arasında yaygın bir tercih haline geldiğini ve siyasal rekabetin teknolojik araçlarla desteklendiğini göstermiştir.


Bu faaliyetler, Cambridge Analytica’nın yalnızca teorik bir veri şirketi olmadığını, sahada doğrudan kampanya stratejilerini yönlendiren bir aktör haline geldiğini ortaya koymuştur. Özellikle seçmenlerin kişilik özelliklerine göre hedeflenmesi, geleneksel anketlerin ötesinde yeni bir siyasi mühendislik yaklaşımı olarak değerlendirilmiştir.


Veri skandalına dair infografik (Anadolu Ajansı)

Facebook’un Tepkisi ve Kamuoyu Tartışması

Skandalın kamuoyuna yansımasının ardından Facebook CEO’su Mark Zuckerberg, şirketin veri güvenliği konusundaki hatalarını kabul etmiş ve kullanıcılardan özür dilemiştir. Zuckerberg, platformun geliştirici erişim politikalarını yeniden düzenleyeceklerini, kullanıcıların verilerini daha sıkı denetim altında tutacaklarını açıklamıştır.


Kamuoyunda tartışmalar yalnızca özürle sınırlı kalmamış, Facebook’un kullanıcı gizliliğini koruma sorumluluğu sorgulanmıştır. Özellikle, üçüncü taraf uygulamalara sağlanan geniş erişim yetkilerinin nasıl denetlenmediği ve bunun uzun süre kamuoyundan gizlendiği eleştirilmiştir.


Ayrıca, Cambridge Analytica’nın Facebook üzerinden özel mesajlara erişim sağladığına dair haberler de tartışmaları büyütmüştür. Bu iddialar, sosyal medyanın yalnızca kişisel veri değil, kullanıcıların özel iletişimlerinin de risk altında olduğunu gündeme taşımış ve platforma yönelik güven krizini derinleştirmiştir.

Şirketin Dağılışı ve Yeniden Yapılanma Girişimleri

2018 ilkbaharında ortaya saçılan bulguların ardından CA iflas sürecine girmiş; yaz aylarında basın, CA personelinin yeni bir teknoloji/analitik girişimi kurma teşebbüslerini aktarmıştır. Bu gelişmeler, marka kapanırken insan kaynağının sektörde kalmaya devam ettiğini göstermiştir.

Düzenleyici Süreçler ve FTC Kararı

FTC, Aralık 2019’da yayımladığı Görüş (Opinion) ve Nihai Emir (Final Order) ile Cambridge Analytica’nın FTC Yasası kapsamındaki aldatıcı uygulamalar yoluyla Facebook kullanıcılarının verilerini siyasal profil çıkarma/ hedefleme amacıyla topladığını tespit etmiştir. Komisyon, şirketin EU-U.S. Privacy Shield katılımına ilişkin beyanlarının da yanıltıcı olduğunu belirtmiştir. Karar uyarınca CA’nın, Privacy Shield kapsamında topladığı kişisel veriler için korumaları sürdürmesi ya da verileri iade/ silmesi; ayrıca GSRApp üzerinden toplanan kişisel verileri silmesi emredilmiştir. Oylama 5-0 oybirliğiyle sonuçlanmıştır.

Zaman Çizelgesi ve Politika Tartışmaları

ABD’de iki partili düşünce kuruluşları, skandalın 2014–2019 arasında verinin toplanması, ifşaatlar, şirketin dağılması ve düzenleyici sonuca bağlanan bir zaman çizelgesi izlediğini özetlemiştir. Olay, dijital reklamcılıkta şeffaflık, rıza, veri taşınırlığı ve platform sorumluluğu gündemlerinin merkezine yerleşmiştir.

Akademik ve Etik Değerlendirmeler

Cambridge Analytica skandalı, akademik düzlemde en çok gizlilik ve bağlamsal bütünlük (contextual integrity) tartışmaları çerçevesinde ele alınmıştır. Helen Nissenbaum’un geliştirdiği bağlamsal bütünlük teorisine göre bilgi akışının kabul edilebilirliği, ilgili sosyal bağlamın normlarıyla uyumlu olup olmamasına bağlıdır. Facebook’un üçüncü taraf geliştiricilere sunduğu erişim ve izin mekanizmaları, kullanıcıların beklentileriyle örtüşmemiş; uygulama aracılığıyla yalnızca anket katılımcılarının değil, onların arkadaşlarının verilerinin de toplanabilmesi bu normatif ihlalin en somut örneği olarak değerlendirilmiştir.


Etik açıdan bakıldığında, rıza ilkesinin zayıflatıldığı vurgulanmıştır. Kullanıcılar, yalnızca kendi verilerinin değil, sosyal bağlantılarının verilerinin de üçüncü tarafça toplanacağı konusunda bilgilendirilmemiştir. Bu durum, “bilgilendirilmiş rıza”nın daraltılması olarak yorumlanmış, demokratik süreçlerde seçmen manipülasyonunu mümkün kılabilecek ölçekte veri aktarımının etik temelleri sorgulanmıştır. Bu bağlamda, CA vakası yalnızca bir mahremiyet ihlali değil, aynı zamanda rızaya dayalı veri işleme paradigmalarının sınırlarını ortaya koyan bir dönüm noktası olmuştur.


Skandal, akademik literatürde ayrıca algoritmik hesap verebilirlik ve veri aracılarının şeffaflığı bağlamında örnek olay olarak tartışılmıştır. Veri aracılarının (data brokers) toplanan bilgileri nasıl işlediği, hangi üçüncü taraflarla paylaştığı ve hangi amaçlarla kullandığı konusunda ciddi bir belirsizlik olduğu ortaya çıkmıştır. ArXiv’de yayımlanan çalışmalar, Facebook’un API’leri aracılığıyla gerçekleşen bu akışların teknik mimarisini inceleyerek, platformların API politikalarının yeniden düşünülmesi gerektiğini savunmuştur.


Etik incelemelerden bir diğer boyut, bu tür veri kullanımlarının siyasal iletişim ve seçim güvenliği üzerindeki etkileridir. Dijital iletişim araştırmaları, kişiselleştirilmiş mesajların seçmen davranışı üzerindeki etkilerinin henüz tam anlamıyla ölçülmemiş olmasına karşın, bu tür uygulamaların demokratik tartışma ortamlarını bozabileceği uyarısını öne çıkarmıştır. Mikro hedefleme ile bireylerin hassasiyetlerine göre uyarlanmış içerikler, kamusal alanın ortak tartışma zeminini aşındıran bir risk faktörü olarak görülmüştür.


Son olarak, akademik yazında bu skandalın, kullanıcıların dijital farkındalık düzeyini artıran bir kırılma anı olduğu vurgulanmaktadır. Çeşitli çalışmalar, olayın ardından kullanıcıların sosyal medya platformlarında veri paylaşımı konusunda daha temkinli davranmaya başladığını; aynı zamanda düzenleyici kurumların “amaçla sınırlılık” ve “veri minimizasyonu” ilkelerini daha sıkı biçimde yeniden gündeme aldığını belirtmektedir. Bu bağlamda Cambridge Analytica, hem akademi hem de kamu politikaları için mahremiyet ve etik sınamaların sembolik vakası hâline gelmiştir.

Hukukî Sonuçlar ve Davalar

Cambridge Analytica skandalı, yalnızca kamuoyunda değil, mahkeme salonlarında da büyük yankı uyandırmıştır. Facebook’a karşı farklı ülkelerde açılan davalar, şirketin kullanıcı verilerini koruma yükümlülüklerini ihlal ettiği iddiasına dayanmıştır. Bu davaların bir kısmı toplu dava (class action) niteliği taşımış ve milyonlarca kullanıcı adına tazminat talepleri gündeme gelmiştir. Özellikle ABD’de açılan davalarda, kullanıcıların rızası olmadan üçüncü taraflarla paylaşılan verilerin zarar doğurduğu ve bu durumun şirketin sözleşmesel ve hukuki yükümlülüklerine aykırı olduğu savunulmuştur.


İngiltere’de Bilgi Komiserliği Ofisi (ICO), 2018 yılında yürüttüğü soruşturmada Facebook’a 500 bin sterlin para cezası vermiştir. Bu ceza, o dönem için Birleşik Krallık’ın veri koruma mevzuatı kapsamında uygulanabilecek en yüksek miktardır. Ayrıca Cambridge Analytica’nın bağlı şirketleri üzerinde yürütülen incelemeler sonucunda veri depolarına el konulmuş ve faaliyetleri durdurulmuştur. Bu yaptırımlar, Avrupa’da veri koruma hukuku çerçevesinde skandala verilen en somut tepkilerden biri olmuştur.


ABD’de ise Facebook, farklı eyaletlerde ve federal düzeyde açılan davalarla karşı karşıya kalmıştır. Basında, şirketin toplamda 8 milyar doları bulan tazminat talepleri ile karşı karşıya olduğu aktarılmıştır. Bu davalarda Mark Zuckerberg’in de şahsen sorumluluğunun gündeme geldiği, bazı davaların ise şirketin iş modelini doğrudan hedef aldığı belirtilmiştir. Söz konusu davalar yalnızca maddi cezalarla sınırlı kalmamış, aynı zamanda Facebook’un veri politikalarının yeniden şekillenmesine ve kullanıcı verisinin korunmasına yönelik yasal düzenlemelerin güçlendirilmesine yol açmıştır.

Kaynakça

Anadolu Ajansı. “Facebook’un Veri Skandalından 87 Milyon Kişi Etkilendi.” Erişim 26 Eylül 2025. https://www.aa.com.tr/tr/bilim-teknoloji/facebookun-veri-skandalindan-87-milyon-kisi-etkilendi/1108733


BBC News. “Cambridge Analytica: Facebook Data Scandal.” Erişim 26 Eylül 2025. https://www.bbc.com/news/technology-44807093


BBC Türkçe. “Cambridge Analytica Skandalı: Facebook Kullanıcılarının Verileri Nasıl Kullanıldı?” Erişim 26 Eylül 2025. https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-43469094


BBC Türkçe. “Cambridge Analytica Skandalı: Zuckerberg ABD Kongresi’nde.” Erişim 26 Eylül 2025. https://www.bbc.com/turkce/haberler-43715580


BBC Türkçe. “Cambridge Analytica Skandalı: Zuckerberg’in İfade Süreci.” Erişim 26 Eylül 2025. https://www.bbc.com/turkce/haberler-43715583


BBC Türkçe. “Facebook-Cambridge Analytica Skandalı: İngiltere Parlamentosu Raporu.” Erişim 26 Eylül 2025. https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-48974921


Bipartisan Policy Center. “Cambridge Analytica Controversy.” Erişim 26 Eylül 2025. https://bipartisanpolicy.org/blog/cambridge-analytica-controversy/


Boerboom, Carissa. “Cambridge Analytica: The Scandal on Data Privacy.” Ethics Contest Papers. Digital Commons, Augustana College. Erişim 26 Eylül 2025. https://digitalcommons.augustana.edu/cgi/viewcontent.cgi?article=1018&context=ethicscontest


Forbes Türkiye. “Zuckerberg 8 Milyar Dolarlık Dava ile Karşı Karşıya.” Erişim 26 Eylül 2025. https://www.forbes.com.tr/teknoloji/zuckerberg-8-milyar-dolarlik-dava-ile-karsi-karsiya


FTC (Federal Trade Commission). “FTC Issues Opinion and Order Against Cambridge Analytica for Deceiving Consumers About Collection of Facebook Data.” Erişim 26 Eylül 2025. https://www.ftc.gov/news-events/news/press-releases/2019/12/ftc-issues-opinion-order-against-cambridge-analytica-deceiving-consumers-about-collection-facebook


Guardian. Cadwalladr, Carole, ve Emma Graham-Harrison. “Revealed: 50 Million Facebook Profiles Harvested for Cambridge Analytica in Major Data Breach.” The Guardian. 17 Mart 2018. Erişim 26 Eylül 2025. https://www.theguardian.com/news/2018/mar/17/cambridge-analytica-facebook-influence-us-election


Özdemir, Umut. “Facebook-Cambridge Analytica Skandalının Katılımcı Kültür, Dijital Emek Sömürüsü ve Mahremiyetin İhlali Çerçevesinde İncelenmesi.” Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya ve İletişim Araştırmaları Hakemli E-Dergisi, sy. 10 (Nisan 2022): 22-34. Erişim 26 Eylül 2025. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1991396


Shvartzshnaider, Yan, Noah Apthorpe, Nick Feamster, ve Helen Nissenbaum. "Analyzing Privacy Policies Using Contextual Integrity Annotations." Erişim 26 Eylül 2025. https://arxiv.org/pdf/1809.02236


The Washington Post. Rucker, Philip, ve Tom Hamburger. “Cruz Campaign Paid $750,000 to Psychographic Profiling Company.” 19 Ekim 2015. Erişim 26 Eylül 2025. https://www.washingtonpost.com/politics/cruz-campaign-paid-750000-to-psychographic-profiling-company/2015/10/19/6c83e508-743f-11e5-9cbb-790369643cf9_story.html


The Week. “Cambridge Analytica CEO Admits to Dirty Tricks.” The Week. Erişim 26 Eylül 2025. https://theweek.com/92390/cambridge-analytica-ceo-admits-to-dirty-tricks


Vardarlıer, Pelin, ve Cem Zafer. “Social Media and Crisis Management: The Case Study of Cambridge Analytica.” Manisa Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 18(Özel Sayı), 31-44. Erişim 26 Eylül 2025. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/1083573


Yıldırımer, Asena. “Enformasyon Çağında Gözetim Toplumu: Facebook-Cambridge Analytica Skandalı.” Yeni Medya Elektronik Dergisi, 6(2), 104-112. Erişim 26 Eylül 2025. https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/2364017

Ayrıca Bakınız

Yazarın Önerileri

Watergate SkandalıWa

Watergate Skandalı

Siyaset Ve Uluslararası İlişkiler +1

Sen de Değerlendir!

0 Değerlendirme

Yazar Bilgileri

Avatar
Ana YazarHamza Aktay26 Eylül 2025 13:12
KÜRE'ye Sor