Kayahan Açar, 29 Mart 1949 tarihinde İzmir’de dünyaya gelmiştir. Albay Süleyman Açar ve Firuzan Hanım’ın oğlu olan sanatçı, Türk pop müziğinin en üretken ve etkili isimlerinden biri olarak kabul edilir. Şarkı yazarı, besteci ve yorumcu kimlikleriyle tanınan Kayahan, özellikle duygusal temalı eserleriyle 1980’li ve 1990’lı yıllarda geniş bir dinleyici kitlesine ulaşmıştır. Sanat yaşamı boyunca “her şey sevgiyle başlar” ilkesini benimseyen Kayahan, müziğinde sevgi, barış ve insan ilişkilerini ön plana çıkarmıştır.
Çocukluk ve Gençlik Yılları
Kayahan, çocukluk ve ilk gençlik yıllarını Ankara’da geçirmiştir. Müziğe ilgisi küçük yaşlarda başlamış, bu ilgi zamanla tutkuya dönüşmüştür. Ailesinin askeri kökenli olması nedeniyle disiplinli bir ortamda büyüyen sanatçı, kendi ifadesiyle duygusal yönünü ve iç dünyasını müziğe aktararak var etmiştir. Müzikal eğitimi formel olmamakla birlikte, yeteneği ve söz yazarlığı sayesinde zaman içinde kendi tarzını yaratmıştır.

Kayahan Açar'ın çocukluk fotoğrafı-Anadolu Ajansı
Müzik Kariyerinin Başlangıcı
Kayahan’ın profesyonel müzik kariyeri 1971 yılında yayımladığı "Yosun Gözlü Sevgilim - Bir Mektubun Var" adlı 45’lik plakla başlamıştır. 1978 yılında Türkiye Eurovision Şarkı Yarışması elemeleri için "İstanbul Hatırası" adlı bestesini sunmuş fakat elenmiştir. 1980'de "Bekle Gülüm - Ateş" adlı ikinci 45’liğiyle dinleyiciyle buluşmuştur.
1981’de ise ilk uzunçaları olan “Canım Sıkılıyor Canım” yayımlanmıştır. Bu dönemde yaptığı çalışmalar, söz yazarlığı ve duygusal melodileriyle dikkat çekmesine yol açmıştır.
Albüm Serüveni
1986 yılında Ayşegül Aldinç ile seslendirdiği “Geceler” adlı şarkı, Kuşadası Altın Güvercin Müzik Yarışması’nda birincilik getirerek Kayahan’a büyük bir ün kazandırdı. Bu başarıyı, 1987'de "Merhaba Çocuklar" albümü izledi.
1989 yılında çıkardığı “Benim Şarkılarım” albümü büyük ilgi uyandırdı. Nilüfer’in seslendirdiği "Geceler" bu albümde yer aldı. 1990 yılında Eurovision Şarkı Yarışması’nda Türkiye’yi "Gözlerinin Hapsindeyim" adlı şarkısıyla temsil etti. Aynı yıl çıkardığı “Gözlerinin Hapsindeyim” albümü dönemin en çok satan albümleri arasında yer aldı.
1991’de yayımladığı “Yemin Ettim”, 1993’te “Son Şarkılarım”, 1995’te “Benim Penceremden” albümleri müzik kariyerinin zirve noktalarıdır. Bu albümlerde yer alan “Sarı Şekerim”, “Aman”, “Vazgeçmem”, “Allah’ım Neydi Günahım” gibi parçalar klasikleşmiştir.

Sanat Anlayışı ve Tarzı
Kayahan’ın müziği temelde duygusal ve içsel temalara dayanır. "Her şey sevgiyle başlar" sözünü hayat ve sanat felsefesinin temeli haline getirmiştir. Şarkılarında aşk, özlem, bağlılık, hayal kırıklığı ve umudu işlerken, sade ama etkileyici bir dille dinleyicinin duygularına hitap etmeyi başarmıştır.
Sadece söz yazarı değil, aynı zamanda kendi şarkılarını da besteleyen Kayahan, zaman zaman çocuklara ve toplumsal meselelere dair şarkılar da üretmiştir. “Merhaba Çocuklar” albümü bu yönünü yansıtan önemli bir örnektir. Müziği hem melodik zenginlik hem de yalın duygu yoğunluğu ile Türk popuna farklı bir renk katmıştır.
Özel Hayatı
Kayahan üç evlilik yapmıştır. İlk evliliğinden olan kızı Beste Açar, zamanla medyada sıkça yer almıştır.
Üçüncü evliliğini İpek Tüter ile yapan Kayahan'ın bu evlilikten Aslı Gönül adında bir kızı dünyaya gelmiştir. Kayahan'ın eşi İpek Tüter, sanatçının son dönemlerinde konserlerinde vokalist olarak da yanında yer almıştır.
Kayahan uzun yıllar Gömeç’teki İnta Sevgi Köyü'nde yaşamıştır. Bu yerleşkede sevgi temalı bir hayat sürmeyi tercih etmiş, köydeki sokaklara kendi şarkılarının isimleri verilmiştir.
Mirası ve Etkisi
Kayahan, Türk pop müziğinde kendi tarzını yaratmış, pek çok eser bırakmış bir sanatçıdır. Söz ve besteleriyle geniş kitlelere ulaşmış; müzikte sevgi, sadakat ve insani değerleri ön planda tutmuştur. Nilüfer, İpek Tüter ve Ayşegül Aldinç gibi önemli sanatçılarla işbirlikleri, onun üretkenliğini ve vizyonunu göstermektedir.
Ardında bıraktığı eserler, yıllar sonra bile radyo ve televizyonlarda yer bulmaya devam etmiştir. Kayahan adına düzenlenen anma konserleri ve saygı albümleri, sanatçının müzik dünyasındaki kalıcı etkisini pekiştirmiştir.
Sağlık Mücadelesi ve Vefatı
Kayahan’a 1990 yılında yumuşak doku kanseri teşhisi konmuştur. Bu hastalıkla uzun süre mücadele etmiştir. 2005 yılında hastalık yeniden nüks etmiş, 2014’te üçüncü kez kansere yakalandığı açıklanmıştır.
Sanatçı, 3 Nisan 2015 tarihinde İstanbul'da, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetmiştir. 66 yaşında vefat eden Kayahan, İstanbul'da düzenlenen cenaze töreninin ardından Zincirlikuyu Mezarlığı'nda toprağa verilmiştir.



