34. Arap Birliği Zirvesi, 17 Mayıs 2025 tarihinde Irak’ın başkenti Bağdat’ta gerçekleştirilmiş olan diplomatik bir zirvedir. Bu toplantı, Arap ülkelerinin güncel krizlere karşı ortak tutum belirlemek amacıyla bir araya geldiği ve özellikle Gazze, Suriye ve Yemen gibi bölgesel meselelerin kapsamlı biçimde ele alındığı bir platform olmuştur.

34. Arap Birliği Zirvesi, 17 Mayıs 2025 - Anadolu Ajansı
Zirvenin Temel Çerçevesi ve Katılımcılar
Zirve, 17 Mayıs 2025 tarihinde Irak’ın başkenti Bağdat’ta yer alan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gerçekleştirilmiştir. Bu toplantı, Irak’ın 1978'den bu yana ev sahipliği yaptığı dördüncü Arap Birliği zirvesi olma niteliğini taşımaktadır. Aynı zamanda Bağdat’ta 2012 yılından bu yana düzenlenen ilk zirve olmuştur. Toplantı, başkentteki güvenli bölge olan “Yeşil Bölge” içerisinde gerçekleştirilmiştir.

34. Arap Birliği Zirvesi katılımcıları, 17 Mayıs 2025 - Anadolu Ajansı
Zirvenin açılış konuşmasını Irak Cumhurbaşkanı Abdullatif Reşid yapmıştır. Açılışta, önceki zirvenin dönem başkanı sıfatıyla Bahreyn Dışişleri Bakanı Abdullatif ez-Zeyyani de hitapta bulunmuştur. Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ise zirve sırasında ülkesinin dış politika önceliklerini vurgulamış ve özel olarak Filistin meselesine ilişkin tutumlarını açıklamıştır.
Zirveye 22 Arap ülkesinin devlet veya hükümet başkanları ile dışişleri bakanları düzeyinde katılım sağlanmıştır. Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed Al Sani, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, Ürdün Başbakanı Cafer Hassan, Lübnan Başbakanı Nevaf Selam ve Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, zirveye katılan liderler arasındadır. Suriye, yeni Dışişleri Bakanı Asaad Şaibani tarafından temsil edilmiştir. Suriye’nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şaraa, Irak iç siyasetinde oluşan bazı tepkiler nedeniyle Bağdat’taki zirveye katılmamıştır.
Zirvede Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres ve İspanya Başbakanı Pedro Sánchez de misafir olarak yer almıştır. Ayrıca bazı uluslararası ve bölgesel örgütlerin temsilcileri gözlemci statüsüyle toplantıya iştirak etmiştir.
Zirve, "Diyalog, Dayanışma ve Kalkınma" başlığı altında gerçekleştirilmiştir. 15 Mayıs 2025 tarihinde Bağdat’ta toplanan Arap dışişleri bakanları, liderlere sunulacak taslak gündemi ve karar metinlerini onaylamıştır. Bu gündemde Filistin meselesi öncelikli olmak üzere sekiz temel başlık ve beş stratejik girişim yer almıştır.

Zirveye katılan Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, 17 Mayıs 2025 - Anadolu Ajansı
Gazze Gündemi ve Filistin Meselesi
İsrail Saldırıları ve İnsani Durum
Zirvenin ana gündem maddesi, Ekim 2023'ten bu yana devam eden İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik askerî operasyonları olmuştur. Yaklaşık 20 ay süren abluka ve bombardıman neticesinde 53.000’den fazla Filistinlinin yaşamını yitirdiği ve nüfusun büyük bölümünün yerinden edildiği bildirilmiştir. Zirve kapsamında bu durum, katılımcı devletler tarafından “insani felaket” olarak değerlendirilmiştir.
Mahmud Abbas’ın Çağrıları
Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas, toplantıda yaptığı konuşmada, Arap ülkelerinden Gazze’deki savaşı sona erdirmek için ortak bir Arap planı geliştirmelerini istemiştir. Abbas ayrıca, Batı Şeria, Gazze ve Kudüs’te uygun koşulların sağlanması hâlinde önümüzdeki yıl içinde hem başkanlık hem de parlamento seçimlerine hazır olduklarını belirtmiştir. Abbas, ayrıca Kahire’de uluslararası bir barış konferansı toplanması çağrısında bulunmuştur.
İnsani Yardım ve Yeniden İmar Girişimleri
Zirvede Gazze’ye yönelik “koşulsuz ve engelsiz insani yardım ulaştırılması” yönünde çağrılar yapılmıştır. Bu doğrultuda Birleşmiş Milletler’le iş birliği içinde bir fon kurulması ve bu fon üzerinden yaklaşık 40.000 yetim çocuğun desteklenmesi, ayrıca binlerce yaralıya – özellikle uzuvlarını kaybeden çocuklara – protez temin edilmesi hedeflenmiştir. Irak, Gazze’nin yeniden inşası için 20 milyon dolar katkı yapacağını bildirmiştir.
Uluslararası Misyon Önerileri ve Barış Gücü Tartışması
Zirvenin nihai bildirgesinde, işgal altındaki Filistin topraklarına uluslararası barış gücü konuşlandırılması fikri de yer almıştır. Bu gücün, iki devletli çözüm hayata geçirilene kadar bölgede güvenliği sağlayacak şekilde konumlandırılması önerilmiştir. Bildirgede ayrıca BM’nin Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı’nın (UNRWA) yeniden etkinleştirilmesi talep edilmiştir.
Yerinden Edilme ve Demografik Mühendislik Karşıtlığı
Tüm Arap liderleri, Filistinlilerin yerinden edilmesine ya da zorla göç ettirilmesine yönelik herhangi bir girişimi reddettiklerini ifade etmiştir. Bu konuda bildiride, “herhangi bir isim, şart ya da gerekçeyle zorunlu göç uygulamalarına karşı çıkıldığı” açık şekilde belirtilmiştir.
Donald Trump’ın Teklifleri
ABD Başkanı Donald Trump’ın, Gazze’yi bir “özgürlük bölgesi”ne dönüştürme ve doğrudan Amerikan kontrolüne alma yönündeki önerisi, zirve boyunca açık biçimde eleştirilmiştir. Mart 2025’te Kahire’de yapılan olağanüstü Arap Birliği toplantısında bu öneriye alternatif olarak hazırlanan Gazze Yeniden İmar Planı, Bağdat zirvesinde resmen onaylanmıştır. Trump’ın planı, Gazze’nin yaklaşık 2,4 milyonluk nüfusunun bölgeden çıkarılmadan yeniden yapılandırılmasını hedeflemektedir.

Zirve öncesi kentin caddelerine asılan "Medeniyetin başkenti kardeşlerini ağırlıyor" yazılı afişler, 17 Mayıs 2025 - Anadolu Ajansı
Diğer Bölgesel Gündemler
Yemen Krizi ve Egemenlik Vurgusu
Zirvede Yemen’e dair yapılan değerlendirmelerde, ülkenin egemenliği ve birliğinin korunmasına dönük açık destek beyan edilmiştir. Arap liderleri, Yemen’de devam eden savaş hâlinin sonlandırılması için kapsamlı iç diyalog çağrısında bulunmuş; dış müdahalelere karşı net bir duruş sergilenmiştir. Yemen’in yeniden inşasına uygun ortamın hazırlanması ve siyasi bütünlüğün sağlanması gerektiği ifade edilmiştir.
Sudan’da İç Savaşın Sonlandırılması Girişimleri
Sudan’daki iç savaşın sona erdirilmesi için siyasi çözümlere ağırlık verilmesi gerektiği dile getirilmiştir. Zirve, Sudan halkının güvenliğini, ülkenin toprak bütünlüğünü ve insani krizlere müdahaleyi önceleyen çözüm yollarına vurgu yapmıştır. Jeddah Bildirgesi gibi girişimlerin desteklenmesi çağrısında bulunulmuş ve Sudanlı tarafların müzakere süreçlerine dahil olması gerektiği belirtilmiştir.
Libya’da Ulusal Diyalog Süreci
Libya meselesi kapsamında, Arap Birliği Zirvesi tarafından ulusal birlik ve iç istikrarı sağlayacak kapsayıcı bir diyalog sürecinin desteklenmesi gerektiği ifade edilmiştir. Katılımcılar, Libya’da dış müdahalelerin krizi derinleştirdiğini ve bu nedenle siyasi çözümün ülke içi müzakerelere dayalı olarak yürütülmesi gerektiğini vurgulamıştır.
Lübnan’a Yönelik Destek
Lübnan’a ilişkin yapılan değerlendirmelerde, ülkenin güvenlik, istikrar ve toprak bütünlüğünün korunması gerektiği belirtilmiştir. İsrail’in Lübnan sınırındaki ihlallerine karşı çıkılmış, 1949 tarihli Ateşkes Antlaşması’na geri dönülmesi gerektiği savunulmuştur. Ayrıca İsrail tarafından tutuklanan Lübnanlı esirlerin serbest bırakılması talep edilmiştir.
Somali’de Güvenlik ve Kalkınma Gündemi
Somali hakkında yapılan açıklamalarda, ülkenin toprak bütünlüğüne ve iç güvenliğinin tesisine destek verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Zirve metninde, Somali’deki kalkınma sürecine Arap ülkelerinin katkı sağlaması çağrısında bulunulmuş ve terör saldırılarına karşı ortak mücadele gerekliliği vurgulanmıştır.

Arap Birliği Zirvesi’ne katılmak üzere Irak'ın başkenti Bağdat’a gelen Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al Thani, Bağdat Uluslararası Havalimanı’nda, 17 Mayıs 2025 - Anadolu Ajansı
Uluslararası Meseleler ve Ortak Bildiri
Zirvede, İran ile Amerika Birleşik Devletleri arasında yürütülen nükleer müzakereler gündeme alınmıştır. Arap ülkeleri, uranyum zenginleştirme seviyesinin barışçıl kullanım sınırlarında tutulması yönünde sonuç alınmasını desteklediklerini bildirmiştir. Zirvede Umman Sultanlığı’nın müzakerelere yönelik diplomatik arabuluculuk faaliyetleri övgüyle anılmıştır.
Arap liderler, Orta Doğu’da nükleer silahlar ve diğer kitle imha silahlarından arındırılmış bir güvenlik bölgesi kurulması yönündeki taleplerini yinelemişlerdir. Bu çağrı, bölgesel barışın sağlanması ve istikrarın tesis edilmesi amacıyla zirve bildirgesine dahil edilmiştir.
Zirvede, DEAŞ, El-Kaide ve bağlantılı yapılanmaların Arap bölgesindeki güvenlik tehditlerine karşı ortak mücadele edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Terör örgütlerinin ideolojik söylemlerine karşı kültürel ve eğitim temelli karşı stratejilerin geliştirilmesi de gündeme alınmıştır. Bu bağlamda, Arap ülkeleri arasında istihbarat ve güvenlik koordinasyonu önerilmiştir.
Toplantı sonunda yayımlanan Bağdat Bildirisi ile, Arap dünyasının bölgesel krizlere ilişkin ortak duruşu kamuoyuna duyurulmuştur. Bildiride Filistin ve Suriye meseleleri başta olmak üzere Arap topraklarının bütünlüğü, dış müdahalelerin reddi, ortak güvenlik iş birliği ve ekonomik entegrasyon çağrıları öne çıkmıştır. Ayrıca bir sonraki Arap Birliği Zirvesi'nin yeri ve zamanı üzerine ilk değerlendirmeler yapılmış; bölgesel ve uluslararası kurumlara yapılacak Arap adaylıkları gündeme alınmıştır.


