Ariassos Antik Kenti, Türkiye'nin güneyinde, Antalya il sınırları içinde yer alan ve antik Pisidia bölgesine ait önemli bir yerleşim yeridir. Antalya'nın yaklaşık 45–50 kilometre kuzeybatısında, Döşemealtı ilçesi sınırlarında bulunan kent, Akkoç Mahallesi’ne 1 kilometre mesafede, 924 metre rakımlı Çubuk Beli geçidinin batı yamaçlarına kurulmuştur. Konumu itibarıyla, Antalya Ovası’nı Anadolu Platosu’na bağlayan doğal bir geçiş noktasında yer alır.
Antik kaynaklara göre Ariassos, resmi olarak M.Ö. 189/188 yıllarında kurulmuş ve özellikle Roma döneminde gelişme göstermiştir. Kent, mimari kalıntılarının yanı sıra sağlam üç kemerli şehir kapısı, nekropoller, hamam, gymnasion ve mezar anıtları ile dikkat çeker.

Ariassos Antik Kenti (Türkiye Kültür Portalı)
Tarihsel Süreç
Ariassos Antik Kenti'nin tarihçesi, bölgenin coğrafi ve stratejik önemine dayanmaktadır. Pisidia bölgesine ait bir yerleşim olan Ariassos’un resmi kuruluşu, Roma Konsülü Manlius Vulso’nun Anadolu seferi sonrasında imzalanan Apameia Barışı ile M.Ö. 189/188 yıllarına tarihlendirilmektedir. Ancak bazı kaynaklarda, kentin kökeninin çok daha eskilere, M.Ö. 3000’li yıllarda kuzeyden gelen İskit kökenli Etrüsk boylarına dayandığı öne sürülmektedir. Kent, konumu itibarıyla Antalya Ovası’nı Anadolu Platosu’na bağlayan geçit yolları üzerinde bulunması nedeniyle tarih boyunca önemli bir ticaret ve geçiş merkezi olmuştur.
Ariassos, Roma Dönemi boyunca gelişmiş ve bu dönemde sikke basımı gerçekleştirmiştir. Kentin adı, Geç Antik Çağ kaynaklarında Pamphylia Eyaleti içinde anılmakta, 12. yüzyıla kadar ise Notitia Episcopatuum kayıtlarında Pamphylia II bölgesine bağlı bir piskoposluk merkezi olarak geçmektedir. Ariassos, Geç Roma Dönemi’nde meydana gelen büyük bir deprem sonucu büyük ölçüde yıkılmış ve zamanla terk edilmiştir. Bu süreçten sonra özellikle Bizans Dönemi sonrasında kentte yaşam sona ermiştir.
Kentsel Yapı ve Mimari Kalıntılar
Ariassos Antik Kenti, doğu-batı doğrultusunda uzanan bir yerleşim planına sahiptir ve yerleşim topografyasına uygun biçimde sarp bir yamaç üzerine kurulmuştur. Kentin doğu ve batı uçlarında konumlanan iki geniş nekropol alanı, yerleşimin sınırlarını belirlerken, merkezî aks boyunca uzanan sütunlu cadde kentin ana omurgasını oluşturur. Bu caddeye açılan yapılar arasında anıtsal nitelikteki üç kemerli şehir kapısı öne çıkar.

Ariassos Üç Kemerli Giriş Kapısı (Antalya İl Kültür ve Turizm Bakanlığı)
Kentin kamu yapıları, cadde boyunca sıralanmış durumdadır. Bunlar arasında gymnasion, hamam kompleksi, tiyatro, bouleuterion ve nymphaion gibi kamusal kullanıma yönelik mimari örnekler yer alır. Tiyatro yapısı günümüze yalnızca kısmi temelleriyle ulaşabilmiştir. Hamam kalıntıları, kentin Roma dönemine ait sosyal ve hijyenik yapısını yansıtırken, gymnasion yapısı ise eğitim ve beden gelişimiyle ilişkili işleviyle dikkat çeker. Su yolları ve Roma yolu gibi ulaşım ve altyapıya dair kalıntılar da kentteki mühendislik bilgisini ortaya koyar.
Mezar mimarisi açısından Ariassos, özellikle nekropol alanlarında yer alan mozole tipi anıt mezarlarla tanınır. Bu yapılar, hem mimari zenginlik hem de epigrafik veriler açısından önemlidir. Yapı malzemesi olarak yerel taşlar kullanılmış, teknik detaylarda Roma dönemi mimarisine özgü öğeler belirginleşmiştir. Ariassos’un mimari bütünlüğü ve korunmuş yapıları, antik dönemin bölgesel kentleşme biçimlerine dair önemli veriler sunmaktadır.

Ariassos Mozole Tipi Mezar Anıtı (Antalya İl Kültür ve Turizm Bakanlığı)
Ariassos Antik Kenti'nin Durumu ve Ziyaret Bilgileri
Günümüzde Ariassos Antik Kenti, Antalya ilinin Döşemealtı ilçesi sınırlarında yer alan, ziyarete açık arkeolojik bir ören yeridir. Kent, doğal çevresiyle iç içe konumu ve iyi korunmuş yapıları sayesinde hem tarih hem de doğa severlerin ilgisini çekmektedir. Giriş ücreti alınmayan alan, yılın her günü ziyaret edilebilir durumdadır. Özellikle üç kemerli şehir kapısı, mezar anıtları ve antik yollar, ziyaretçilerin en çok dikkatini çeken kalıntılar arasındadır. Ariassos, Antalya-Burdur karayoluna yakınlığı sayesinde ulaşımı kolay bir noktadadır ve bölgeye özel araçlarla yaklaşık 30 dakikada erişilebilmektedir.


