Coracobrachialis kası, üst kolun medial (iç) bölümünde yer alan, nispeten küçük ancak fonksiyonel açıdan önemli bir iskelet kasıdır. Skapulanın korakoid çıkıntısından başlayarak humerusun orta kısmına kadar uzanır ve ön kol kompartımanında yer alır. Bu kas, omuz eklemi çevresindeki stabiliteyi artıran ve üst ekstremitenin belirli hareketlerini kolaylaştıran kas gruplarından biridir. Özellikle omuz fleksiyonu ve adduksiyonu (kolun öne ve gövdeye doğru hareketi) sırasında aktif rol oynar. Derin yerleşimi nedeniyle yüzeyel kasların altında kalan coracobrachialis, anatomik komşulukları ve klinik ilişkileri bakımından da dikkat çeken bir kastır.
Anatomik Yapı
Morfoloji ve Bağlantı Noktaları
Bu kas, skapulanın korakoid çıkıntısından orijin alır ve bu noktayı biceps brachii'nin kısa başıyla paylaşır. Bazı bireylerde, biceps tendonunun proksimal kısmından lif aldığı da gözlemlenebilir. Kasın tutunma noktası ise humerus gövdesinin medial yüzeyinin ortasıdır. Bu yerleşim, triceps brachii'nin medial başı ve brachialis kası arasında bulunur. Üst kısmında biceps brachii'nin kısa başı, alt kısmında ise brachialis kası komşu yapılar olarak yer alır. Kasın içinden muskülokütanöz sinir geçer ve bu anatomik ilişki klinik açıdan önem taşır.
Embriyolojik Köken ve Sınıflandırma
Bu kas, üst ekstremitenin ön bölgesinde yer alan ve anatomik olarak fleksör kas grubu içerisinde sınıflandırılan bir kastır. Omuz ekleminde fleksiyon ve adduksiyon hareketlerine katkı sağlayarak üst ekstremitenin motor kontrolünde görev alır. Embriyolojik olarak ventral (ön) mezodermal kas kitlesinden gelişir ve bu gelişimsel köken, kasın fonksiyonel özelliklerini belirler.
Sinir İnnervasyonu ve Vasküler Beslenme
Kasın sinirsel innervasyonu muskülokütanöz sinir (C5–C7) aracılığıyla sağlanır. Bu sinir, kas liflerinin arasından geçerek doğrudan innervasyon sağlar. Kan dolaşımı ise brakial arterin dalları tarafından temin edilir. Bu vasküler yapı, kasın metabolik ihtiyaçlarını karşılayarak fonksiyonunu sürdürebilmesine olanak tanır.
Fonksiyon ve Klinik İlişkiler
Kas, omuz fleksiyonuna katkıda bulunur; kolu öne doğru kaldırma hareketinde zayıf bir yardımcıdır. Aynı zamanda adduksiyon hareketinde, yani kolu gövdeye doğru çekmede rol alır. Bunun dışında, özellikle kolun abduksiyon hareketi sırasında, frontal düzlemde stabilizasyon sağlayarak omuzun kontrollü bir şekilde hareket etmesine yardımcı olur. Klinik açıdan bu kas çeşitli durumlarla ilişkilidir. Özellikle jimnastik, ağırlık kaldırma gibi yoğun aktivitelerde aşırı kullanım sonucunda sertleşme ve ağrıya neden olabilir. Bu durumlarda omuz ve kol ağrısı, hatta bazen ağrının elin arkasına kadar yayılması gibi belirtiler gözlenebilir. Muskülokütanöz sinirin sıkışması halinde, ön kolun lateral yüzeyinde duyu kaybı ve dirsek fleksiyonunda zayıflık ortaya çıkabilir. Bu kasın yırtıkları oldukça nadirdir ve genellikle direkt travma sonucunda oluşur. Tanı koymak için fizik muayenede omuz hareketleri sırasında ağrı değerlendirilir ve dirençli testler uygulanır. Görüntüleme yöntemleri olarak MRG veya ultrasonografi tercih edilir. Tedavi genellikle konservatif yaklaşımı içerir: dinlenme, non-steroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAID'ler) ve fizik tedavi ilk basamaktır. Ancak ciddi sinir sıkışması vakalarında cerrahi dekompresyon gerekebilir.


