Columbia Üniversitesi’nde Filistin’e destek protestolarında aktif rol üstlenen Mahmud Halil’in ABD’de gözaltına alınması ve sınır dışı süreci kapsamında yaşanan hukuki, kurumsal ve siyasi gelişmelerdir.
Mahmud Halil'in gözaltına alındığı anlarda eşi Noor Abdalla tarafından kaydedilen video, 8 Mart 2025 - The Guardian
Mahmud Halil’in Kimliği ve Columbia Üniversitesi’ndeki Protestoları
Mahmud Halil, Suriye’de bir Filistin mülteci kampında doğmuştur. Etnik kökeni Filistinli, vatandaşlığı Cezayir’dir. 2022 yılında öğrenci vizesi ile Amerika Birleşik Devletleri’ne giriş yapmış ve Columbia Üniversitesi Uluslararası ve Kamu İşleri Fakültesi’nde yüksek lisans eğitimine başlamıştır. 2025 yılı itibarıyla akademik programını tamamlamıştır. Halil, ABD'de yasal daimi ikamet hakkına sahip bir "green card" sahibidir. Eşi Noor Abdalla, ABD vatandaşıdır.
Halil, 2024 yılı boyunca Columbia Üniversitesi’nde İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik askeri operasyonlarına karşı çeşitli öğrenci protestoları düzenlenmiştir. Halil, bu protestoların planlanması ve yürütülmesinde etkin rol oynamıştır. Öğrenci toplulukları ile üniversite yönetimi arasında kurulan müzakere kanallarında arabuluculuk görevini üstlenmiş; çadır kampı organizasyonları ve oturma eylemlerinin koordinasyonunda yer almıştır. Protestocuların talepleri arasında, üniversitenin İsrail ile ilişkili şirketlerden yatırımını çekmesi, Gazze için ateşkes çağrısı yapılması ve Filistinli öğrencilere yönelik disiplin süreçlerinin durdurulması yer almıştır.
Mahmud Halil - Columbia Daily Spectator
Gözaltı Süreci
Mahmud Halil, 8 Mart 2025’te Columbia Üniversitesi’nin Manhattan’daki öğrenci konutunda, eşiyle birlikte eve giriş yaptığı sırada ICE görevlileri tarafından gözaltına alınmıştır. Gözaltı işlemi sırasında ICE görevlilerinin kimlik göstermediği, Halil’in eşi Noor Abdalla’ya tutuklanma tehdidinde bulunulduğu avukat beyanlarında yer almıştır. Halil, ilk olarak New Jersey’deki bir göçmenlik tesisine, ardından Louisiana eyaletine bağlı Jena kentindeki LaSalle Göçmenlik Gözaltı Merkezi’ne transfer edilmiştir.
Gözaltı işlemi, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun “Hamas destekçilerinin vizeleri ve yeşil kartları iptal edilecek” yönündeki açıklamalarını takip eden süreçte gerçekleşmiştir. Halil’in avukatları, müvekkillerine suç isnat edilmediğini ve Halil’in gözaltı koşullarını “kaçırılma” davranışına benzettiğini aktarmıştır. Halil’in öğrenci vizesi ve daimi ikamet hakkı, ICE tarafından iptal edilmiştir.
New York’ta Mahmud Halil’in serbest bırakılması talebiyle düzenlenen gösteriler, 16 Mart 2025 - Anadolu Ajansı
Hukuki Süreç
Gözaltı Merkezine Transfer
Halil’in Louisiana’daki LaSalle Gözaltı Merkezi’ne transferi sırasında, avukatları ve aile üyelerine bilgilendirme yapılmamıştır. Halil, gözaltı merkezinden kamuoyuna hitaben kaleme aldığı bir mektupta kendisini “siyasi tutuklu” olarak tanımlamış; gözaltı koşullarının yetersiz olduğunu ve hukuki korumadan mahrum bırakıldığını ifade etmiştir. Avukatları, Halil ile uzun süre iletişim kuramadıklarını mahkemeye beyan etmiştir.
Duruşmalar ve Mahkeme Süreci
Halil’in ilk duruşması, fiziksel erişiminin engellenmesi nedeniyle New York’ta yapılamamıştır. Ana duruşma, 9 Nisan 2025’te Louisiana’nın Jena kentindeki LaSalle Göçmenlik Mahkemesi’nde gerçekleşmiştir. Göçmenlik Yargıcı Jamee Comans, ABD hükümetine Halil’in sınır dışı edilmesini gerektiren kanıtları 24 saat içinde mahkemeye sunma yükümlülüğü getirmiştir. Duruşmaya kamuoyunun yoğun ilgisi nedeniyle yaklaşık 600 kişi bağlantı kurmaya çalışmış; bu durum teknik gecikmelere yol açmıştır. Halil’in eşi Noor Abdalla’nın duruşmaya video konferans yoluyla katılması talep edilmiştir.
Hükümetin Delil Sunumu
ABD hükümeti, Halil’in sınır dışı edilmesi yönündeki kararın dayanağı olarak yalnızca Dışişleri Bakanı Marco Rubio tarafından imzalanan iki sayfalık bir kanaat yazısını mahkemeye sunmuştur. Yazıda Halil’in varlığının “antisemitizmle mücadele çabalarını zayıflattığı” ve “Yahudi öğrenciler için düşmanca bir ortam yarattığı” belirtilmiştir. Yazının dayandığı yasal zemin, Göçmenlik ve Vatandaşlık Yasası’nın 237. maddesidir. Halil’in avukatları, başka hiçbir somut delilin sunulmadığını, Halil’in eylemlerinin yasal protesto sınırları içinde gerçekleştiğini ve hakkında cezai suçlama bulunmadığını belirtmiştir.
Siyasal ve Kurumsal Tepkiler
Trump Yönetiminin Politikaları
Halil’in gözaltına alınması, Trump yönetiminin protestolara katılan uluslararası öğrencileri sınır dışı etme yönündeki genel politikası çerçevesinde değerlendirilmiştir. Bu kapsamda Columbia Üniversitesi gibi kurumlara tahsis edilen federal fonlar askıya alınmış ve üniversitelerden protestoculara disiplin yaptırımları uygulamaları istenmiştir. Columbia Üniversitesi’ne ait kampüs mülklerine ICE görevlilerinin erişimi için protokol geliştirilmiş; bu erişimin sadece “zorunlu durumlarda” mümkün olabileceği yönünde düzenleme yapılmıştır.
Mahmud Halil'in serbest bırakılması için gerçekleştirilen protestolardan biri - Anadolu Ajansı
Columbia Üniversitesi ve Kamuoyu
Halil’in gözaltına alınmasının ardından Columbia Üniversitesi öğrencileri, akademisyenler ve kamuoyundan destek açıklamaları gelmiştir. Üniversite binası önünde düzenlenen protestolarda “Halil’i serbest bırakın” ve “Öğrencilerimizden elinizi çekin” sloganları kullanılmıştır. Kamuoyu tepkileri üniversite sınırlarını aşmış, bazı tanınmış kişiler de gösterilere katılmıştır. ABD'nin çeşitli şehirlerinde 8 Mart'tan itibaren Halil'in serbest bırakılması için protesto yürüyüşleri gerçekleştirilmiştir.
Washington DC'de Mahmud Halil'in serbest bırakılması için gerçekleştirilen protestolardan biri, 6 Nisan 2025 - FREEDOMNEWS TV
Halil, bu süreçte Columbia Üniversitesi’ndeki yedi öğrenci ile birlikte Temsilciler Meclisi Komitesi’nin protestolara katılan öğrencilerin kişisel bilgilerini talep etmesine karşı bir dava açmıştır. Dava kapsamında, öğrenci bilgilerine yönelik taleplerin mahremiyet ihlali riski taşıdığı ve bu bilgilerin kötüye kullanılabileceği ileri sürülmüştür.
Kişisel Beyanlar
Halil, gözaltı sürecinde kaleme aldığı mektubunda, tutulduğu koşulların fiziksel ve hukuki güvencelerden yoksun olduğunu belirtmiştir. Kendini “siyasi tutuklu” olarak tanımlayan Halil, bu süreci yalnızca bireysel değil, tarihsel ve kimliksel bir mesele olarak değerlendirmiştir. Mektubunda, 1948 Nekbe’sine atıf yaparak Filistinli kimliğinin sürekliliğini vurgulamış, “tam özgürlük için mücadele”nin ahlaki bir yükümlülük olduğunu ifade etmiştir.
Dava Sonucu
Göçmenlik Yargıcı Jamee Comans, 11 Nisan 2025 tarihinde Mahmud Halil’in sınır dışı edilip edilmeyeceğine karar vereceğini açıklamıştır. Hükümetin delil sunumunun yetersiz bulunması halinde davanın düşmesi ve Halil’in serbest bırakılması beklenmektedir. Halil’in hukuki temsilcileri, aksi bir karar halinde temyiz sürecine başvuracaklarını bildirmiştir. Ayrıca, Halil’in tutukluluğunun yasal zemininin değerlendirilmesi amacıyla New Jersey’de açılmış ayrı bir habeas corpus davası da devam etmektedir.