Malabadi Köprüsü, Diyarbakır ilinin Silvan ilçesi sınırlarında, Batman Çayı üzerinde konumlanan tarihî bir taş köprüdür. Türkiye ve Yakın Doğu coğrafyasındaki taş köprüler arasında, kemer açıklığı en geniş olan örnek olarak bilinmektedir. Günümüzde ayakta olan yapı, Artuklu hükümdarlarından Hüsameddin Timurtaş (Timurtaş bin İlgazi bin Artuk) tarafından 1147 yılında inşa ettirilmiştir. Bununla birlikte, aynı mevkide Mervaniler dönemine (992–1085) tarihlenen daha eski bir köprünün bulunduğu, ancak bu yapının zamanla tahrip olarak günümüze ulaşmadığı kaynaklarda belirtilmektedir.

Malabadi Köprüsü (Diyarbakır Valiliği)
Mimari Özellikler
Malabadi Köprüsü, kuzey-güney doğrultusunda uzanan ve iki yana eğimli bir tasarıma sahip olup, mimari formu ve mühendislik çözümlemeleri açısından dikkat çekici bir yapı örneğidir. Köprü, 38,60 metrelik açıklığa sahip sivri kemer formundaki tek bir ana gözden oluşmakta ve bu özelliğiyle, dünya üzerindeki taş köprüler arasında en geniş açıklığa sahip örneklerden biri olarak öne çıkmaktadır. Yaklaşık 150 metre uzunluğa, 7,20 metre genişliğe ve su seviyesinden kilit taşına kadar 19 metre yüksekliğe sahip olan köprü, renkli taş malzemeyle inşa edilmiş olup, çeşitli dönemlerde gerçekleştirilen onarımlar sayesinde günümüze ulaşmıştır.
Yapı, üç ana bölümden oluşmaktadır: doğu ve batı uçlarında hafif eğimli yollarla bağlantı kuran kırık hatlı iki yan bölüm ve ortada, kayalık zemin üzerine oturtulmuş ana bölüm. Orta bölümde, 38,60 metrelik açıklığa sahip sivri kemerli ana gözün yanı sıra, 3 metrelik açıklığa sahip sepet kulpu biçiminde küçük bir kemer yer almaktadır. Ayrıca, köprünün diğer kısımlarında iki sivri kemerli açıklık ve yola bağlantı noktasında bir açıklık daha bulunmaktadır. Böylece, yapı toplamda beş kemer gözünden oluşan bir sistem sergilemektedir.
Ana kemerin her iki yanında, iç cephede konumlanan iki oda bulunmaktadır. Bu yüksek tavanlı, tuğla örtülü ve geniş pencereli odalar, kervanlar ve yolcular için özellikle kış aylarında barınma amacıyla kullanılmıştır. Söz konusu odaların köprü nöbetçileri tarafından da kullanıldığı, ayrıca geçmişte bu mekânların yer altı geçitleri aracılığıyla yolun alt kısımlarına bağlandığı ve kervanların ayak seslerinin uzak mesafelerden duyulabildiği yönünde rivayetler mevcuttur.
Köprünün üst kısmında, geçişleri kontrol altına almak amacıyla 5 metre genişliğinde kagir bir ana kapı ile iki yan kapı inşa edilmiştir. Bu kapılardan, günümüzde yalnızca Batman yönünde bulunan yan kapı ayakta kalmış; diğer kapı ise yıkılmıştır. Bu kapılar aracılığıyla merdivenler yardımıyla iç mekânlara ulaşım sağlanmaktadır. Seyyah Evliya Çelebi’nin aktardığına göre, köprünün korkulukları Nahçıvan çeliğinden yapılmış sanatlı kafeslerle süslenmiştir.

Malabadi Köprüsü (Diyarbakır Valiliği)
Tarihi ve Kültürel Önem
Malabadi Köprüsü, Artuklu dönemi mimarlık ve mühendislik anlayışının en seçkin örneklerinden biri olarak kabul edilmektedir. Osmanlı seyyahı Evliya Çelebi, Seyahatname adlı eserinde köprüyü ayrıntılı biçimde tasvir etmiş; yapının büyüklüğünü “Ayasofya’nın kubbesi köprünün altına rahatlıkla girer” ifadesiyle vurgulamıştır. Çelebi, köprünün her iki tarafında kale kapılarını andıran demir kapıların yer aldığını, bu kapıların ardında han olarak kullanılan mekânların bulunduğunu ve yolcuların burada konakladığını belirtmiştir. Ayrıca, kemer altındaki odalarda oturanların sohbet ettiği, balık avladığı gibi canlı betimlemelere de yer vermiştir. Bununla birlikte, Evliya Çelebi yapının Abbâsîler döneminde, hayrat amacıyla bir tüccar tarafından inşa ettirildiğini öne sürse de, tarihsel ve epigrafik veriler köprünün Artuklu hükümdarı Timurtaş tarafından 1147 yılında yaptırıldığını kesin biçimde ortaya koymaktadır.
Fransız mimar ve sanat tarihçisi Albert Gabriel de Malabadi Köprüsü’nü takdirle anmış; “Modern statik hesapların mevcut olmadığı bir dönemde bu açıklıkta böyle bir eserin inşa edilmesi hayranlık ve takdiri muciptir” sözleriyle yapının teknik başarısına dikkat çekmiştir. Gabriel’e göre, Balkanlar, Türkiye ve Orta Doğu coğrafyasında bu açıklıkta ve bu yaşta başka bir köprü örneği bulunmamaktadır. Köprünün mimari ve kültürel değeri, 2016 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne dâhil edilmesiyle uluslararası düzeyde de tescillenmiştir.

Malabadi Köprüsü (Diyarbakır Valiliği)
Fonksiyonları ve Konumu
Malabadi Köprüsü, yalnızca ulaşımı sağlayan bir yapı olmanın ötesinde, çok işlevli bir mimari eser olarak dikkat çeker. Özellikle kervanlar ve yolcuların dinlenme, barınma ve dış tehditlere karşı korunma ihtiyaçlarını karşılamak üzere tasarlanmış iç mekânlarıyla öne çıkar. Silvan-Bitlis güzergâhı üzerinde stratejik bir konuma sahip olan köprü, idari bakımdan iki farklı ilin sınırları içerisinde yer almaktadır; yapının bir bölümü Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde, diğer bölümü ise Batman’ın Kozluk ilçesi sınırları içerisindedir. Yapısal formu ve estetik benzerlikleri nedeniyle Bosna-Hersek’teki Mostar Köprüsü ile karşılaştırılmakta ve zaman zaman onun "ikizi" olarak da anılmaktadır.
Malabadi Köprüsü, mimari zarafeti ve mühendislik açısından sergilediği üstünlük sayesinde tarihsel yapılar arasında ayrıcalıklı bir konuma sahiptir. Batman Çayı üzerine inşa edilmiş olan bu anıtsal köprü, hem yerli hem de yabancı ziyaretçiler için bölgenin görülmeye değer başlıca yapılarından biri olarak kabul edilmektedir.

Malabadi Köprüsü (Diyarbakır Valiliği)


