Köken
Arapça kökenlidir. “Nefâze” fiilinden türetilmiş olup, “geçmek, işle(ni)r olmak, nüfuz etmek” anlamındadır. “Nâfiz” ise bu fiilden türetilen ism-i fâil olup “geçerli olan, tesir eden, yürürlükte bulunan” anlamına gelir. Osmanlı Türkçesinde hem hukukî metinlerde hem de edebî eserlerde sıkça kullanılmıştır.
Kullanım Alanları
Hukuk: Kanun, mahkeme kararı veya yönetmeliklerin geçerliliğini ve yürürlükte olma durumunu tanımlamak için kullanılır.
Dil ve Anlatım: Özellikle edebî eserlerde derin ve etkileyici söz veya bakışlar için mecazî olarak kullanılır (“nâfiz bakış”, “nâfiz söz”).
Psikoloji/Felsefe (Mecazî): Bireyin iç dünyasına nüfuz eden, etkisi derin hissedilen düşünce ya da davranış biçimlerini ifade eder.
Sosyoloji: Toplumsal normların ya da kuralların birey üzerindeki etkisi anlatılırken “nâfiz” niteliği taşıyan kurallar veya kanaat önderlerinden söz edilir.






