Hierapolis, Türkiye'nin Denizli il sınırlarında yer alan, antik Roma ve Bizans dönemlerinden kalma tarihî ve kültürel zenginlikleriyle tanınan bir şehirdir. Bu antik kent, özellikle bir Hristiyan azizi olan Aziz Philippus'un mezarının bulunduğu kutsal alanı ile büyük bir dinî öneme sahiptir. Hierapolis, yalnızca arkeolojik kazılarla ortaya çıkan antik yapılarıyla değil, aynı zamanda dinî inançlar ve uygulamalarla da dikkat çekmektedir. Pamukkale'nin beyaz travertenleri ve şifalı termal suları, antik kenti ve çevresindeki kalıntılarıyla birleşerek UNESCO Dünya Kültürel ve Doğal Mirası Listesi'ne dahil edilmiştir.
Hierapolis Antik Kenti (Kültür Portalı)
Pamukkale'nin Keşfi ve Tarihi
Pamukkale, Roma dönemine kadar uzanan tarihi ile dikkat çeker. Antik dönemde, Hierapolis kentinin kurucuları Bergama Krallığı'na bağlıydı ve termal su kaynaklarının çevresinde kurulan kent, zamanla önemli bir sağlık merkezi hâline geldi. Roma döneminde, özellikle termal sağlık merkezi olarak büyük rağbet gördü ve binlerce yıl boyunca farklı uygarlıklara ev sahipliği yaptı. Günümüzde ise bu su kaynakları, şifalı etkileri ile bilinmekte ve hem yerli hem yabancı turistler tarafından ziyaret edilmektedir.
Pamukkale (Kültür Portalı)
Hierapolis Antik Kenti'nin Kalıntıları
Hierapolis Antik Kenti, Pamukkale’nin hemen yanında, görkemli bir şekilde ayakta duran kalıntılara sahip bir antik kenttir. Antik kentin büyük bir kısmı Roma Dönemi'ne ait olup bu dönemden günümüze ulaşmış yapılar oldukça iyi korunmuştur. Bu kalıntılar arasında, Roma Hamamı ve şifalı termal suyu, Antik Tiyatro, tapınaklar, mezarlar, agora gibi yapıların kalıntıları yer almaktadır. Özellikle Roma Dönemi’ne ait yapılar, şehirde yaşamın ne kadar lüks ve gelişmiş olduğuna dair önemli izler sunar.
Pamukkale'nin doğal güzellikleri ve Hierapolis'in tarihî kalıntıları birleşerek, bu alanı ziyaret edenlere zamanda yolculuk yapma hissi verir. Hierapolis'teki kalıntılar arasında, özellikle Roma Hamamı, Antik Tiyatro, Ploutonium (Cehennem Kapısı) ve tapınaklar yer alır.
Hierapolis’in Hristiyanlıkta Kutsallığı
Hierapolis, sadece Roma Dönemi'nin izlerini değil, aynı zamanda Hristiyanlık açısından da büyük bir öneme sahiptir. İsa'nın 12 havarisinden biri olan Aziz Philippus'un burada öldürülüp gömülmesi, kenti kutsal bir mekân haline getirmiştir. M.S 4. yüzyılda Hristiyanlığın resmî din olarak kabul edilmesiyle birlikte, Hierapolis, Hristiyanların önemli bir merkezi olmuştur. Bu kutsallık, kentteki birçok kilise ve Aziz Philippus’un anısına yapılmış olan şehitliklerle pekiştirilmiştir. Aziz Philippus’un mezarının bulunduğu Martyrium, Hristiyanlık açısından önemli bir ziyaret yeridir.
Hierapolis’in Önemli Yapıları ve Kutsal Alanlar
Hierapolis Tiyatrosu
Roma dönemine ait büyük bir yapı olup İmparator Septimius Severus zamanında inşa edilmiştir. Antik tiyatro, kentin sosyal hayatı ve kültürel etkinlikleri hakkında önemli bilgiler sunar.
Hierapolis Tiyatrosu (Kültür Portalı)
Büyük Hamam (Roma Hamamı)
Hierapolis’in en önemli yapılarından biri olan Büyük Hamam, Roma dönemi hamam planına uygun olarak inşa edilmiştir. Yapı, dönemin sosyal yaşamını yansıtan en önemli kamusal alanlardan biridir. Tonozlu tavanlar ve sıcak su havuzları, yapının ihtişamını gösterirken hamamın zeminindeki mermer levhalar ve duvarlardaki freskler, Roma dönemine ait sanatsal ve mühendislik bilgilerini gözler önüne serer. Hamam, ritüeller ve sağlık hizmetleri açısından önemli bir yer tutmaktadır.
Domitian Kapısı (Frontinus Kapısı)
Hierapolis’in kuzey girişinde yer alan Domitian Kapısı, Roma İmparatoru Domitian’a ithaf edilmiştir. M.S. 82-83 yıllarına tarihlenen bu kapı, şehre girişin ve çıkışın düzenlendiği önemli bir yapıdır. Kapı üzerinde yer alan Latince ve Grekçe yazıtlar, dönemin atmosferini yansıtmaktadır. Şehre girişteki bu anıtsal yapı, aynı zamanda dönemin mimari tarzını ve kültürel etkileşimlerini de ortaya koymaktadır.
Agora
Kentin ticaret merkezi olan bu alan, Roma dönemi kazılarında ortaya çıkmıştır.
Kuzey ve Güney Bizans Kapıları
Bizans dönemine ait savunma surlarının kapıları, kenti çevreleyen surlar arasında yer alır.
Apollon Tapınağı ve Tritonlu Çeşme
Hierapolis'teki en büyük anıtsal yapılar arasında yer alan bu tapınak, Apollon'a adanmıştır.
Ploutonium (Cehennem Kapısı)
Roma dönemi halk inançlarına göre, bu alanın yeraltı dünyasının kapısı olduğu düşünülmüştür. Burada bir tapınak bulunur.
Ploutonium (T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı)
Katedral
Hierapolis Antik Kenti’nde yer alan katedral, Hristiyanlık döneminin en önemli ibadet yapılarındandır. Yapının ana girişi, antik kentin ana caddesi olan plateiaya açılır ve burada narteks (giriş holü) ile atrium (avlu) bulunur. Sağ taraftaki bir kapıdan girildiğinde, vaftiz işlemlerinin yapıldığı bölüme ulaşılır. Bu alan, dörtgen planlı ve apsisli (yarım daire şeklinde mihraplı) bir yapıdır. İçerisi sütunlarla üç nef şeklinde ayrılmıştır.
Apsisli bölümde, vaftiz teknesi yer alır. Bu tekne mermer kaplamalarla süslenmiş olup her iki yanında merdivenler bulunmaktadır. Kadınlara ayrılan üst bölüm, ikinci sıra sütunlarla taşınan bir saçaklıkla ayrılmıştır. Apsisin iç kısmı yuvarlak, dış kısmı ise çokgen biçimindedir. Ana apsisin içinde, ayin sırasında papazların ve piskoposun oturduğu synthronon adı verilen basamaklı oturma düzeni yer alır. Yapının mimari özellikleri ve geçirdiği onarımlar, onun MS 6. yüzyılın ilk yarısına, yani Bizans dönemine ait olduğunu göstermektedir.
Aziz Philippus’un Mezarı ve Kutsal Alanı
Hierapolis, Hristiyanlık tarihinde özel bir yere sahiptir çünkü burada Aziz Philippus’un mezarının bulunduğuna inanılmaktadır. Aziz Philippus, İsa'nın on iki havarisinden biri olup M.S. 1. yüzyılda Hierapolis'te şehit olmuştur. Şehirde yapılan kazılar, buradaki mezarın gerçekten de Aziz Philippus’a ait olduğunu ve buranın önemli bir hac merkezi olarak kullanıldığını ortaya koymuştur.
Mezarın Yapısı
Aziz Philippus’un mezarı, traverten bloklarla yapılmıştır ve mezar odası 3,50 m uzunluğunda, 4 m genişliğinde bir yapıya sahiptir. Mezarın üç tarafında, ölülerin yerleştirildiği yataklar yer almaktadır. Mezarın sağ tarafında yer alan orta nefte, iki adet bireysel kullanım için yapılmış havuzlar ve mermer levhalarla kaplanmış başka iki havuz daha bulunmuştur. Bu havuzlar, IV-V. yüzyıla tarihlenmektedir ve bölgedeki diğer Bizans kutsal alanlarında olduğu gibi, hastalıkların iyileştirilmesi amacıyla kullanıldığı düşünülmektedir.
Mezarın çevresi, bir kilise ve diğer dinî yapılarla çevrilmiştir. Bu kilise, üç nefli olarak inşa edilmiş olup mezarın üzerine bir platform yerleştirilmiştir. Kilisenin son kısmında, sunak ve rahiplerin oturduğu bir synthronon (yarım daire biçimli ayin kürsüsü) yer almaktadır. Bu düzenek, Hristiyanlık ibadetlerine uygun şekilde planlanmıştır.
Aziz Philippus’un Şehitliği ve Mezarı ile İlgili Mitler
Hristiyan kaynaklarına göre, Aziz Philippus’un şehit edilmesinin ardından, burada defnedilmiştir. Mezarı, çok sayıda hacı tarafından ziyaret edilmiştir. Bu hacılar, bir nevi şifa ve dua için buraya gelir, hastalıklarını iyileştirmek ve gelecekle ilgili kehanetlerde bulunmak amacıyla bu kutsal alanı ziyaret ederlerdi.
Kutsal Alanlar ve İbadet Alanları
Ayazma ve Kutsal Alan Çeşmesi
Hierapolis’in kutsal alanlarında yer alan bir diğer önemli yapı ise Ayazma ya da kutsal alan çeşmesidir. Bu çeşme, hacıların arınma ritüelleri için kullanılmıştır. Çeşme, dikme biçiminde inşa edilmiştir ve suyun aktığı deliğin olduğu yer, deniz kabuğu şeklinde mermer bir blokla süslenmiştir. Ayazma, hacılar için bir tür abdest alma yeri olarak işlev görmüştür. Suyun getirilmesi için kuzeydoğudaki platodan bir su kemeri kullanılmıştır.
Sekizgen Kilise (Martyrion)
V. yüzyılın başlarında inşa edilen Sekizgen Kilise, Aziz Philippus’un şehitlik mertebesine ulaşmasının ardından, bu önemli hac noktasına gelen hacıların ibadet etmeleri için inşa edilmiştir. Kilise, sekiz cepheli merkezî bir mekândan oluşmaktadır ve etrafındaki sekiz adet dörtgen yapı, merkezi mekâna üç kemerle açılmaktadır. Yapının ahşap kubbe ile örtülmesi, yapının mimari özelliklerinden biridir. Bu yapı, sonsuzluğu simgeleyen sekiz sayısına atıfta bulunur. Ayrıca, diğer Bizans şifa kutsal alanlarında olduğu gibi, burada hacılar için istiare uygulamaları (enkübasyon) yapılmıştır. Bu ritüeller sırasında, hacılar uyurken şifa bulmayı ve gelecekle ilgili kehanetler almayı amaçlamışlardır.
Martyrion (T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı)
Aziz Philippus’un İmgesi ve Sanatta Yeri
Aziz Philippus’un hayatı ve şehitliği, Bizans ve Orta Çağ sanatında sıklıkla betimlenmiştir. Aziz Philippus’un en eski betimlemeleri, Konstantinopolis’teki Ayasofya’nın sunağında yer alan yuvarlak panolarda yer almaktadır. Ayrıca 13. yüzyılda Padova Aziz Bazilikası’nda yapılan fresklerde Aziz Philippus’un hayatı ve şehitliği detaylı bir şekilde anlatılmıştır. 14. yüzyılda, Floransa’daki Azize Maria Novella Kilisesi’nde, ünlü ressam Filippino Lippi tarafından yapılan fresklerde, Aziz Philippus’un hayatını ve şehit edilmesini anlatan sahneler yer almaktadır.
İspanyol ressam Jusepe de Ribera, 1639 yılında yaptığı tablosunda, Aziz Philippus’un çarmıha gerildiği anı gerçekçi bir şekilde betimlemiştir. Bu tablo, dönemin sanatsal bakış açısını ve Aziz Philippus’un şehitlik mertebesindeki yerini anlamamıza yardımcı olmaktadır.
Yapıların Mimari Özellikleri ve Kazılar
Hierapolis'teki arkeolojik kazılar, şehrin dinî yapılarının mimari özelliklerini gözler önüne sermektedir. VII. yüzyıldaki büyük deprem sonrası, Hierapolis’teki birçok yapı yıkılmıştır. Ancak, bu kazılarda ortaya çıkan mermer ve traverten bloklardan yapılmış duvarlar, eski Bizans yapılarından alınan parçalarla yeniden inşa edilmiştir. Geniş duvarlar (yaklaşık 1 metre genişliğinde) ve mermer kaplamalar, dönemin inşaat teknikleri hakkında önemli bilgiler sunmaktadır.
Hierapolis’teki kutsal alanlar, hacıların dinî ritüellerini yerine getirebilecekleri, aynı zamanda şifa bulacakları yerlerdi. Kutsal Alan Çeşmesi, hacıların ritüel temizlik yaptığı, Ayazma olarak adlandırılan bu mekânlar, hacıların manevi olarak temizlenmelerine yardımcı olan kutsal alanlardı.