Kilistra Antik Kenti, Konya ili Meram ilçesine bağlı Hatunsaray (tarihi adıyla Lystra) beldesinin Gökyurt Köyü sınırları içinde yer almaktadır. Konya şehir merkezine yaklaşık 45–55 kilometre mesafede bulunan Kilistra, Kapadokya benzeri bir volkanik arazi yapısına sahiptir ve bu özellik, bölgedeki yapıların kayalara oyularak inşa edilmesine olanak tanımıştır.

Kilistra Antik Kenti (T.C. Konya Valiliği)
Tarihçe ve Arkeolojik Gelişim
Kilistra Antik Kenti’nin tarihî geçmişi, bölgede bulunan seramik buluntular sayesinde Geç Tunç Çağı’na kadar izlenebilmektedir. Antik yerleşme, üzerine kurulu bulunduğu höyükle birlikte, Helenistik ve Roma dönemlerinde yoğun şekilde iskân edilmiştir. Bu dönemlerde, bölge Kral Yolu (Via Sebaste) üzerinde stratejik bir geçiş noktası olarak önem kazanmıştır.
Erken Bizans döneminde ise kent, kayalara oyularak oluşturulan yerleşimlerle genişlemiş ve çok sayıda yapı inşa edilmiştir. Yapılar, beş ayrı mevkide, doğal kaya oluşumlarına uygun olarak şekillendirilmiştir. Kentteki yerleşimlerin gizlilik esasına göre inşa edildiği, dışarıdan bakıldığında doğal bir kaya görünümündeki yapıların, iç kısımlarının geniş mekânlar şeklinde oyularak düzenlendiği, aydınlatma ve havalandırma sistemlerinin ise mazgal ve baca açıklıklarıyla sağlandığı tespit edilmiştir.
Kentte tespit edilen yapılar şu alanlara ayrılmaktadır:
Dinî yapılar: Kiliseler, şapeller, manastırlar.
Sosyal yapılar: Meskenler, sarnıçlar, şaraphaneler, atölyeler, işlikler, çeşmeler, kaya mezarları.
Savunma yapıları: Gözetleme kuleleri, garnizonlar, karakollar ve sığınaklar.
Kilistra, 11. yüzyıldan itibaren Türk egemenliğine girmiş, 1466 yılında ise Osmanlı topraklarına katılmıştır. Kentin bu çok katmanlı tarihi, yapıların çeşitliliğine de yansımıştır.
Hristiyanlık ile İlişkisi
Kilistra Antik Kenti, MS 1. yüzyılda bölgeden geçen Aziz Paul (Paulus) ve Barnabas aracılığıyla Hristiyanlığın yayıldığı bir merkez olmuştur. Antik kent, erken dönem Hristiyan misyonerliği açısından önemli bir noktadır. Bu dönemde Hristiyanlık, Kilistra ve çevresinde hızla yayılmıştır.
Aziz Paul’ün vaaz verdiği yerlerden biri olan Konya (Iconium) ile Pisidia Antiocheia (Yalvaç) arasında kalan Kilistra, bu iki önemli merkezle bağlantılı bir yerleşimdir. Paul’un Lystra’daki vaazı sırasında konuşma yaptığı sinagogun karşısındaki evin penceresinden kendisini dinleyen Azize Thekla (Theakla), bu vaazdan etkilenmiş, bekâretini koruyarak Hristiyan inancını benimsemiştir. Romalılar tarafından işkenceye uğramasına rağmen inancından vazgeçmemesi nedeniyle “azize” olarak anılmıştır.
Aynı dönemlerde, Thekla’nın hayatını kurtaran ve onu tedavi eden Yahudi bir ailenin oğlu olan Timoteos, Paul’un en yakın öğrencilerinden biri olmuş ve Efes Piskoposluğu görevine getirilmiştir. Timoteos, Paul’un mektuplarında “çömezim”, “imanda öz oğlum”, “sevgili oğlum” ve “kardeşimiz” gibi ifadelerle anılmaktadır.
Kilistra, bu figürler sayesinde Orta Çağ Hristiyanlığı açısından önemli bir merkez hâline gelmiştir. Kaya içine oyulmuş şapeller, kiliseler ve manastırlar bu inancın mimari izdüşümleridir.
Mimari ve Kentsel Yapı
Kilistra, doğal kaya oluşumuna paralel olarak şekillendirilmiş bir kent dokusuna sahiptir. Yerleşme planında savunma ve gizlilik unsurları öne çıkar. İç mekânların aydınlatılması mazgallar ve bacalarla sağlanmış, yerleşim dışarıdan bakıldığında kolayca fark edilemeyecek biçimde düzenlenmiştir. Yapılar büyük ölçüde sağlam kalmıştır ve günümüzde de ziyaret edilebilir durumdadır.

Kilistra Antik Kenti (T.C. Konya Valiliği)
Kilistra ve Lystra İlişkisi
Kilistra, Lystra’ya (bugünkü Hatunsaray) yaklaşık 15 kilometre mesafede yer almakta ve her iki yerleşim de Roma döneminde benzer kültürel yapı ve dinî etkileri paylaşmıştır. Lystra, Roma İmparatoru Augustus tarafından askerî koloni statüsü verilmiş beş merkezden biri olup bu stratejik önemi dolayısıyla da Kilistra ile tarihsel ve coğrafi yakınlık içindedir.
Kral Yolu Üzerindeki Konumu
Kilistra Antik Kenti, tarihî Kral Yolu (Via Sebaste) üzerinde yer almakta, bu özelliği ile hem askerî hem ticari hem de dinî geçiş güzergahları arasında yer almaktadır. Antik kente günümüzde de Hatunsaray yönünden gelen ve taş döşemeleri hâlen korunan bu tarihî yol izlenerek ulaşılmaktadır.
Modern Durum ve Fotoğrafçılık
Kilistra Antik Kenti, günümüzde Konya’ya olan yakınlığı, ulaşılabilirliği ve iyi korunmuş yapıları sayesinde ziyaretçi çeken bir ören yeri konumundadır. Özellikle kış aylarında karla kaplandığında, volkanik arazisi ve kaya yapıları fotoğraf meraklılarının ilgisini çekmektedir. Bölgede çekim yapan fotoğrafçılar, kış aylarında oluşan manzaraların kentte doğal bir fotoğraf stüdyosu ortamı oluşturduğunu belirtmektedir.

Kilistra Antik Kenti (AA)

Kilistra Antik Kenti (T.C. Konya Valiliği)
Günümüzdeki Çalışmalar
Kilistra Antik Kenti’nde arkeolojik kazı ve temizlik çalışmaları hâlen sürmektedir. Alanın hem turistik hem de kültürel açıdan daha fazla değerlendirilmesi için çalışmalar yapılmaktadır. Kentin tarihsel değeri, erken Hristiyanlık mimarisi ve Via Sebaste üzerindeki stratejik konumu dikkate alındığında, Kilistra'nın çok katmanlı ve çok dönemli bir yerleşim olduğu anlaşılmaktadır.


