Theodore Roosevelt, 27 Ekim 1858 tarihinde New York’ta varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Babası Theodore Roosevelt Sr., hayırsever çalışmaları ile tanınan bir iş insanıdır; annesi Martha “Mittie” Bulloch ise Georgia kökenli bir güneylidir. Çocukluk döneminde ağır astım rahatsızlığı geçirmiştir. Bu nedenle babası, oğlunu fiziksel olarak güçlendirmek amacıyla egzersiz yapmaya teşvik etmiştir. Harvard Üniversitesi’nde doğa bilimleri eğitimi almış, daha sonra hukuk alanına yönelmiştir. Ancak Columbia Hukuk Fakültesi’ni bitirmemiştir. Erken yaşta siyasete atılmış, 1881–1884 yılları arasında New York Eyalet Meclisi’nde milletvekilliği yapmıştır.
1884 yılında hem eşi Alice Hathaway Lee Roosevelt hem de annesi Martha Roosevelt aynı gün vefat etmiştir. Bu olayın ardından Roosevelt, geçici olarak siyaseti bırakmış ve kendini Dakota Bölgesi'nde çiftçilik ve kovboyluk gibi faaliyetlere adamıştır. 1886 yılında Edith Kermit Carow ile evlenmiş ve New York'a dönerek siyasi kariyerine yeniden başlamıştır. Bu dönemde çeşitli kamu görevlerinde bulunmuş; sivil hizmet reformunu savunmuş, New York Polis Teşkilatı başkanlığı yapmış ve kamu hizmetinde yolsuzlukla mücadele etmiştir. 1897 yılında Başkan William McKinley tarafından Donanma Bakan Yardımcılığı görevine atanmıştır. 1898’deki İspanya-Amerika Savaşı’nda istifa ederek Gönüllü Süvari Alayı’nın başına geçmiş, “Rough Riders” olarak bilinen birlikle Küba’da savaşmıştır. Bu askeri deneyimi ve kamuoyu önündeki görünürlüğü, onu kısa sürede New York valiliğine taşımıştır. 1900 yılında ise McKinley’nin başkan yardımcısı adayı olmuş ve seçimle göreve gelmiştir.
Başkanlık Dönemi ve Politikaları (1901–1909)
1901 yılında Başkan McKinley’nin suikasta uğrayarak hayatını kaybetmesinin ardından, Roosevelt 42 yaşında başkanlık görevini devralmıştır. Bu görevle birlikte Amerika Birleşik Devletleri tarihindeki en genç başkan olmuştur. İç politikada, “Square Deal” adını verdiği sosyal ve ekonomik reform programı çerçevesinde, büyük şirketlerin gücünü sınırlamaya yönelik antitröst davaları başlatmış; demiryolu, et endüstrisi ve ilaç sanayisinde önemli düzenlemelere öncülük etmiştir. Özellikle Sherman Antitröst Yasası kapsamında yürüttüğü davalar, onu “trust buster” (tröst kırıcı) olarak tanınır hâle getirmiştir. Federal Meat Inspection Act (1906) ve Pure Food and Drug Act (1906) gibi yasal düzenlemeler ile tüketici koruma alanında da önemli adımlar atmıştır.
Roosevelt, çevre koruma politikalarını başkanlık düzeyine taşıyan ilk liderler arasında yer almaktadır. Görev süresi boyunca 150 milli orman, 5 milli park, 51 kuş koruma alanı, 18 milli anıt ve 230 milyon dönümden fazla araziyi federal koruma altına aldırmıştır. Bu bağlamda, modern çevre politikalarının temellerini atan bir lider konumundadır. Dış politikada ise Monroe Doktrini'ne bir ek olarak getirdiği “Roosevelt Corollary” ile Latin Amerika’da Amerikan müdahalesinin çerçevesini genişletmiştir. Panama Kanalı'nın inşası sürecine doğrudan müdahil olmuş, bu stratejik projenin tamamlanmasını sağlamıştır. 1905 yılında Japonya ve Rusya arasındaki savaşı sona erdirmek için arabuluculuk yapmış, bu girişimi nedeniyle 1906 yılında Nobel Barış Ödülü’ne layık görülmüştür. Bu ödül, Roosevelt’i Nobel Barış Ödülü alan ilk Amerikan başkanı yapmıştır. Ayrıca 1907 yılında 16 savaş gemisinden oluşan “Great White Fleet” donanmasını dünya turuna çıkartarak Amerikan deniz gücünü uluslararası alanda görünür kılmıştır.
Başkanlık Sonrası Yaşamı ve Mirası
Roosevelt, 1908 yılında üçüncü kez aday olmamayı tercih etmiş ve halefi olarak William H. Taft’ı desteklemiştir. Ancak Taft yönetiminden duyduğu hayal kırıklığı nedeniyle 1912 yılında siyasete geri dönmüş ve Cumhuriyetçi Parti'den ayrılarak kendi partisi olan “Progressive Party” (İlerici Parti) ya da yaygın adıyla “Bull Moose Party”yi kurmuştur. Seçim kampanyası, halk nezdinde önemli bir destek bulmuş; ancak oyların bölünmesi sonucunda seçim, Demokrat aday Woodrow Wilson tarafından kazanılmıştır. Roosevelt, 1913 yılında oğlu Kermit ile birlikte Güney Amerika’da Amazon’un keşfedilmemiş kollarından birinde bilimsel keşif gezisine çıkmıştır. Bu gezi sırasında ciddi bir enfeksiyon geçirmiş ve sağlığı ciddi şekilde bozulmuştur.
Roosevelt, Birinci Dünya Savaşı sırasında gönüllü bir askeri birlik kurma teklifinde bulunmuş ancak Başkan Wilson tarafından reddedilmiştir. Dört oğlu orduya katılmış; en küçük oğlu Quentin, Fransa’da savaş sırasında hayatını kaybetmiştir. Roosevelt, 6 Ocak 1919 tarihinde, 60 yaşında Oyster Bay’deki evi Sagamore Hill’de uykusunda hayatını kaybetmiştir. Roosevelt’in mirası, Amerikan başkanlık kurumunun gücünü artırma, doğa koruma, kamu yararını önceleyen reformcu politikalar ve ABD'nin küresel rolünü yeniden tanımlama gibi çok yönlü katkılarla şekillenmektedir. Adı, 20. yüzyıl Amerikan siyasetinde köklü etkiler bırakmış ve yüzü Mount Rushmore’daki dört başkandan biri olarak ölümsüzleştirilmiştir.